3. Bölüm

1.3K 177 121
                                    

3

Ups! Ten obraz nie jest zgodny z naszymi wytycznymi. Aby kontynuować, spróbuj go usunąć lub użyć innego.

3. Bölümden selamlar aşklarım. Bugün 10 Mayıs. Yani ilk üç bölümü tek günde yazmış olacağım. Eğer bu da biterse 4. Ye geçeriz sıkıntı yok.

Fici sevdiniz mi? Güzel mi ilerliyor? Şu olsa güzel olur dediğiniz bir şey var mı?

Teacher yorumlarınız sayesinde ayakta kaldı. Lütfen yorumlarınızı esirgemeyin zira benim için en büyük motivasyon yorumlarınızdır. 💗

Sizi çokça seviyor ve keyifli okumalar diliyorum.

Yorum sınırı: 150

—————————->——————<—————————

"Jimin beklesene." Peşimden geldiğine emin olana kadar yürümüştüm ama en son bana seslenmesi durmama sebep olmuştu. "Beni okulda peşinden koşturman ne kadar da hoş." Dedi. Bu sanırım aramızdaki öğretmen ve öğrenci ilişkisini vurgulamak içindi.

"Buyrun hocam?" Diyerek onun dediklerini görmezden gelmek benim için en iyi seçenekti şu an için. Elindeki poşeti gözlerimin hizasına getirdi. "Bana çorba yapmışsın." Dediğinde başımı salladım. "Benim yüzümden hastalandınız gibi oldu. Onun için yaptım." Dediğimde gülümsedi. "O zaman bana eşlik et de yiyeyim." Dudağımı büktüm ve etrafta göz gezdirdim.

"Yok. Ben arkadaşlarıma söz vermiştim. Onların yanına gideceğim. Size afiyet olsun. Yedikten sonra bir şekilde alırım ben kabı. Görüşürüz hocam!" Onun bir şey demesine fırsat vermeden hızlı hızlı yürüyerek yanından ayrıldım.

Onu arkamda bıraktığında "Kolay lokma olmadığımı anla." Diye mırıldanmama engel olamadım.

———-

"İyi yapmışsın valla kardeşim." Dedi Yoongi mandalinayı soymaya devam ederken. Üç tane mandalina yemişti ama durmak bilmiyor yedikçe yiyordu. "Aynen ya! Öyle direkt verme kendini. Ağırdan sat." Diyerek tamamladı onu Hoseok.

"Senin feromonların mı tatlılaşıyor?" Hoseok aniden alfadan gelen soruyla utandı. "Ne alakası var?" Gözlerimi kısıp ikisine bakmaya devam ederken Yoongi saatinin ekranını açtı ve "Kızgınlığına az kaldı dikkat et." Demesiyle Hoseok başını yere eğdi ve ben gözlerimi kocaman açtım.

"Yuh! Sen onun kızgınlık zamanını mı biliyorsun?" Yoongi anlık olarak yaptığı hatayı fark etmiş "Ya ne zamandır arkadaşız artık istemesem de hatırlıyorum." Dedi. Tabiki yememiştim ama yerin dibine girebilecek potansiyel arkadaşım için şimdilik susmayı tercih ettim.

"Jin nerede ya?" Merakla arkadaşımı sorduğumda ikili birbirlerine baktı. Bu kısaca bizde bilmiyoruz demenin bir yolu olmalıydı.  Hoseok'un telefonu çalmaya başladığında Yoongi ve benim gözüm ona döndü. "İyi insan da lafın üstüne." Diye mırıldandı omega arkadaşım.

Telefonu açtı ve karşı tarafı dinlediği her an kaşlarını çattı. Telefonu kapatıp endişeyle bana döndüğünde gerilmeye başlamış sandalyede öne doğru gelmiştim. "Ne oldu söylesene" Yoongi'de benim gibi meraklanmıştı anlaşılan. "Jin'e bir şey mi olmuş?" Dedim bu sefer. Başını olumsuz anlamda salladı. "Hayır o iyi." Sonra ayağa kalktı ve "Bay Jeon bayılmış." Dedi.

Chase • JikookOpowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz