Bekleyen her şey bir gün solar ve ölür.
Bu bir papatya da olabilir
veyahut bir umut da.
-Sabahattin Ali🫀
Annem ve Babam gelmişti ayaklandım "Annem?"
"Sen nasıl bir insansın? Nasıl seni ben böyle mi yetiştirdim? O kimsesiz çocuğa nasıl kıydın?" Yutkundum "Anne ben.."
"Hiç inkar etme her şey ortada Papatya, her şey." Annem giderken son kez babamla buluştu bakışlarım ama so ta o da peşinden gitti.
Annem bile bana inanmıyordu. Ağlayarak oturdum ve oradaki Battaniyeye sarıldım.
Arda yoktu, sevdiğim Adam beni terk etmiş bana inanmıyordu, Annem bana inanmıyordu, Akın bana inanmıyordu..
Gözlerimi yavaşça kapadım.
Gördüğüm açık kahverengi Ayakkabılar ile yavaşça doğruldum. Odaya giren kişinin yüzünü seçemesemde yere bir şey yerleştiriyordu.
Konuşmak istedim ama yapamadım. Sesim çıkmadı.
Gözlerimi ter su içinde açtım ve hızla ayaklandım "Komiser ile görüşmek istiyorum Komiser!" Polisler beni alıp sorgu odasına götürdü.
Komiser çok geçmeden geldi "Rüyamda görünce hatırladım, odama açık kahverengi ayakkabılı biri girdi kim di göremedim ama yere bir şey yerleştiriyordu."
****
Ellerim de kelepçe mahkeme salonuna doğru gidiyoruz, sağım da ve solum da bir polis Salonun önünde bekleyen Ardanın onca seveni.
Mahkeme salonun girmeden Selin bana sarıldı "Yanındayız." Burnumu çektim ve gülümsedim.
Hepimiz salona geçtik Avukatlar konuştu Hakim sorular sordu hepsi bir uğultu gibi geçti.
Başımı kaldırıp bana "Sen suçlusun!" diye bağıran bakışlara çevirdim gözlerimi.
Suçlu muydum gerçekten?Hiç bir şey bilmiyordum,anlamıyordum.Bileklerimdeki kelepçe masumsuzluğumu simgelerken dolan gözlerim masum olduğumu haykırıyordu.Kalbim göğüs kafesimi deliyordu..birini öldürdüğümü düşünmek bile korkunç gelirken bunun yüzünden hüküm giymek kabus gibi geliyordu.
Tüm sevdiklerim bana bakıyordu,bana güvenleri hala var mıydı?Sanmıyorum.Hepsi benden nefret ediyormuş gibiydi.Hakimin tokmağı masaya vurmasıyla ona doğru döndüm.
Gözlerimin en derinine indi ve yutkundu "Karar.."
"Sanık Papatya Eryılmazın işlediği kasten cinayet suçundan hüküm giymesine ve ağırlaşmış müebbet cezasını çekmesine karar verilmiştir." Kalktığım yere tekrar çakılırken anladım, hayat benim için bitmişti.
Selinin ağlaması salonu dolduruyordu, annem ve babam ise umursamadan salondan çıkmıştı. Bakışlarım herkesin üstünde dolandı.
Mavi abisine sarılmış ağlıyordu. Özgür ise onu teselli ediyor bana bakmıyordu. Akın bana nefret dolu bir bakış attı son kez ve salondan çıktı.
Polisler kollarıma girdi ve biz salondan çıktık Kaan bana sarıldı "Biz seni görmeye geleceğiz korkma tamam mı kardeşim? Çözeceğiz bu meseleyi."
Ağlamaya başladım Kaan benden ayrılınca Umut sarıldı bana "Yanındayız Güzelim, korkma tamam mı? Yanındayız." Yüzümü avuçlarının arasına aldı ve iki yanağımdan da öptü.
En son ağlayan Selin sarıldı bana "Selin kendini çok harap etme hamilesin sen." Selin yüzümü avuçlarının arasına alıp yaşlarımı sildi "Sen bize Ardanın emanetisin, bir şekilde halledeceğiz."
Yazardan:
Papatya ceza evine gelince bakındı. Tüm kadınlar omdan büyüktü hepsi bir ağızdan "Allah kurtarsın." değince Papatya başıyla onayladı.
Bir Kadın yanına gitti "Merhaba kızım Nilüfer ben, bak sen benim alt ranzamda yatabilirsin." Papatya dolu gözlerini kaçırdı ve başıyla onayladı.
