21-

427 42 14
                                    

(2 ay sonra)

Yazardan;

Taehyung elinde son bir kaç gündür hiç bırakmadığı telefonuna bakıyordu. Korelilerin yorumlarını okuyordu. Ailesinin, sınıf arkadaşlarının, Amerikadaki arkadaşlarının.

Taehyung yine yüzünde hiç bir duygu barındırmadan telefonuna odaklanmıştı. Hiç bir şey yapmaması tüm arkadaşlarını endişelendiriyordu. Jungkook ile ayrıldığından beri ağlamamıştı. Kimse ile konuşmuyor, yemek ve su ihtiyacı dışında odasından çıkmıyordu.

Günlerdir hiç bir kelime etmemişti. Yalnızca dört gün önce yemek hazırlarken elini yakmıştı ve acı ile bağırmıştı. Bunun dışında hiç sesi duyulmamıştı. Okula gitmiyor, dışarı çıkmıyordu.

Nefes alan bir ölü gibiydi. Bu iki ay içinde ne Jungkooktan haber almıştı, ne de ailesinden.

Taehyung aniden odasının kapısı açılması ile başını telefondan kaldırıp kapıya bakmıştı. Jimindi, okuldan gelmiş olmalıydı.

Hepsi Jungkook'un evinde kalıyordu. Jungkook hariç herkes Taehyung ile kalıyordu. Jungkook'un emri üzerine..

"Taehyung, yemeğini yememişsin. Soğumuş. Beğenmedin mi yoksa?"

Taehyung beklentiyle bakan Jimin'e hiç bir tepki vermemişti. Sadece donuk gözler ile onu izliyordu. Jimin'in neden Jungkook'un değil de kendi yanında olduğunu düşünüyordu.

Yine sorusuna yanıt alamayan Jimin derin bir soluk alıp içeri girdi. Ardından kapıyı kapatıp Taehyung'un yatağına adımladı.

Yavaşça yatağa, Taehyung'un yanına oturdu. Taehyung hâlâ daha onu izliyordu, hiç bir tepki vermeden. Jimin ise o derin gözlere bakmamaya çalışıyordu.

Jimin o acı çeken gözlere bakmaya korkuyordu...

"Şey, Jungkook iyiymiş. Yani endişelenme. Konuştuk onunla."

Hayır, Jimin yalan söylüyordu. Hiç kimse o günden beri Jungkooktan haber alamamıştı. Yoongi hâlâ daha Jungkook'u arıyordu ama bulamamıştı. Jimin Taehyung endişelenmesin diye öyle konuşuyordu.

Ama o da her gece ağlıyordu abisinin yokluğuna. Taehyung'un yanında ağlamayı hak görmüyordu kendine. Taehyung o kadar acı çekmişken ağlamıyordu, Jimin nasıl ağlardı?

"Ben şey, gideyim o zaman." Jimin yavaşça ayağa kalktı. Taehyung'un yanında eli ayağına giriyordu.
"Bir isteğin vs. olursa çağırman yeterli, ve ya yanıma gelmen.. görüşürüz."

Taehyung yalnızca Jimin'in dışarı çıkmasını izledi. Başka hiç bir tepki vermemişti.

Jimin dışarı çıkar çıkmaz gözlerinin dolmasına engel olamadı. Diğerlerinin yanına indi. Salona girer girmez herkesin bakışı ona dönmüştü.

"Jimin, nasıl konuştu mu?" Jin ayağa kalkıp heyecanla sormuştu. Cevabı biliyordu ama sürekli soruyordu da.

Jimin'in gözünden düşen bir damla ile herkes anlamıştı cevabı.

Yoongi ayağa kalkıp Jimin'in yanına adımlamıştı. Jimin'e sarılması ile Jimin hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlamıştı.

Yoongi Jimin'i koltuğa oturttu. Jisung ise hızla bir bardak su ile Jimin'in yanına geldi.

"A-abim.. y-yok mu hâlâ daha?"

"Bulacağım, söz veriyorum. Söz veriyorum sevgilim."

"Ne yapacağız? Artık bir şeyler yapmalıyız! Koskoca iki ay! Her ikisi de çoktan okuldan atıldı zaten! Ne Jungkook var ne de Taehyung iyi! Böyle yaşayamazlar!"

Galaksilerde TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin