20

8.3K 777 1.1K
                                    

🎵melanie martinez - the contortionist

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.




🎵melanie martinez - the contortionist




Telefonunun ekranını kapatıp karşısındaki duvara boş boş bakmaya başladı Taehyung. Jungkook o kızın numarasını almadığı halde kendisine aldığını söyleyerek onu oyuna getirmişti. Sonunda ise kızın numarasını almadığını itiraf ederek Taehyung'a ondan başka biriyle uğraşmak istemediğini ve hatta kendisiyle kavga etmeyi diğer insanlarla anlaşmaya tercih edeceğini söylemişti.

"Bu da neydi şimdi?" diye homurdandı Taehyung oturduğu yerde bacaklarını kendisine doğru çekerken. "Kafamı karıştırıyor, sinirlerimi bozuyor..." Elini karnına götürdü ve midesinde hissettiği tuhaf his yüzünden, "Karnıma bir şeyler yapıyor..." diye mırıldandı. Alnını, kendisine doğru çektiği dizlerine yasladı ve iç çeker gibi, "Ondan hoşlanmıyorum," dedi. Bunu kendi içinde birkaç kez daha tekrarladı sanki böyle olmak zorundaymış gibi. Öyle inatçı biriydi ki kendisini içinden geldiği gibi değil de olmasını istediği gibi davranma konusunda çok rahat yönlendirebilirdi. Duygularını yönetme konusunda da bu yüzden iyiydi. O yüzden kendisine birkaç kez daha hatırlattı Jungkook'u sevmediğini.

Jungkook basit gibi görünse de aslında zor biriydi. Fazla şeffaf görünüyordu ama gerçekten çözülmesi çok zordu, şeffaf falan değildi. Onu sıradan yaramaz bir çocuk olarak nitelendirmek saçma olurdu çünkü bundan daha fazlasıydı. Kafası zehir gibi çalışıyordu ve aklından geçenleri tahmin etmek zordu. Zaten aklından bir ton düşünce geçiyordu ve bu da onun bir sonraki hamlesini tahmin etmeyi zorlaştırıyordu.

Taehyung gibi değildi. Taehyung ona göre daha gizemli ve çözülmesi zor görünürdü fakat aksine Taehyung'un yapacakları Jungkook'a göre daha tahmin edilebilirdi. Duyguları yüz ifadesine yansırdı. Kafasında binbir düşünceye yer vermezdi. Fazla düşünürdü, evet, ama düşüncelerini toplamayı iyi bilirdi, genellikle kafası karışık olmaz ve karar vermekte de zorlanmazdı. Yapacağı şeyler kesin ve net olurdu. Kendisine bir hedef belirlediyse o hedefe giderdi ve sonra kendisine yeni bir hedef belirlerdi. Jungkook ise kendisine belirlediği hedeflere giden yollar üzerinde kendisine başka hedefler bulurdu ve yolundan sapar dururdu. Jungkook'un ne zaman ne yapacağı hiç belli olmazdı.

Taehyung da onun bu noktada kurbanı olmuştu. Ne yapmak istediğini anlayamıyordu ve bu kafasını karıştırıyordu. Jungkook'u düşünürken düşüncelerini toparlayamıyordu. Ona fazla anlam yüklemek ve üzerine düşünmek istemiyordu fakat Jungkook bazen öyle şeyler söylüyordu ki Taehyung'u kendisi hakkında düşünmeye zorluyordu. Ve yine Jungkook, her ne kadar duygusal açıdan boş biriymiş gibi görünse de sanki yaptığı her şeyin bir anlamı varmış gibi hissettiriyordu.

Bu yüzden Taehyung, son zamanlarda Jungkook'un hareketlerini ve sözlerini sıkça sorgulamaya başlamıştı. Jungkook Taehyung'u sinirlendirmeyi mi seviyordu, yoksa... Taehyung'u mu?

strange family | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin