34

308 30 23
                                        

Hazır mısınız olacaklara?

+++

~Yeonjun'un Ağzından~

Annemden zar zor izin alıp Taehyun ve Beomgyu ile birlikte dışarı çıkabilmiştim. Cumartesi bile olsa izin almak bir hayli zor oluyordu.

Beomgyu yaklaşık yirmi dakikadır bir şeyler anlatıyordu ama büyük bir çoğunluğu boş şeyler olduğundan onu dinlememiştim bile. Taehyun'un da benim gibi olduğuna emindim ama en azından dinliyormuş gibi yapıyordu. Beomgyu ise onu dinlediğimiz sanıp heyecanlı heyecanlı anlatmaya devam ediyordu.

Telefonumdan bildirim sesi geldiğinde hızlıca açtım çünkü Soobin'den mesaj geldiğine emindim ve öyleydi de. Son zamanlarda her zamankinden daha yakın ve rahattık. Arttık uzatmanın bir anlamı olmayacağını düşünüyordum. Sonunda onu kabul edecektim.

O Min gibi değildi. Asla bana onun yaşattıklarını yaşatmayacağını biliyordum. Nasıl oldu anlamamıştım ama beni kendine güvendirmişti ve şimdi hiç kimseye olmadığı kadar ona güveniyordum.

Bu kadar körü körüne güvenmem Taehyun'u rahatsız ediyordu ve bunu sürekli dile getiriyordu. O da haklıydı. Minle olanlardan sonra bir daha zarar görmemi istememesini anlayabiliyordum. Ona olan sonsuz güvenimin bir gün canımı yakmasından korkuyordu ama Soobin farklıydı.

Attığı mesajı yanıtlayıp telefonu cebime attığımda Beomgyu'nun konuşmayı kesip duraksadığını farkettim.

"Bu niye bize bakarak bize doğru geliyor?" Diye sorduğunda baktığı yöne baktım. Soobin'e gereksiz yakın davranan sınıf arkadaşı Sihun sanki bizimle konuşmak ister gibi bize doğru geliyordu.

Bize yaklaştığında Taehyun hemen bir adım öne gelip onunla konuştu. "Sihun..." "Merhaba Taehyun." Taehyun'a selam verdikten hemen sonra gözlerini benim üstüme dikmişti. Taehyun da bunu fatkedip tekrar konuştu. "Söylemek istediğin bir şey mi var?" Sihun onu başıyla onaylayıp tekrar bana dönerek "Onunla konuşmak istediğim bir mesele var." dediğinde üçümüz birden ne olduğunu anlamadan birbirimize bakındık.

"Acaba Yeonjun'la yalnız konuşabilir miyim?" Bunu sorduğunda içimden bir ses konunun kesinlikle Soobin olduğunu söylüyordu.

Beomgyu "Olmaz bizimleyken konuş. Zaten her şeyini bizimle paylaşır sorun olmaz." dediğinde sesindeki tehtitkarlık çok net anlaşılmıştı.

"Sorun yok. Yalnız konuşabiliriz." Dediğimde Beomgyu soran gözlerle bana döndü. Kesinlikle yalnız konuşmamı istemiyordu çünkü Sihun'un tavırlarından o da hoşnut kalmamıştı. Ama yine de eğer konu cidden Soobin ise ,ki ben öyle olduğuna emindim, yalnız konuşmamız daha iyi olacaktı.

Taehyun, Beomgyu'yu kolundan tutup bana döndü. "Biz hemen ilerdeyiz. Bir şey olursa geliriz yanına." Hemen ardından onu çekiştirerek arkasından ilerideki banka kadar sürükledi.

Sadece bizi net duyamayacak kadar ileridelerdi ama gayet iyi görebilecekleri uzaklıktaydı. Net bir şekilde bizi izlemek istiyordu. Taehyun bile bu konuda rahat değildi ve eğer Taehyun bir konuda rahat değilse kesin içine kötü bir şey doğmuş demekti. Bu da genelde hayra alamet olmuyordu.

"Neden sürekli Soobin'in yanındasın?" Direk konuya girmesiyle istemsizce kaşlarım çatılmıştı. Yanılmamıştım. Konu gerçekten de Soobin'di.

"Sana ne?" Dediğim anda bozulmuştu. Bunu beklemediği açıktı. Muhtemelen ödevi bahane edeceğimi galan düşünüyordu.

"Soobin hiç senlik birisi değil Yeonjun. Sen şımarık ilgi bekleyen bir bebek gibisin. O ise tam tersine ilgiden nefret eden bir insan." Duymaya alışık olduğum şeyleri dinlerken istemeden gözlerimi devirmiştim.

Attention + Yeonbin <Texting >Where stories live. Discover now