Londra"ya adım atalı bugün tam olarak bir hafta olmuştu. Tüm işlerim stresi, yaşadığım son olaylar, üzüldüklerim, sevindiklerim... Hepsi şu bir hafta içinde beni yavaş yavaş terk etmişti.
İyi ki Senayı dinleyip kendime kafa tatili niyeti bir kaç gün ayırmıştım. Düşünmekten kendi kendimi yediğimin kendimi dinledikçe fark ediyordum. Aileme karşı, millete karşı, en önemlisi de kendime karşı sorumluluklarımı kenara atıp dinlenmek nereden baksam iyi gelmişti fakat...
İlker.
Onu kısacık zamanda bile özlemiştim. Onun sevgisini dilinden duyduğumdan beri kalbimdeki yerime sığınıp doya doya orada yaşayamamıştım. Ben İlker"in göğsüne başımı koymak istiyordum. Onunla yaşamadığım çoğu duyguyu bile özlüyordum.
Buraya geldiğimden beri her gece mekanlara gidip içiyorduk. Kimse Başak olduğumu bilmediği için rahat rahat hem alkolün hem de şehrin tadını çıkarıyordum.
Yüksek sesli mekanda üç kız bir masanın etrafına dizilmiş içkilerimizi yudumluyorduk. "Kızım ruhun çekildi sanki. Eğlensene biraz." Sena kolumu dürttüğünde daldığım düşüncelerden çıktım.
"Birilerini özlemiş belli. Tipine bak." Saye Senanın yanında ne kadar idealist ve despot dursa da içmeye başladığında içinden Senadan bile beter bir insan çıkıyordu. "Kızım söylesene gelsin."
"Bir kere gelmesine izin vermedim. Şimdi nasıl derim gel diye. Zaten üç gün sonra biz döneceğiz. Adam üç gün için parasını boşa mı harcasın."
"Adam zengin. Harcayacak dediğin parayı dakikalar içinde kazanıyor. Bunu dert eder mi sence? Hem test etmiş olursun bakalım sözleri gerçekten lafta mı." Ondan şüphem yoktu ki. Ben kalpsiz bir adamın duygularını gözlerinde okumuştum.
Önümüze konulan shot bardaklarında ne olduğunu umursamadan bir kaç tane diktim. "Ondan şüphem olsa sevgili olur muyduk Sena? Benim, benim yanımda duracak bir adama ihtiyacım var, eğer konu aşksa. Şanslıyım ki o adam aşık olduğum adam."
"Aşk böceği seni ya." Birer shot daha ellerimize tutuşturduğunda havaya kaldırdı. "O zaman aşkınıza." Tokuşturduğumuzda kafamıza dikip o yakıcı sıvıyı tekledik.
Yerimizde duramayıp oynayanların arasında sahneye indiğimizde herkes kendi halinde eğleniyordu. Bir çocuk ortada direk dansı denerken ben dahil herkesi güldürmeyi başarmıştı. Etraf karanlık bir yandan da renkli ışıklar sayesinde çok aydınlıktı.
Yavaş yavaş beni etkisi altına alan alkol yüzünden gözlerimi kapatıp olduğum yerde sallanmaya başladım. Aklım neredeydi bilmiyorum ama kesinlikle Londra da bir mekanda değildi. Şey belki İlker de olabilirdi.
Gözlerimi yavaş yavaş açtığımda gördüğüm tanıdık yüzle hala gözlerim kapalı olduğunu fark ettim. Nasıl özlediysem hayalini görüyordum. Bana elini uzattı. Kollarımdan tutup kendine çektiğinde bedenimi bedenine yasladı. Bir hayale göre fazla hissediyordum. "Merhaba akolik sevgilim."
"İlker?" Uzanıp dudaklarımı öpüp geri çekildi. "Buradasın. Ama nasıl?"
"Özledim. Baktım senin gelesin yok ben geldim." Şaşkınlıkla hala yüzüne bakıyordum. "Galiba sevinmedin."
Adeta cıyaklayarak boynuna atıldım. "Aşkıımmm." Gülüp ayaklarımı yerden kesti. "Bende seni çok özledim ki."
Bir tur bizi döndürdüğünde kahkahalarımız kulaklarıma doldu. "Bana eziyet çektirmek için başka yollar denemelisin."
"Kafa dinlemeye gelmiştim ama kalbimi sende bırakmışım. Bir süre sonra dayanamadım İlker." Boynuma ıslak bir öpücük bıraktığında tüm bedenimi kolları arasına bıraktım. "Biliyor musun az önce seni istedim yanımda. Ve sen buradasın."
"Sen beni ne zaman istersen yanındayım." Mekanın boğucu sesi ve kalabalığı o an bana dar geldi.
"Çıkalım buradan." Beni onayladığında hiç kendimi toparlamama izin vermeden beni kucağına aldı. Aslında yürüyebilirdim o kadar sarhoş değildim ama onun kollarında olmayı sevmiştim. "Otele gidelim."
"İçmek istersin diye düşünmüştüm." Benimle içmesini her zaman isterdim ama...
"Sadece seni ve seninle sevişmeyi istiyorum."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
KALPSİZİN BİRİ +18 | TEXTİNG
Teen FictionSiz: Sırf beraber çalıştığımız için bana böyle davranmanıza izin veremem, İlker Bey? İlker bey: Davranışlarımın sebebi sadece beraber çalışmamız değil Başak hanım. Siz: Peki ya ne? Siz: Ne bu haddinizi aşmalarınız? Siz: Sabrımı zorlamalarınız. İlker...