"Ne yaptın da buraya düştün? Bu genç yaşında." Papatya sandalyede oturan kadına baktı "Arkadaşım,Kardeşim öldürüldü ben neler olduğunu hatırlamıyorum çok içmiştim.." Papatya duraksadı ve yutkundu "Suçu bana attılar tek hatırladığım kahverengi ayakkabılar gördüğüm."
Kadın güldü "Bu polisler harbi gerizekalı, şunda insan öldürecek tip mi var?" Bir Kadınbaktı "Yoo bazen hiç düşünmediğin yerden geliyor."
Selin,Kaan ve Umut oturmuş düşünürken Akın yanlarına geldi "Nasıl hala şu Papatyayı savunuyorsunuz anlamıyorum, kız gelmiş arkadaşımızı öldürmüş siz hala b-"
Selin onu böldü "Akın bak biz Papatyayı beş yaşından beri tanıyoruz sen iki senedir, gerçi Papatyayı tanımaya onun böyle bir şey yapmayacağını bilmeye o kadar sene gerek yok. Ama senin gibi ve Özgür gibi olanlar bunu anlamıyor! Papatya yapmaz!"
Akın sinirle ayaklandı "Ya nasıl yapmaz? Tüm deliller onu gösteriyor! Bıçak elinde odası kanlar içinde Arda yerdeydi! Nasıl hala o yapmadı diyorsunuz."
Umut Akına doğru döndü "Yapmaz Papatya adım kadar eminim." Dedi sakin bir sesle "İntahar da etmezdi değil mi Papatya? Ama yaptı bu kızın psikolojisi bozuk." Kaan ayaklandı "Oğlum Akın siktir git ileri geri konuşma yapmaz dedik mi yapmaz."
Akın ayaklanıp onlara son kez baktı "Arda onun katilini koruduğunuzu görseydi acaba ne düşünürdü."
"Kardeşini koruyoruz diye gurur duyardı." dedi Umut ve Akını kapıya kadar götürdü "Oğlum Akın git bir düşün kendine gel ondan sonra gel yanımıza böyle olmuyor."
Akın sinirle evden çıktı. Umut tekrar Kaanların yanına oturdu "Resmen kızı terk etmiş, kim bilir Papatya nasıl üzüldü." dedi Kaan "Ben de Özgürü Adam sanardım."
Selin elleriyle yüzünü kapatıp ağlamaya başlayınca Kaan yanına oturdu ve onu kollarının arasına aldı. Umut da elini tuttu "Arda yok, Papatya yok. Ne yapacağız biz böyle?"
Kaan selinin saçlarından öptü "Sabredeceğiz kahve gözlüm Papatyayı da kurtaracağız."
Bir ay sonra:
"Üniversite başlıyor ve Papatya yok." Selin karşısında durdukları binaya hüzünle baktı sonra Umuta döndü "Sen eminsin değil mi?"
Belkide yüzüncü kez sormuştu bunu Umuta ama Umut tekrar gülümsedi "Eminim." Kaan Umutun omuzunu sıktı "Çocukluk hayalini Papatya için bıraktın ya..iyi ki varsın be oğlum."
Umut çocukluk hayali olan doktor olmayı tercih etmemiş, hukuk okumaya karar vermişti hukuk okuyup Papatyayı kurtaracaktı.
Selin çıkmış karnına baktı ve karnını okşadı "Annem bak Üniversiteye geldik." Kaan gülümsedi ve elini Selinin elinin üstüne koydu "Erkek olursa adını Arda koyacağız, tamam mı?" Selin dolmuş gözlerini kaçırdı ve başıyla onayladı.
Umut onlara baktı ve burukça gülümsedi "Hadi bakalım, hayatımızın yeni dönemi başlıyor."
Kaan derin bir nefes aldı "Ne heveslerle kurmuştuk Üniversite hayallerini Papatya ne kadar çok seviniyordu."
🫀
Ayyyyyyyy sizce nolcak

ŞİMDİ OKUDUĞUN
P.U.K.a.S.
Mystery / ThrillerBaşımı kaldırıp bana "Sen suçlusun!" diye bağıran bakışlara çevirdim gözlerimi. Suçlu muydum gerçekten?Hiç bir şey bilmiyordum,anlamıyordum.Bileklerimdeki kelepçe masumsuzluğumu simgelerken dolan gözlerim masum olduğumu haykırıyordu. Kalbim göğüs ka...