0.8

27.5K 1.7K 1.5K
                                    

10. Bölüme kadar 10k olmak dileğiyle.

Dinleyin he medyayı.

Bu aradaaa 7k olduk ballarım

Şu an size gece gece bölüm yazıyorum 🥲

Sırf uzun olsun diye.

Sınır-60-70

Bayram olduğu için vakit bulamadım yazmaya güzelliklerim, ama bakın attım djsnsajakka

Önemli olan niyet.

Evet, bu sefer bölümü uzun yazmakta kararlıyım, o kadar.

Bu satırı okuyan kişi, seni seviyorum iyi ki varsın 💕

"yaşamdaki en şanslı şeylerden, sanıyorum ki, en mutlu bir çocukluk geçirmiş olmaktır."

.
.

(Bademcik'ten)

Her yerim ağrıyordu. Öncelik baş ağrısıydı.

Başımı bin bir parçaya bölüyorlarmış gibi hissediyordum. Hasta olunca başım hep ağırırdı.

Yattığım yatakta cenin pozisyonu alıp yattım bu sefer de.

Yok. Geçmiyordu.

Hastaneden sonra eve gelmiştik. Cesur abinin zorlamasıyla bir kaç kaşık çorba içmiştim. Neyse ki bu sefer mercimekti. Sarı mercimek en sevdiğim yemekler arasındaydı. Böyle sıkacaksın limonu, oh mis.

Sonrasında bir kaç bitki çayı ve grip ilaçlarıyla yatağıma yollamışlardı beni.

Kendimi acun ılıcalının programından 3 hayır ile yollanmış gibi hissetmiştim. Ama yorgun olduğum için gelmiştim hemencecik.

Uyumuştum, fakat şimdi şiddetli bir baş ağrısı ile uyanmıştım. Ne kadar zorlasam da uyuyamıyordum.

Ne boktan bir ağrıydı bu.

'Baş ağrım yerine sırtım ağırsaydı keşke' diye düşündüm içimden. Sonra tekrar düşündüm. 'Eğer sırtım ağırsaydı, bu sefer de başım ağırsaydı keşke' diye düşünürdüm.

Böyleydim ben. Her an kararımdan vaz geçebilirdim.

Başım kendini hatırlatınca gözlerim doldu. Niye bu kadar ağrıyordu. Çok acıyordu. Elimi kafama atıp ovuşturdum, belki masaj iyi gelirdi.

Böyle olmayacağını anlayıp yataktan kalktım. Karanlık olduğu için odanın ışığını açtım. Yavaşça kapıyı aralayıp çıktım odadan.

İlla ki ağrı kesici vardır evlerinde. Mutfağa ilerledim. İçeriden sızan ışıkla gözlerimi kıstım. Kimdi bu saatte ayakta olan?

Başım daha önemli olduğu için umursamadan girdim içeriye. Gördüğüm kişi ile adımlarım duraksadı.

Pars, masanın köşesine sandalye çekip oturmuş, önündeki tostu yiyiyordu zevk içinde. Benimle göz göze gelince ağzına götürdüğü tostu indirdi aşşağıya. Şaşkınlıkla büyüdü gözleri.

Büyük ihtimalle cin çarpmış gibi görünüyordum. Dağılmış saçlar, kızaran yanklar ve burun. Bir de ağrıdan dolayı dolan gözlerim onu şaşırtmış gibiydi.

Ama bu öküzün trene baktığı gibi bakmasını desteklemezdi.

Kafasını iki yana salladı 'ne var' dercesine. Bir yandan da yediği tostun tabağını makineye koymak için kalmıştı.

Bal Bade'm (Gerçek Ailem) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin