Merhaba biz geldik ✨ uzun bir ara oldu farkındayım ama ancak kitaba devam edebilecek zamanı bulabildim.
Çok uzun süre ara verdiğimiz için size kitabı hatırlatacağım: Jungkook bir lunar kurt, lunarların soyunun kesildiğine inanılıyor, büyük savaştan sonra hepsi insanlar tarafından öldürüldü. Lunarlar özel güçlere sahip kurt adamlara verilen bir isim. Jungkook'un telekinezi, zihin kontrolü gibi yetenekleri var. Mino ve dünyada insanların üstünlüğünü kabul etmek istemeyen merkez onun dna'sını kullanarak spartanlar denilen bir üst ırk yarattı. Bu ırkı kullanarak global bir isyan çıkarmayı amaçlıyorlar. Bu spartanlar bir çoğu Jungkook'un güçlerini kullanabilen yapay lunarlar. Taehyung Kore'nin en büyük sürüsünün baş alfası, yönetimde başkan kadar söz hakkına sahip biri kendisi. Jungkook'un lunar olduğunu bilen onunla birlikte çok az kişi var. Jungkook kendisini dünyadan gizliyor, çünkü Mino ve merkezin zamanında yaptığı gibi onu bir silah ve denek olarak kullanacaklarından korkuyor. Jungkook ve Taehyung'un bir bebeği vardı, merkez geçmişte Jungkook'dan ilk saha görevi olarak Taehyung'u öldürmesini istedi ama o gidip ne yaptı :) Taehyung'dan bir çocuk. Neyse bu bebek öldü ve hem bebek hem de merkezin Jungkook'u eğitmesi ve kullanması hakkında Taehyung ve üst düzey sürü yöneticileri şu an her şeyi biliyor. Her şeyi özetlediğimi düşünüyorum. Şimdi sizi kitapla baş başa bırakacağım!!
Başlamadan oy verirseniz çok mutlu olurum. Bir de satır arası yorumları önemsiyorum. Lütfen görüşlerinizi benimle paylaşın. İyi okumalarr 🌸
🌕🌕🌕
Jungkook otuzlu yaşlarında olan, Taehyung’a çok fazla benzeyen güzel mi güzel bir kadınla karşı karşıyaydı. Kadın ellerini önünde birleştirmiş sanki Jungkook bir pop yıldızıymış gibi hayranlıkla kendisine bakıyordu. Gözleri kendisine bakarken öyle ışıltılıydı ki Jungkook bir an gerçekten bir pop yıldızının bedenine girdiğini zannedecekti.
"Merhaba ben Layla!"
Kadın elini uzatıp hevesle kendisine yaklaştığında Jungkook önce terleyen avuç içini baldırlarına sürdü. Belinin altına yerleşmiş olan avuç içi onu destekliyordu. Taehyung'un Kim's Life'daki dairesindeydiler. Taehyung günün ortasında kuzeninin kendisiyle görüşmek istediğini söylemiş ve akşam üzeri kendisini almaya geleceğini belirtmişti. Aslında bu biraz garipti çünkü Jungkook alfanın evinin bir alt katında Yugyeom ile kalıyordu. Yani Taehyung'un onu almaya gelmesini gerektirecek bir durum yoktu.
Tam da bu durum Taehyung'un sık sık hayıflandığı konulardan biriydi. Jungkook neden onunla kalmıyordu ki? İlişkilerini bir an önce o seviyeye getirmek için çabalıyordu. Ona hala kur hediyeleri alıyor ve gönlünü alabilmek için uğraşıyordu.
Eh kur yapmadaki istikrarlı hareketleri elbette karşılığını bulmaya başlamıştı. Jungkook'un ruhundaki kırgınlık her geçen gün azalıyorken alfaya daha fazla yaklaşmaya başlamıştı.
"Merhaba ben de Jungkook."
Jungkook elini sıkan betaya içtenlikle gülümsedi ve bir adım geri çekilerek Taehyung'a baktı. Garip bir ortam vardı, güzel kadın hala kendisine hayran hayran bakıyordu. Biraz utanmıştı ve alfanın bu durumdan kendisini kurtarabileceğini umarak Taehyung’a bakmaya başlamıştı.
"Hadi oturalım!"
Jungkook Taehyung'un en sevdiği koltuğuna yerleşirken Layla’yı tam karşısına almıştı. Son zamanlarda kokusuna ve dokunuşlarına bağımlı olduğu alfa ise hemen yanına oturmuş ve oturduğu gibi de sol elini baldırının üzerine yerleştirmişti.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Shoot Love - Taekook
Fanfiction"Tek bir geceyle sınırlı kalması gerekiyordu." Kurt adamlar ve insanlar arasında tesis edilen barıştan yıllar sonra, Kim sürüsünün baş alfası Taehyung'un yolu, daha önce soylarının kesildiğine inanılan kutsal bir kurtla kesişir. Modern omegaverse ...