Ofiste bazı dosyaları imzalarken kapım çaldı ve içeri Can girdi.
"Amirim test sonuçları geldi." deyip bana bir zarf uzattı.
Ellerim titreyerek aldım zarfı. Hızla açtığımda içine bakmaya korktum.
Kağıdı incelediğimde kalbime bir yumru oturdu. Zaten babama ait olduğunu biliyordum evet ama bir ihtimal değildir diyordum işte.
"Bunların hepsi babama aitmiş Can."
"Peki napacağız amirim?"
"Araştıracağız. Bu kutuyu kim hazırladı, oraya neden koydu bunların hepsini araştıracağız."
"Anlaşıldı amirim."
"Can o deponun kamera kayıtlarını almıştık değil mi?"
"Aldık amirim."
"Onları hemen görmek istiyorum."
"Savaş görüntü odasında amirim hemen gidelim isterseniz."
"Gidelim." dedim ve görüntü odasına gittik.
Beni gören Savaş hemen ayaklandı.
"Savaş otur. Geçen günki deponun görüntüleri lazım bize."
"Hemen açıyorum amirim."
"Savaş dur, biraz geri al."
"İşte bu adam, kutuyu bu adam koymuş. Yüzü illaki net çıkmıştır. Tüm kamera açılarına bak."
"Burada gözüküyor amirim."
Adam bir yerden tanıdık geliyordu aslında.
"Lan bir dakika.. Adem Soykan?" dediğimde Savaş da Can da şaşkınlıkla baktı.
"Ben mi yanlış görüyorum?"
"Hayır amirim bu o."
"Nasıl ya, ben bunun kafasına sıktım ama?"
"Evet, bizim gözümüzün önünde sıktınız amirim çok net hatırlıyorum." dedi Savaş.
"Öldüyse bu kim o zaman! Biri bizimle oyun mu oynuyor? Savaş iyice kontrol ettir bunları, photoshop olup olmadığına bakın."
"Emredersiniz amirim."
"Can benimle gel. Seleni de yanına al. Karakola gidiyoruz." diyerek odadan çıktım.
Kendi odama geçip çelik yeleğimi de giyip gerekli eşyalarımı aldım ve çıktım.
Arkamdan da Can ve Selen geliyordu.
"Benim arabamla gidiyoruz." dediğimde ikisi de bindi.
Hızla karakola sürdüm. Geldiğimizde İpeğin odasına gittik.
"Lâl, ben de tam sana gelecektim."
"Noldu?"
"Otur anlatayım." dediğinde oturdum. Can ve Selen de ayakta beklemeye başladı.
"Komiserim istediğiniz yazılı metni getirdim." diyerek odaya biri girdi.
"Sağol Ozan. Sen de kal burada. Tanıştırayım amir Lâl Korkmaz. Polis memuru Can ve Selen."
"Hoşgeldiniz amirim."
"Hoşbulduk Ozan."
"Bu kağıtlara bak Lâl."
"Ne bunlar?"
"Adem Soykan sandığım Ahmet Soykan."
"Anlamadım?"

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalbimden Tenime | Kerem Aktürkoğlu
Fanfiction"Lâl! Lütfen vur beni bitsin!" diyen Kereme baktım yerde yatarken. "Kerem ne saçmalıyorsun sen?" diye sordum zar zor konuşurken. "Böylesi ikimiz için de daha iyi olacak. En azından senin ellerinden öleceğim." Bu hikayedeki kişi ve kurumların gerçek...