Merhabaaaa.
Başlamadan önce voltelerseniz sevinirim.
İYİ OKUMALARRRR.
.
Karan'ın anlatımı ile;
(Dördüncü abi.)Hayatımızda illa ki hep bir enkaz oluyordu.
Bizler ne yapsak o enkazdan kurtulamadık.
Bir enkaz da şimdi yaşanmıştı.
Neler olduğunu hiç anlayamadık ki, o kadar hızlı geçmişti.
Lavin. Kardeşimiz.
Ben kardeşim olarak görmüyordum. Benim tek kız kardeşim vardı o da Buğlem.
Lavin hep yabancı geldi bana. Asla ısınamadım. Isınamadım değil de ona yaklaşamadım.
Gözümün önündeki ön yargı yüzünden.
Pişman değildim ama.
Pişman olur muyum bilmiyorum.
Zaman neyin ne göstereceği belli olmuyordu.
İhaneti de herkesten beklerdim ama Lavin'den beklemezdim.
Evet, kendisini sevmiyordum ama kısa bir sürede de nasıl bir karaktere sahip olduğunu görmüştüm.
Masumdu, yalandan uzaktı.
Dürüst.
Cenk abim bir anda Lavin'in üzerine saldırması ile herkes Cenk abimin arkasına geçmişti. Ne kadar bağırsakta olmuyordu.
Köşede annem, Buğlem ile geçmiş ağlayarak bu korkunç sahneye bakıyorlardı.
Babam, Kaya abim ve ben ise Cenk abimin arkasında onu çekmeye çalışıyorduk ama öfkesi onu öyle bir güç vermişki, asla geçemedik önüne.
Lavin'in sırtı duvara çarpınca ağzından acılı inleme çıkmıştı. O gün biz onu Aram ile duvara vurunca da canı acımıştı. Şimdi de.
"Niye lan niye! Ben sana kardeşim dedim ya! Bana gördüğün bu mu!"diye bağırdı Cenk abim.
Eğer ihanet eden Lavin olsaydı bu sözlerine hak verirdim ama adım kadar emindim ki ihanet eden Lavin değildi.
Bu evde ihanet edecek insan yoktu ama o kişi de Lavin değildi.
Göz yaşlarından, hıçkırıklarından, acılı acılı bağırıp inkâr etmesinden belliydi suçsuzluğu. Masumdu o. İhanet eden değildi.
Cenk abimin krizi tuttuğu o kadar belliydi ki, gel ki biz geçemiyorduk önüne.
"Acıttı lan! Canımı çok acıttı! Yapmaz dedim! Öyle bir şey olmaz dedim ama şimdi!"
Öfke ile bağırıyordu ama yapmaması lazımdı. Pişman olucaktı. Hemde çok.
Bir kere daha bağırdığın da fark ettim ki abim kızın ayağını da basıyordu. O sırada bağırdım arkasından. "Abi, bırak! Yapma!"
Bizi duymuyordu. Ne Lavin ne de Cenk abim duyuyordu bizi.
"Oğlum bırak kızımı!" diye bağırdı babam. Oğlunun kriz geçirdiği zaman ki öfkesini biliyordu.
İlaçları ya da iğnesi vardı ama beyefendi bizden saklıyordu. Demek ki bu zamanlar içinmiş.
Eğer yerini biliyor olsaydık bir dakika durmaz, basardık iğneyi ama yok.
"Lan bırak kızı, bırak!" diye sesini duyurmaya çalışıyordu Kaya abim ama çabası boştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lavin
General Fictionİntikam uğruna kaçırılmış Lavin. Dedesi tarafından hayatı cehenneme çevirilen Lavin. Babası ve annesi tarafından sevilmeyen Lavin. Bebek iken diğer bebek ile değiştirilen ve acıya mahkum olan Lavin. Söyle. Hangisi daha acı? Bu hayattan kurtulabi...