Yeni bölümden herkese selam.
Bakalım neler olacak.
Keyifli okumalar.
***
AZRA NEVA CANBEYLİ
En son hatırladığım Mirhanin kollarına düşüp kalmam ve koca bir karanlık. Uyanışımın bu kadar güzel olacağını bilsem daha önce vurulurdum. Bilincim yeni yeni açılmaya başlarken en başta uğultulu gelen ses gittikçe netleşmis ve bu sesin Mirhana ait olduğunu anlamıştım. Tam anlamıyla idrak ede bildiğimde ise Mirhanin aşk itirafını duymuştum. O durumama rağmen heyecanla atan kalbim cihazdan duyulurken Mirhan kokru ile hemşireleri çağırmıştı. Ona iyim demek istesem de acı ile konuşamamıştım.
Mirhan ile karşılıklı aşk itirafı yaptıkan hemen sonra ilaçların ve yorgunluğumun etkisiyle tekrardan uyuyup kalmıştım. Kendimi çok yorgun ve bitkin hissediyordum. Bilmem kaç saat uyuduktan sonra yine gözlerimi yavaş yavaş açtım. Görüş alnıma yine Mirhan girdi. Ama o tek değildi. Etrafıma baktığımda tüm aile buradaydı. Hatta Didemle bile gelmişti. Onlara kocaman gülümsemek istedim ama sadece tebessüm ede bildim. Günkü canım acıyordu.
"Annem. Güzel yavrum. İyi misin? Bir yerin ağrıyor mu kuzum? Çok korkutun bizi annem. Ömrümden ömür gitti" diye ardı ardına sayan annem gelip saçlarımı sevdi. Elimi tutu. "İyiyim. Ann-annem korkma" dedim zoraki bir şekilde. Her bir kelimdemde karnıma sanki bıçak saplanıyordu. "Yorma annem kendini konuşma" dedi annem. Odadaki herkes tek tek geçmiş olsun dediler. Ben ise kimine zoraki bir şekilde cevap verirken kimine tebessüm etmek durumunda kaldım.
Azrat abim, Barış abim ve Berzan abim üçü birden gelip yanımda durdular. Tepemde duran üç koruyucu melegime gülümsedim. Belki onlar hala affetmedi ama ben Barış abim en baştan beri affetmiştim. "Abilerim" dedim zoraki bir şekilde. "Abilerin sana kurban olsun" dedi Azat abim. "Söyle prensesim söyle de abilerin her istediğini yapsın" dedi Berzan abi. İşte tam da böyle şımartılmıştım ben. Tek kız çocuğu olmanın faydaları. "Abisinin birtanesinin canı ne istiyorsa söylesin de dünyanın öbür ucunda olsa da gidip alalım" diyen Barış abimi diğerleri de kafası ile onaylanmıştı. Sanırım onlar da artık buzları eritmeye başlıyordu.
Ben tam bir şey söyleyecektim ki araya Mirhanın sesi girdi. "Yormayın lan kızı! Daha yeni uyandı" dedi azarlar bir şekilde. "Sana mı soracağım lan" dedi Berzan abi. Yine bir kavga çıkacak diye ödüm koptu. "Haklı Berzan. Sende insam gibi konuş Canbeyli karşında çocuk yok" diyen abime şok ile baktım. Abim, Mirhana haklı mı demişti bana mı öyle gelmişti. Mirhan cevap vermezken abimler biraz geriye çekildi.
"Yezda nerede?" Diye sordum. Şilan yenge, Berva ve Yezda hariç herkes buradaydı. "Hiç bir şeyden haberi yok kızım. Eve geçince durumu güzel bir şekilde anlatacağız ona" dedi Hesna anne. "Sen sormadan ben söyleyim. Şilan yengenin delici hiç bir şeyden haberi yok. Poyraz iyi yarın taburcu olacaklar. Berva da evde Yezdanın yanında" diye tek tek açıkladı Mirhan. Hepsini soracağımı anlamıştı. Dönüp yine zorlanarak tebessüm ettim ona.
•••
Saatler geçerken Abim, Berfin yengem ve Mirhan hariç herkes eve gitmişti. Daha doğrusu Mirhan hepsini kovmuş abime ve yengeme gücü yetmemisti. Şimdi ise yengen yanımdaki sandalyelerden birine oturmuş benimle sohbet ederken abim ve Mirhan da kantine inmişlerdi. Umarım kazasız belasız bir şekilde gelmeyi başara bilirler.
"Ya bir görsen Azat ne diyorsa Mirhan onu dinliyor, Mirhan ne derse Azat onu dinliyor. Birbirlerini tersliyorlar ama söylediklerini de yapıyorlar" yengem deminden beri o kisinin arasındaki bağlantıyı bulmaya çalışıyordu. Bende çok şaşırmıştım ama bu hallerinden memnunum. "Görmesem inanmazdım" dedikten sonra yüzümü buruşturdum. Her konuştuğumda yaram acıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Saklı Bahçe
RandomYıllar önce daha onlar çocukken kaderleri yazılmıştı. Aradaki düşmanlık ve söylenen toz pembe bir yalan ayrmıştı onları bambaşka bir hayata sürüklemişti. Ama berdel kararı onları birleştirmişti. İki küçük aşık berdel sonrası kavuşabilecek miydi?? ...
