Oy ve yorum lütfen 🍫
•••"Çamaşır suyunun kokusunu alabiliyorum."
Hyunjin'in tespitini haklı bularak kafamı salladım. Gerçekten de kokuyordu. Tahmin ettiğim gibi biz arabayken sevgilimin babası olacak kişi eve haber yollamış ve odasının düzeltilmesini emretmişti. Kim bilir ne zamandan beri buraya dokunmuyorlardı. Kendi çocuğunu bu kadar görmezden gelmek... Her neyse. Hyunjin üzüldüğümü fark ederse kötü olurdu.
"Bu odanda güzelmiş." Kar küresiyle oynamayı bırakıp arkadan sevgilime sarıldım. Hemen önde birleştirdiğim ellerimi tutmuş ve okşamaya başlamıştı. "İçinde sen olduğun için sanırım. Her şey çok güzel geliyor Hyunjin. Sahi. Legodan gemi mi o?"
Başımı yana kaydırıp tek eliyle tuttuğu gemiye baktım. Gerçekten çok güzel yapılmıştı. "Annem legolarla oynamayı severdi. Biliyor musun hatta... Bir saniye."
Benden ayrıldı, gemiyi yerine koydu sonra ise masanın önündeki sandalyeyi dolabın önüne koyarak üstüne çıktı. Ne yaptığını anlamayarak ona baktım. Üst tarafı silmedikleri belliydi. Öyle ki Hyunjin öksürmüştü bir kaç de-
"HYUNJİN ALERJİK ASTIMIN VAR SENİN MANYAK MISIN İN AŞAĞIYA!"
Bacağından tutup çektiğimde güldü. Bir yandanda öksürüyordu. Endişeyle kaşlarımı çattım. Sonunda elindeki büyük kutuyla aşağıya inmişti. Eşek. Hemen hızlı adımlarla ilerleyip pencereyi ve balkon kapısını açtım. Doktor daha iyi olduğunu söylemişti ama astımdı bu sonuçta. Ne zaman tutacağı belli olmazdı. "Derin nefesler al. Tanrım kutu da çok tozlu. Bırak onu."
"Annem almıştı bunu."
Duyduğum şeyle gözlerine baktım. Tamam. Tamam ama bu tozlu olduğu gerçeğini değiştirmezdi. Bu yüzden elinden aldım ve paytak paytak balkonda götürdüm. Ağırdı ama yine de duruşumu bozmadan eski masanın üstüne koymuş hapşurarakta olsa üstündeki tozu silkelemiştim. Benim astımım yoktu. Onun vardı. Hm. Lego. Hemde...
Çikolata dükkanı temalı.
"Onu kaybettiğim günün birkaç ay öncesi doğum günümde almıştı bana. Birlikte, ailecek yapmak istediğimden hiç açmamıştım. Hala burada olması iyi hissettirdi."
"İstediğin gibi fabrikanı dekore ettiğin dükkanlı bir set." Üstündeki yazıyı okumayı bırakıp ona döndüm. Aşırı güzeldi. Şey ve bence ailesi bendim. Benimle yapmalıydı. "Boncuk boncuk bakma bana Jeongin. Tabi ki seninle birlikte yapacağım hatta arkadaşlarımızı çağırsak da güzel olur."
Arkadaşlarımız diyerek kabul etmesi o kadar güzeldi kii. Güldüm ve koluna yılıştım. Bu adam beni mutlu etmeyi biliyordu yahu.
"Aslında başka açmadığım şeylerde var. Buradan çıkarken sadece birkaç giysi, defter, kitap ve ayıcığımı aldım. Diğer hiçbir şeye dokunmadım. Birlikte bakalım mı?"
Olur anlamında hemen başımı salladım ve birlikte içeri girdik. Olay şu ki duraksayıp düşünsem ağlardım. Küçük bir çocuğun annesinden kalan hissleri vermesi karşılında istismardan kurtuluşu ve neredeyse hiç bir şeyini almayarak tek başına yeni bir yere yerleşmesiydi yaşadığı şey. Çok ağırdı. Bu yüzden düşünmeyi bırakıp sadece ona odaklanıyor, bu sayede de ağlayıp onu da üzmüyordum.
Biz kitapları, oyuncakları incelerken odanın kapısı tıklatıldı ve içeriye hizmetçi bir kız girdi. Akşam yemeğinin hazır olduğunu, bayan Hwang'ında masaya oturduğunu söylemişti yandan yandan bakarak. Kast ettikleri üvey annesiydi. Bayan Hwang bana göre sadece bayan Serena'ydı. Bu bana bile sinir bozucu gelirken Hyunjin'inin durumunu düşünemiyordum. Yine de az önce dediğim gibi yaptım ve düşünmeyerek oturduğum yataktan kalktım. Sevgilim de cesaret istercesine bana bakıyordu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Chocolate •Hyunin• ⚜️
FanfictionSevgililer gününde okulun sessiz çocuğu, Jeongin'e pembe kurdeleli bir çikolata verir. •insomia •alerjik astım •anoreksiya Başlangıç tarihi: 14.04.2023 Bitiş tarihi: 22.03.2024