Galaksilerde Taekook

8-

Taehyung'un heyecanı gözle görülmeyecek gibi değildi. Elleri titriyor, terliyor, yutkunuyor ve hızlı nefes alıp veriyordu. Şu anda istediği okulun önünde sakinleşmeye çalışıyordu. Bir yandan da arkadaşlarını bekliyordu.

Eunwoo çoktan okula girmişti ama Taehyung hala giremedi. Okulun hemen önünde ki parkta hem heyecanını dindirmeye çalışıyordu.

10 dakikalık bekleyiş ardından Taehyung Jisung'un arabasını gördü. Hızla arabanın yanına gitti. Jisung arabayı park etti ve koşarak Taehyung'un yanına geldi. İkili bir birine sıkıca sarıldı.

"Tamam Jisung ah!"

"Ne oldu?" Diyerek hızla ayrıldı Jisung. Taehyung onun bu telaşlı haline gülmüş ve dudaklarını büzerek bebek rolüne devam etmişti.

"Ya öyle sıkılır mı insan. Nefes alamadım resmen!" Diyerek sinirle konuştu Taehyung. Tabii ne kadar sinirli gözüküyordu orası tartışılır.

Jisung Tae'nin bu haline sırıtıp onu okulun bahçesine götürdü. İkili girer girmez Felix ile karşılaştılar.

"Taehyung!" Diye bağırdı Felix. Hızla koşmaya başladı. Ancak koşarken ayağı kaldırıma takıldığı için düşmek üzereydi. Ancak Felix'i sıkıca tutan kollar buna izin vermedi.

Felix durup kendini tutan çocuğa baktı. Ardından hızla çekildi ve teşekkür amaçlı hafifçe eğildi. Felix'i tutan çocuk tam gidecekken Taehyung onu tanımıştı.

"Hyunjin! Bekle!" Dedi ve Taehyung da Hyunjin'in yanına koşmaya başladı. Hyunjin ismini duyması ile durdu ve arkasına baktı. Gördüğü beden ile şokla karışık gülümsedi.

Taehyung hızla gidip Hyunjin'e sarıldı. Hyunjin de Taehyung'a kollarını doladı. Ardından ikisi de geriye çekildiler.

"Tanrım Taehyung! Çok uzun zaman oldu."

"Değil mi? Beni unutursun sanmıştım." Dedi Taehyung gülümseyerek. Hyunjin Taehyung'un çocuk iken tanıştığı bir arkadaşıydı.
Normalde Eunwoo ile arkadaş olsa da Hyunjin bir gün camdan onları büyük bir merakla izleyen çocuğu fark etmişti. O günden sonra Hyunjin artık Eunwoo ile değil Taehyung ile takılmaya başlamıştı.

"Seni unutmak mı? Kafayı mı yedin sen Taehyung?" Dedi Hyunjin gülerek.

Jisung, Felix ve Jin yanlarına gelip ne olduğunu anlamaya çalıştılar.

"Aa Jin hyung sende mi geldin?"

"Evet de bu kim Taehyung?"

"Şey selam ben Hyunjin." Diyerek elini uzattı Hyunjin. Jin de gülümseyerek elini tuttu. Hyunjin diğerlerine de selam verdi. Taehyung ise onu arkadaşlarına hatırlattı.

"Hatırlıyor musunuz size çocukluk arkadaşım diye tanıttığım birisi vardı."

"Aaa evet. Yani sen o Hyunjin misin?"

"Evet o Hyunjin'im."

Taehyung ve Hyunjin biraz daha sohbet edip ayrıldılar. Okula girdiler ancak bazı gözler üzerlerindeydi. Tabiki bunun sebebi okulun en güzel omegalarının arasına bir başka omega katılmasıydı.

Bazı alfalar Taehyung'a büyülenmiş gibi bakıyordu. Çünkü erkek bir omeganın yüzü nasıl bu denli parlayabilirdi? Esmer teni beyaz tenlilerin aksine daha çok parlıyordu sanki.

"Taehyung Hyunjin çok yakışıklı değil mi?"

"Evet ama o bir alfa söyliyim."

"Alfalar yakışıklı olamaz diye bir kural mı var Taehyung?"

"Hayır öyle bir şey söylemedim sadece ne bilim işte sizler alfa antilerisiniz."

"Bence alfalar o kadar da kötü değiller ya."