Çocukluk aklı (acı gerçekler)

4.4K 293 34
                                    


Yeni bölümden herkese selam.

Bazı şeyler ortaya çıkıyor diye bilirim.

Keyifli okumalar.

***

AZRA NEVA CANBEYLİ

Bir anda elimde sıcak bir el hissetim. Dönüp elimdeki sıcak hisse baktım daha sonra şaşkınca o elin sahibine baktım. Tüm bedenim ürperdi. İçimde anlamlandıramadığım bir sıcaklık oluştu.

"Sorun değil kuzen. Yengen ile önceden tanışıyorsunuz demek ki" dedi Mirhan. Ben şaşkın bir ifade ile ona bakarken o gözlerini Behram'a dikmişti.

"Aynı okulda görev yapıyorduk" dedi Behram, Mirhanın delici bakışlarını umursamayarak. Ben ise hala Mirhan'ın elimi tutmasının etkisindeydim.

Elimdeki baskıyı arttırdı ve daha sıkı tutmaya başladı. Sanki hiç bırakmak istemiyor gibi. "Hayde çocuklar içeriye geçelim ayakta kaldık" dedi Hazar bey. Herkes onun talimatı üzerine avludan içeriye doğru yürümeye başladı.

Ben ve Mirhan hariç. Ben üzerimdeki şaşkınlığı bir türlü atamadım. Elimdeki eli tüm bedenime hükmetti. İçimde kelebek uçuşmaya başladı sanki.

Şuan Mirhana kavuşmaya çalışan küçük Azra yoktu. Onun yerine aklı başında her şeyin farkında olan ve Mirhana asla gerçek anlamda kavuşamayacağını bilen Azra vardı. Ama bu elimdeki el olgun Azrayı almış tekrardan çocuk olan Azrayı getirmişti.

Şaşkın bir ifade ile gözlerim kocaman açık Mirhana baktım. Şuan içimde çocuksu bir heyecan vardı. Ona baktığım an bana göz kırptı.

Yapma be adam beni seveceğine inanıyorum..

"Hadi bizde gidelim karıcım" dedi ve yürümeye başladı. Bende ona ayak uydurdum. Tam salona girecek iken elimi elinden çekmek aklıma geldi. Elimi çektiğim an Mirhan'ın soğuk bakışları ile karşılaşmıştım.

İşte böyle bak bana da bende yanlış hisseler kapılmayayım Mirhan ağa..

Hızlı adımlarla salona gittim. Boş bulduğum bir yere oturdum. Mirhan da arkamdan geldi. Bir süre tüm aile sohbet etti. Bu sohbete katılmayan iki kişi vardı. Ben ve sevgili kocam.

Bir süre sonra konu bana geldi. "Bende diyorum ki hayırsız Azra düğün iznine ayrılmış ama bizi düğüne çağırmıyor. Meğer bize gelin gelmiş de haberimiz yokmuş" dedi Behram. Tebessüm ettim.

Hala Mirhanın bakışlarını üzerimde hissediyordum. Ama dönüp ona bir kez olsun bakmıyordum. "İyi oldu iyi yabancıya gitmedi bari" dedi Berivan abla. Hesna anne de evet diyerek onu destekledi.

"Azra gerçekten çok iyi biri. Pırlanta gibi kız" dedi bu kez Berivan abla. Kocaman gülümsedim "sağol" dedim mütevazı bir şekilde. "Yapma Azra bizim deli kız kedi yavrusuna dönüşmüş" dedi Behram sonra Mirhana baktı "kuzen" diye ekledi.

Bakışlarım ona döndü. Yüzünde alaycı bir ifade vardı. "Yaaa kendi yavrusu gibi mi? Bir de gel sen onu bana sor kuzen" diyince hayrete düştüm. Şilan yenge, Yaren, Yusuf ve Adar abi bu söz üzerine güldüler.

Gözlerini kısıp hepsine tek tek kötü bir bakış attım. "Bak işte" diye Mirhan beni gösterince tüm ev halkı güldü. Ne yani deli mıydım ben. Onlara umursamaz bir bakış atım geriye yaslandım.

"Tamam ya kızdırmayın hocamı" dedi Behram ama hala gülüyordu. Göz devirdim. "Ya abi kız bir kaç hafta ortadan kayboldu senden kurtuldu ama sen onu görür görmez yine uğraşmaya başladın" diyen kişi Gazel oldu.

Saklı BahçeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin