la petite mort | minsung

bedensel aldatmalar ve diğerleri

BÖLUM 22

Jisung her zamankinden daha farklıydı bu seferki sekslerinde. Daha bir arsız daha bir huysuzdu. Belki de Minho'ya daha da çok alışmasıyla içinde asıl yatan kişiyi ortaya çıkarıyordu. Biraz daha oyuncu davranıyordu.

Her şeyi unutmuş bir şekilde delice sevişirlerken bir de Jisung'un bu halleri Minho'yu daha da delirtiyordu. Yaşadıklarını en ateşli seksi şuan Jisung'un evinde Jisung'un yatağında yaşıyorlardı.

Başta Jisung'un şimdiye kadar çizim yaptığı masanın üstünde romantik ve seksi bir ön sevişme yaşadıktan sonra jisung'un "yatağa gidelim" mırıldanmalarıyla sonunda yatağa ulaşmışlardı.

Birbirine olan bu çekimle ne yapacağını bilemezlerken birbirlerine doymak adına olan sert davranışlarıyla pozisyondan pozisyona geçerlerken Minho kucağında deli gibi zıplayan Jisung'u seri bir şekilde altına aldı. gözlerini hala kendine sırıtarak bakan ama edepsizce aldığı tüm zevki dışarı vuran oğlandan ayırmazken "sa-sakın içime boşalma." dedi altında inlettiği beden.

üzerine eğilip kulak memesini dişlerinin arasına aldı. "bunu istediğini biliyorum." deyip içinde delice bir hızda hareket ederken boynuna gömüldü öpücüklerini ve ısırklarını bırakmak için.

jisung zevkle alan açıyordu minho'ya boynunu yiyip bitirmesi için.

dudaklarına yapıştı karşı tarafın onu yarı yolda karşılamasıyla. birbirlerini delice öperlerken jisung kollarını minho'nun boynuna dolayarak daha çok kendine çekti minho'yu daha iyi karşılayabilmek için kalçasını hareket ettirirken.

daha fazla dayanamayarak "siktir jisung siktir!" diye haykırarak onu sıkıca saran ve içine çeken deliğe doğru, içinden hiç çıkmak istemezcesine hala kendini bastırırken sesli inlemelerinin arasında boşaldı.

minho'nun elini, onu boşaltmak için sikini kavramasıyla ittirdi ve kendini çekerek jisung da arkasından geldi nefeslerini minho'nun boynuna doğru bırakıp ara sıra öperken.

orgazmı hafiflerken "istemiyorum. kolpa." dedi nefes nefese.

minho kendini yatakta yan tarafa attı jisung'un dediğine gülerken. ikisi de içine boşalmasının hoşuna gittiğini biliyordu ama jisung böyleydi işte.

yanında yatan oğlanın kendi üzerinde bıraktığı etkiden kurtulamıyordu minho. bir eli hala jisung'un nefeslerinin gıdıklayıcı ama bir o kadar da cezbedici izleri kalan boynundayken, diğer elini jisung'un üst bacağına atıp okşamaya başladı nazikçe.

şurda yanında olmak, az bir süre bile olsa onu sarıp sarmalamak için neler olduğunu bilse jisung bir dakika durmazdı yanında siktiri çekerdi kendisine. suratına bile bakmazdı ya da belki sadece alaylı bir şekilde gülüp "yazık sana." derdi.

Evet çünkü yaşanılanlardam kimsenin haberi olmayacaktı lakin bu gece Minho daha fazla dayanamayıp her şeyi sevgilisine daha doğrusu artık eski olan sevgilisine anlatmıştı.

Siz şimdi derdiniz yeter artık bunlar niye birleşemiyor artık lakin jisung'un ne kadar huysuz olduğunu da unutmayın ve

Tabii bundan Jisung'un haberi yoktu.
gerçekliğe yavaş yavaş dönüş yaptığında "gitmem gerek." dedi kalkıp kıyafetlerini giyerken.

jisung umursamadan arkasından kalktı ve beyaz çarşafı kendi üzerine doladı banyoya gitmek için.

"gitmelisin tabii. sevgilin bekliyordur."

"jisung.."

jisung güldü. "vicdan yapmanı gerektirecek bir durum yok ortada. sadece 'tek' sikişiyoruz. yani tek farkı sevgilin bizi izleyip vajinasını parmaklamıyor. farkındaysan birbirimize aşkımızdan ölüyor değiliz ya. eğer bir daha şu surat ifadesini takınacaksan siktir git evime gelme!" diye bağırdı.