Chocolate •Hyunin• ⚜️

40• "Video"

Oy ve yorum🍫 yeni bölüm hazır yani... Oy+yorum=hızlı bölüm.
•••

Sarı ve kırmızı ışıkların buluştuğu safe place denebilecek bir yerdi burası. Sakin insanların birleştiği büyük masaların olduğu tatlı bir yerdi. Önceden de gelmiştim ama şimdi sekizimizinde böyle aynı masa etrafında olup oturması aşırı hoşuma gitmişti.

Pizzası da güzeldi.

"İyi ki Jeongin açmış. Yemin ederim tadı mükemmel."

Pizzamdan ikinciyi alan Minho hyungla gözlerimi kısarak ona baktım. Bu sırada changbin hyungta yandan yandan bir dilimi kaçırmıştı onu da görmüştüm. İstiyorsanız kendinize alsanıza resmen bitirdiniz yemeğim- önüme konulan yeni çıktıkları belli iki pizzayla gözlerim büyüdü. Garson getirip koymuştu. Acaba bitince getiriyorlar mıydı ki?

"Herkes çok sevince iki tane daha alalım dedim."

"Hyunjin enişte sen ennnnn iyisisin!"

"Oylar Hyunjin'e!"

Ağzımda pizza, yanaklarım şişik şişik gülümsedim. Halimi görüp aldığı belli olsa da diğerlerinin de hoşuna gitmişti bu. Yanağımdan öpücük alıp kolunu belime sarınca iyice ona yaslandım. Tabi bu sırada bir tane daha dilim almıştım soğuk olandan. Sıcak olan biraz beklesin. "Yiyecek misin?"

"Bir dilim yedim güzelim."

"Hadi bunu da ye. Benim için hm?" Gülümseyerek baktı. Beni kırmayıp elimdekini aldığında ise ışık hızıyla herkesin uzandığı son soğuk pizza dilimini alıp geri yerime yerleştim. Banane benim. Benim fikrimdi pizza yemek.

"Cidden çok saçma bir gündü bu arada iyi ki gelmemişsiniz."

Felix benim gibi pizzasını alıp sevgilisine yaslandığında kaşlarımı kaldırarak ona baktım. Böyle dediğine göre olaylar olmuştu.

"Güne zaten okulun bahçesine girer girmez Jay'ın teşekkürü ile başladım ben." Seungmin'e döndüm hemen. Sırtını Chan hyungun koluna yaslamış yan bu bir şekilde pizzasını yiyordu konuşurken. "Benimle çıkınca sınıfından birinin ona platonik olduğunu öğrenmiş ve duygularını fark edip onu sevdiğini anlamış. Resmen sevgili yapmasına yardımcı oldum diye bana teşekkür etti lan."

Takmadığı belliydi. Klasik Seungmin yine aşk duygusuyla dalga geçiyor ve Jay'e gülüyordu. Bu çocuk bir gün büyük zort olacaktı ama ne zaman olacağını bilemiyorduk işte. Bilsek mısır felan hazırlar HD izlemek için elimizden geleni yapardık o anları.

"Sonra bir aptal geldi ve sana kutuyu ben vermiştim Jisung ehe yaptı." Jisung'a döndüm bu sefer de. Mantara karşı hassasiyeti olduğundan dilimindeki mantarları tabağa koyuyor, Minho hyung ise onları yiyordu. Nedense hyungun sinirli olduğunu hissetmiştim. "Oysa ben kutuyu verenle çoktan konuşmuştum. Rol yapıyordu kısaca. Neyseki tadımız kaçmadan itiraf etti yalanını."

"Ve sende çocuğa meyve suyu ısmarladın. Üstelik kutuyu veren kişi kim ya isim versene bana."

Hyung son mantarı ağzına atıp çiğnerken Jisung'a baktı. Aralarındaki enerji Hyunjin sayesinde flörte evriliyordu. Kısacası bu siniri kıskanmaya bağlayabilirdik. Pizzamdan bir ısırık daha aldım. Hmmm. Kıskanmak demek. Güzel güzel. "Saf duyguları vardı. Öyle kırmak istemedim. Ayrıca ne yapacaksın ki ismi?"

"Güzel bir konuşma gerçekleştirmeyi düşünüyorum."

"Neden?"

"Öyle gerekiyor."

"Neden öyle gerekiyor?"

"Öyle gerektiğinden öyle gerekiyor."

"Peki neden öyle gerektiğinden öyle gerekiyor?"