pis kurt

1.1K 133 30
                                    

Keyifli okumalar.

İçimdeki huzursuzluk zihnimde konuşan sesle artmıştı. Bu ses benim miydi? 'Alfamıza götür bizi.' Zihnimde yankı eden sesi yine duyduğumda  "Sen kimsin?" diye sordum boşluğa.

'Ben senim, senin kurdunum Atlas.'

"Ne?" Benim kurdum onca yıl sonra mı çıkmıştı? Benim kurdum mu vardı?!

Şaşkınlığım saniye saniye artarken benim sesime benzeyen ama daha kalın ve gür olan kurdun sesi doldu zihnime.

'Kendimi koruduğum gibi seni de korumak için çıkmadım karşına. Sadece uyudum ama alfamız bizi korur. Güven ona Atlas. Bizi ona götür. Onunda bize ihtiyacı var.'

"Bu çok saçma ama. Onu hayatımda bir kere tek gördüm, bu özlem duygusu neden bu kadar yoğun ki?" Ruh eşi böyle birşey miydi?

'Çünkü hem kurtlarımız, hem de bedenleriniz bağlı. Ölene dek bu bağ kendini koruyacak. Sen doğduğundan beri kaderiniz birbirine bağlandı bile.'

Kurdumun sesini duyduğumda "Neden beni şu ana kadar bilgilendirmedin hiç? En azından ikimiz yalnız olmayacak arkadaş olurduk. Niye hep kendini benden sakındın ki?"

Bi' kurduma kırılmadığım kalmıştı. Bu aralar çok ku alıngandım acaba?

'Alfamızı bulmadan benimle tanışsan bizi koruyacak biri olmazdı Atlas.'

Sinirle "Ben kendimi koruyabilirim pis kurt!" dedim. Bunun için miydi kaç yıldır bilmediğim şeyi öğrenmemek.

'İkimizi düşünüyordu-'

"Off! Kes, git başımdan." Dedim.

Pezevenk kurt. Yalancı!

'Duyuyorum seni!'

"Banane!"

'Ne halin varsa gör, kabahat bizde zaten!'

"Sus!" Bunu dedikten sonra bir daha sesi gelmedi. Gerçekten gitmişti. Puşt!

Sondaki kelimeyi bilerek söylemiştim bir ihtimal gelir diye. Gelmedi.

Aman kafa ütülüyordu zaten. İyiki gitti.

Yine ses gelmediğinde ofladım.

"Pişt, küstün mü bana?"

Ses etmedi. "Offf!"

"Gelsene ya." Hemen alışmıştım ona. Şizofren miydim acaba? Yok ya böyle şeyler uyduracak kadar zeki bir sizofren değildim ben.

Koyu kahve saçlarımı yastığa sürtüp sustum bir süre. Gittikçe sıkıldığım için "Bak iddiaya girelim." dedim.

Gerçekten duyuyor mu duymuyor mu bilmediğim için "Savaş'ın yanına gideceğim, tamam?" dedim sorarca.

'Eeee?' Kafamda yankı eden sesle sırıttım. "Ee'si onu nasıl bulacağımı bilmiyorum."

'Alfaya sinyal verebilirim.' Diyen kurtla şaşkınca beyaz dolaba baktım.

"Nasıl oluyor bu?" Meraklı sesimle boşluğa doğru konuştuğumda 'Ruh eşleri kalpten bağlı oldukları ve birbirlerini kaybetmeden bulmaları için böyle güçlü bir hisleri var. Ama bunu sadece ormana gittiğin gün kullandım, umarım bu sefer de doğru yapabilirim.' dedi biraz gerginlikle.  Artık şaşırmayacağım dediğim her an daha bir şaşkınlık ekleniyordu.

Yarım OmegaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin