ep. 13

191 21 9
                                    

Jeonghan bu sefer gözünü yeni odasında açmıştı. Hastaneden dönerken uyuyakalmış ve odaya kadar Cheol onu taşımıştı. Gözünü açtığında yine başında bekleyen bir Cheol görmüştü. Jeonghan'ın uyandığını gördüğünde gözlerini telefondan çekmiş ve gülümsemişti.

"Günaydın Efendi hazretleri."

"Günaydın."

Jeonghan'da gülümsemiş ve yatakta doğrulmaya çalışmıştı. Cheol ondan daha hızlı davranarak ona yardım etmişti. Yastığını düzeltip rahat etmesini sağlamıştı.

"Ben bir şekilde Seungkwan'ı ikna edip buraya davet ettim. Şimdi ise Vernon onu almaya gitti. Yabancılık çekmemesi için."

"Seungkwan delirir böyle bir şeye. Benden önce kendisi Vernon ile tanışmış."

"Orasını bilemem ama ufak bir şok yaşayacağı malûm."

"Şimdi neredeler peki?"

"Birazdan gelir-"

Seungcheol cümlesini tamamlayamadan içeriye son hızla Seungkwan girmişti. Endişeli olduğu her halinden belli oluyordu. Hızla yatağın başına gitmişti. Seungcheol ayağa kalkıp yerini Seungkwan'a vermişti. Onun ardından giren Vernon'la ayakta beklemeye başladılar.

"Herkes senin nereye kaybolduğun hakkında konuşuyor hyung. Neler oldu böyle?"

"Ufak tefek bir şeyler oldu."

"Ufak tefek mi? Resmen vurulmuşsun."

"Ben de söyledim durdum ama hafife alıyor resmen vurulduğunu."

"Bakın daha ölmedim ama. Neyse Seungcheol bize biraz izin verir misiniz? Seungkwan'a her şeyi anlatmam gerekiyor."

"Daha neler var hyung?"

"Neler yok ki. Neyse gel biz çıkalım Vernon."

Seungcheol elini Vernon'ın omzuna atmış, birlikte odadan çıkmışlardı. Kendi odasına gideceği sırada Vernon Seungcheol'u kolundan tutmuş ve durdurmuştu.

"Hyung bazı şeyler buldum."

"Ne ile ilgili?"

"Dün senin ve Jeonghan'ın odasını toplarken bir zarf ve mektup buldum."

"Ha o mektubu diyorsun. O sadece bir oyunmuş."

"Hayır hyung, ondan daha fazlası."

"Ne demek istiyorsun Vernon?"

Vernon daha fazla zaman kaybetmek istemediği için Seungcheol'u kolundan tutmuş ve toplantı odasına kadar götürmüştü. İkili içeri girip oturmuştu. Seungcheol masanın üstündeki yırtık zarfı görünce gözlerini Vernon'a çevirdi. Çünkü içi açılmış zarfın üstünde akrep işareti vardı.

"Ama bu Bay Chae'nin işareti değil mi? Ne diye bu zarfta işaretli?"

"Hyung cidden bir oyun diyince hemen inandın mı? Asıl oyunun içindeymişiz gibi geliyor."

"Vernon emin misin? Jeonghan'ı böyle bir şeyle suçlayamam. Geçmişte neler yaşadığını ve her şeyi biliyoruz. Bay Chae ile olan bağlantısı ne olabilir?"

"Bay Chae en güçlü üçüncü mafya çetesi konumunda değil mi? Sen daha önce o olay olduğunda orada Bay Chae'yi de gördüğünü söylemiştin."

"Evet. Ceza olarak alt kata gönderildiğim ara kapıda bekliyor ve bana bakıyordu."

"Ya o gün başka bir şey olduysa? Ve Jeonghan onlar için çalışan biriyse?"

"Hayır Vernon olamaz böyle bir şey. Gerçekleri öğrendiğinde bile şoklar içinde kalmıştı ve etkisinden bir süre çıkamadı. Böyle bir şeyle onu suçlayamazsın."

stalker / jeongcheolحيث تعيش القصص. اكتشف الآن