Purest | Hyunlix Omegaverse ✓

6. Bölüm

~

Felix eve döndüğünde doğrudan odasına çıkmış, üstünü bile değiştirmeden kendisini yatağın üzerine atmıştı.

Aklı karışıyordu. Bu akşam hiç hata yapmamıştı. Ona söylenilen her şeyi yaptığına da emindi ama Hyunjin denen adam sanki kötü bir şey yapmış gibi yol boyunca yüzüne bile bakmamıştı.

Felix yine çabalamıştı. Konuşmaya çalışmıştı ama hiçbir cümlesine yanıt alamamıştı.

Hatta bir hata yapmadığından emin olarak dilediği özüre bile kayıtsız kalmıştı lanet herif.

Saçının tutamına dokunup ona canavar diyen adam haklı olabilir miydi?

Hyunjin, Felix'in saçına bile dokunmamıştı.

Ve şimdi odayı bir sıcaklık sarıyordu. Tüm kıyafetlerini çıkartıp attırmayı arzulayan, sanki yaz ayında güneşin altında duruyormuşcasına bunaltan bir his.

Duş almanın iyi geleceğini düşündü.

~

Duştan çıktıktan sonra, çırılçıplak bir şekilde aynanın karşısına geçti Felix.

Aklı bambaşka yerdeydi.

Elini yavaşça saçlarının arasına götürdü. Altın sarısı parlak tutamları dümdüz bir şekilde alnına, omuzlarına dökülüyordu. Kaşları kalemle çizilmiş gibiydi. Yüzü inceydi, yanakları kalkıktı. Çekik gözleri ufak birer boncuğu andırıyordu. Beğenmeyen insanlar olsa da yanaklarına ve burnunun üzerine serpiştirilmiş güzellik lekelerini de beğeniyordu. Fındık burnu da kusursuzdu, kalp şeklindeki dudakları da.

Boynu da inceydi. Ellerini boynundan doğru yavaşça göğüslerinin üzerine kaydırdı. Burası da güzeldi. Hafifçe dolgun, bembeyaz bir çift göğsünün üzerinde pembe birer uç vardı. Sıska değildi, karnına doğru daha sert yapılarla uzanıyordu. Ama beli incecikti.

Kusursuz olduğunu düşünüyordu. Bırak bir alfanın, gören herhangi bir insanın bile arzulamaması imkansızdı. Ama biricik kocası, geçen gece sinirle sıktırdığı kolu dışında ona dokunmamıştı bile.

Sorunlu muydu Felix? Yeterince güzel değil miydi? Ya da kusurlu muydu?

Duşun işe yaramadığını şimdi anlıyordu. Ve kocasına ona dokunmadığı için öfkesi de bu yüzdendi; dokunulmayı arzuluyordu.

Kasıklarında başlayan hafif sızı da ona bir şeyleri açıklar nitelikteydi.

Özetlemek gerekirse, Felix kokudan sandığından daha çok etkilenmişti.

Onun kocasına, onun alfasına ait olan keskin okyanus kokusu burnunun direğini sızlatırcasına arzulamasına sebep oluyordu.

Üstüne bornozunu giydikten sonra önce banyodan, sonra da yatak odasından ayrıldı.

~

Kapı iki kere hafifçe tıklatıldığında içeriden bir ses duyuldu. "Gir."

Felix yavaşça içeri girdi, kapıyı arkasından kapattı.

Hyunjin tam ne olduğunu soracaktı ki aldığı kokuyla burnu kırıştı. Camın önündeki meşhur koltuğundan kalktı, burnunu eliyle kapattı. "Kokunu kontrol et omega." Dedi öfkeyle.

"Edemiyorum." Felix başını öne doğru eğdi.

"Kızgınlığa mı girdin?"

"Bilmiyorum. Kasıklarım ağrıyor."