Bavuluma eşyalarımı yerleştirirken içimde anlam vermediğim saçma bir heyecan vardı. Metehan'ı yıllar sonra ilk kez göreceğim için heyecanlanmıştım.
Eskiden oynadığım tek arkadaşımdı. Belki aramızda saçma nedenlerden oluşan minik kavgalar olurdu ama benim hep yanımdaydı. Şimdi böyle olmayacağını çok iyi biliyorum.
Aramızda bir soğukluk açıklık olacaktır. Bu gayet normal, büyüdük birbirimizi tanımıyoruz.
Bavulumu kapatıp odamın kapısına sürükledim. Ben hazırdım bakalım ağabeyim ne durumdaydı.
Odasının önüne geldiğimde açık kapıdan içeriye girip ağabey'ime bakındım. Küçük bir çanta hazırlamıştı kendine.
"Hazır mısın yakışıklı?"
"Her zaman"
Güldüm, güldü.
Çantasını alıp odadan çıktı, arkasından da ben çıktım. Bavulumuda alıp sürükleyerek kapıyı açtı ayakkabılarını giyinip asansöre ilerledi. Kapıyı kilitleyip asansöre ağabeyimle bindim. Aşağı kata indi kapılarını açtı.
İçinden çıktığımızda ağabeyimin arabasına yöneldik. Ön kapıyı açıp bindim. Bagaja bavul ve çantayı koyup şoför koltuğuna geçti.
Havalimanına gittiğimiz yolda full kulaklık kulağımda yolu izlemiş hiç konuşmamıştım. Ne kadar heyecanlı olsamda ağabeyimin peşime birini takmasını çocuk gibi birinin başımda durmasını hiç istemiyordum.
Havalimanına geldiğimizde kahve alıp boş bir yere geçip oturduk. Neden ikimizde sessizdik bilmiyorum ama konuşmuyorduk işte.
Bu sessizliğe bir son getirip ilk ben konuştum.
"Ee artık ev sana kalıyor rahatsın başının etini yiyen bir kadın olmayacak başında."
"Sensiz orası pekte 'ev' gibi gelmeyecek bana"
"Niye be? İkimizde bıkmıştık birbirimizden"
"Seni bilmem ama ben bıkmadım."
"Ağabey.."
"Güzelim"
Açtığı kollarının arasına girip başımı göğsüne koydum. Saçlarımın üstüne küçük bir öpücük bırakıp çenesini yasladı.
"Seni bu hayatta güvendiğim tek dostuma emanet edeceğim için gözüm arkada kalmayacak. Ama aklım kalacak. Böyle bir zamanda iken tek başına yabancı bir yerde nasıl yapacaksın?"
"Dert etme ağabey. İçin rahat olsun her gün ararım seni. Tek başıma hiç bir yere gitmem."
"Metehan'ı tak peşine tamam mı?"
"Ya sen beni sevgilimden kıskanırdın bir erkeğin ismimle yan yana gelmesine bile katlanmazdın Mete-"
"Hoşt lan! Metehan öyle karaktersiz mi? Kardeşi olarak görüyor o seni. Hele bir yan gözle baksın bak ben nasıl onu diğer tarafa şutluyorum"
Kıkırdadım.
"Ağabeylik görevimi ona devrettim. Burda benimle düzenin nasıl devam ettiyse orda onunlada öyle devam edecek"
Nasıl yani? Anlamadım ben! Aydınlanmaya ihtiyacım var!
"Anlamadım ağabeyciğim"
"Neyini anlamadın?"
"Düzen derken?"
"Kalanınıda orda görürsün."
Allah'ım ne olur aklımdan geçen şey olmasın! Amin.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
İzler Silinmez
Romance"Gözlerin en kıymetli hazinemdi.." Öylesine yazılmış bir asker, doktor kurgusudur.