28

3K 158 10
                                    

..
Yaşadığımız güzel gecenin bıraktığı yorgunlukla aralamıştım gözlerimi.

Hala demirin dokunuşlarını bedenimde hissediyordum sanki. Her yerimde bir izi olan adam öyle bir gece geçirmeme sebep olmuştu ki bir iki gün yürüyemecektim sanırım.

Onu kışkırtmak benim hatamdı.

Kendime geldiğimde sızlanacak ve bunları ben yapmamışım gibi üstümden tır geçti diye ağlayacaktım.

Tek koluyla beni sarmalayan adama baktım. Derin bir uykuda olduğu aşikardı. Bundan yararlanarak elimi belirgin kaslarına atıp okşadım.

Bu dehşetül vahşet adam benim sevgilimdi. Bana aitti her şeyi. Bu düşünceyle gülümsedim.

Çok mutluydum.

Ve mutluluğu güzel bir kahvaltıyla taçlandırmak istiyordum. Yataktan yavaş hareketlerle kalktım ve hemen banyoya geçtim.

Sıcak suyu açtım, gevşemek için bekleyen bedenimi altına soktum. Su vücudumdan akıp giderken büyük bir rahatlamayla kafamı geriye attım. İyi gelmişti.

Biraz uzun ve rahatlatıcı duşun ardından  dolabın içinden temiz havluyu alıp belime bağlamış ve çıkmıştım.

Odaya girdiğimde yatağın boş olduğunu gördüm. Uyanmıştı acaba su sesine mi kalktı diye düşünürken üzerime getirdiğim rahat eşofmanları giymiştim.

Odayı toparlayıp saçlarımıda düzeltip daha sonra mutfağa doğru ilerledim. Garip bir şekilde evden çıt çıkmıyordu. Bu adam neredeydi.

Önce inip mutfağa baktım yoktu. Diğer odalarada baktığımda da yoktu.

İçim korkuyla dolmuştu. Endişelenen kalbim hızlı atıyordu. "Demir neredesin allah aşkına" diye bağırmıştım evde.

Boş evde olmanın verdiği korkuyla az önce mutfakta bıraktığım telefonu almaya gitmiştim. Tam mutfağın kapısını araladım ki bir bağırtı koptu.

"BÖÖ"

"AĞĞĞĞ ANANISİKM" korkuyla cırlamıştım. Attığım çığlıkla olduğum yerden geriye gitmiş ve kapıya tutunmuştum.

"Hiih inanmıyorum aşkın o nası küfür"

"Demir allah seni kahretmesin. Ya sen delimisin korkudan ağlicaktım."

Kollarını açmış kahkaha atarak bana doğru geldi. Korkuyla atıyordu hala kalbim.

"Oyyy kurban olurum sana. Bilemedim yavrum bu kadar korkacağını"

Sarmaladı hemen bedenimi. Saçlarımı koklayarak rahatlatmaya çalıştı. Omzuna bi tane geçirdim.

"Bunun intikamını alırım ama ben. Ayrıca sen nasıl ses çıkarmadın ya korkudan bayılacaktım."

"Ee yavrum karşında komutanın duruyo o kadarda olsun."

Dediğiyle kahkaha attım. Sabah sabah delirtmişti beni. Bu adam nasıl bu kadar şebekleşebiliyordu anlamıyordum. Ama çok tatlıydı. Kocaman vücuduyla bunları yapması aşırı sevimliydi. Kollarımı geniş omuzlara sardım. Şimdi daha iyiydi işte.

Biraz koklaştıltan sonra beraber kahvaltı hazırlamıştık.

Dün gece utanmasamda yemek yerken beni izleyen gözleri utancın ortaya çıkmasının sebebi olmuştu. Utançla kızaran yüzüm ve demirin kıkırtılarıyla geçen kahvaltının ardından hazırlanıp beraber evin önündeki sahile inmiştik.

Uzun bir yola sahip kumsalda boş yolun verdiği rahatlıkla ellerimi tutmuştu koca adam. Asker olduğu için çok sakıncalı durumlara girmesini istemiyordum. Benim yüzümden hayatının tepetaklak olmasını kaldıramazdım.

Onun aksine ben daha temkinliydim. Ellimi saran damarlı ve kemikli parmakları okşadım.

Huzur doluydu. Yüzünde huzuru taşıyordu resmen. Kara harelerini izledim uzun uzun, gözlerinin içi parlıyordu.

Mutlulukla izledim bu halini. Her şeye değerdi bu adam başından beri biliyordum.

Havadan sudan konuşan neşeli sevgilim birden beni çekiştirdi.

"Gel hadi denize girelim."

"Ne? Ciddi misin bari üstümüze uygun bir şeyler giyseydik aşkım" dedim durdurmaya çalışırken.

"Yavrum boş versene gel hadi girelim." Diyerek üstündeki tişörtü sıyırdı. Bana döndüğünde zaten üstümde crop olduğu için elimi sararak suya koştu.

Ayaklarını suya iliştirdi ve yavaşça girmemizi sağladı.

Ilık suyla irkilmiştim.

Etrafa mutlu gülücükler saçan adamdaydı bakışlarım. Şu görüntünün bir tarifi olamazdı. İçimi hoş eden görüntüsüyle titremiştim.

Kafamı bana dönük olan sırtına çevirdim. Dün gecenin izleri vardı. Parçalamışım resmen adamın sırtını.

Sinsice sırıttım. Yerimde duramayıp omuzlarına asılarak sırtına çıktım. "Sen soktun bu suya taşicaksın o zaman"

Sırtına çıkmamla afallayan adam ellerini bacaklarıma atarak destek oldu bana.

"Yerin her zaman omuzlarım olacak güzelim. İstediğin her zaman taşırım seni" diyiverdi gülerek.

Öyle mutlu oluyordum ki içim içime sığmıyordu. Eğilip şakaklarını öpücüklere boğdum.

Beni taşıyarak biraz derinliğe ilerlemiş ulaşıncada durmuştu. Ayaklarımdan tutarak beni çevik bir hareketle ön kucağına almıştı.

"Ee boşuna girmedin ıslanıcaksın tamamen." Diyerek suya indirdi beni.

Kaslı kollarına tutunuyordum şimdide.

Uzun süre suda demirin bolca şebeklikleriyle uğraşmıştım. Eğlendiğimiz güzel vakitler geçirmiştik.

Sudan çıktıktan sonra iki aşık sahilde yürüyüş ve koşuşturmamızla geçmişti.

Tam filmlerde olduğu gibiydi her şey...

..

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Aşkın olayım? (BXB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin