XX ♕ Şizofren

3.6K 281 184
                                    

(Zella Day'den Sacrifice ve Nico'nun kanat dövmeleri. İyi okumalar. Şarkı şiddetle önerilir.)

Bayan O'leary'nin suratımı yalaması kadar beni mutlu edecek, harika bir şey yok şu dünyada.

Kahkaha atarak tazıyı durdurmaya çalıştım ve onu uzak tutmaya çabaladım ama hiçbir faydası yoktu. Sonunda biraz geri çekilince güldüm ve boyuna yetiştiğim yerden kürkünü okşamaya başladım.

"Tatile mi çıktın sen? Miami'de güneşleniyor musun sen? Ablayı mı koruyorsun sen? Hı?"

Tazı cevap olarak iki kere havladı. Tekrar güldüp bu tatlılık abidesine sarıldım ve Nico'ya döndüm. Kaşlarını kaldırmış bir şekilde bana bakıyordu. Ben de kaşlarımı kaldırdım. "Ne? Ne oldu?"

"Bir şey yok."

Omzumu silktim. "Peki, Gölge Çocuğu."

Bu sefer kaşlarını Reyna kaldırdı ve Nico'ya dönüp imalı imalı "Öyle mi Gölge Çocuğu?" dedi. Nico göz devirip "Kaşınma RARA." dedikten sonra tekrar önüne baktı. Sanırım uğraşmak istemiyordu. Mantıklı bir şeçim.

Reyna yanıma geldi ve bana parkın tepesini işaret etti. "Biraz konuşalım mı?"

"Ben asla 'biraz' konuşmam ama tamam. Hadi konuşalım Reyna."

Nico yanımıza geldi ve tazıyı yanına çekip bizi süzdü. "Bensiz konuşacağınızı seziyorum. Burada olacağım." dedi sade bir şekilde. Kafalarımızı sallayarak onayladıktan sonra tepeye doğru yürümeye başladık.

Reyna bana kampın nasıl olduğunu sorduğu andan sonra susmayı tamamen reddettim.

"...Ve ondan sonra da yarış yaptık. Yani, Nico'nun o kadar azimli olduğunu ben de bilmiyordum."

Reyna güldü. "Kim kazandı peki?"

"Hiç kimse. Ya da ikimizde. Aynı anda bitirdik de denebilir," kıkırdadım. "Çok eğlenceliydi."

Tepeye geldiğimizde Reyna durdu ve yaklaşık 10 metre altımızdaki çimlerde Tazı ile oynayan Nico'ya baktı. Sanki şey gibiydi... Aşık?

"Direkt konuya gireceğim Silena Winchester," dedi resmi bir sesle. Ona yakıştırılan tüm asil sıfatlara layıktı. Bir efsaneye göre eğer Reyna yakınınızda ise etrafta Beyoncé çalmaya başlarmış. Leo aynen bunu aktarmıştı bana ve şu anda görüyordum ki bu oldukça doğruydu. Tabi yine de tüm hayranlığım ona olan korkum ile de son buluyordu ve onun yapacağı konuşmada da açıktı.

Ona aşık olduğunu ve ondan uzak durmam gerektiğini yoksa meşhur demir köpekleri üzerime salacağını söyleyecek. Ya da buna benzerler şeyler.

"Görev bittiğinde..." Nefesimi tuttum. "...bile asla ondan ayrılmayacağına söz vermelisin."

Kafamı salladım ve direkt konuşmaya başladım.

"Tamam, bak sorun yok anladım zaten. Onun sana karşı halleri falan da belli. Araya girmeyi hiç istemem. Bu yüzden ondan uzak dururum söz. Hem için rahat olsun o benden nefret ediyor gibi bir şey ki siz birbirinize aitsiniz falan filan. Yani tamam o senin ve ondan uzak duraca-..."

Hassiktir.

Beynimde yankılanıp duran küfrü dile döktüğümde Reyna dudaklarını birbirine bastırıp kaşlarını kaldırdı. Çok iyi bilirim bu bakışı. Ciddi misin? Yani cidden mi ya? Sen de mi? Yutkundum.

"Olumsuzluk eki mi mi kullandın sen? Yani, cidden ayrılma mı dedin? Emin misin Reyna? Yani, uzak dur diyeceğin yere ayrılma diye dilin sürtüşmüş olamaz mı?"

𝖼𝖺𝖽ı 𝗏𝖾 𝗀ö𝗅𝗀𝖾𝗅𝖾𝗋 𝗍𝖺şı ──  nico di Angelo ♢ pjoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin