Masanın altından kırmızı, kadife, dikdörtgen bir kutu çıkarıp bana uzattı. Ve cümlesine kaldığı yerden devam etti.
" Özellikle de kariyerin konusunda."Yanlış anlamamış olmayı dileyerek, geniş kutuyu açtım. Ve işte o an, ona güvenmekle hata yapmadığımı anladım.
Kutunun içerisinde üniversite öğrencisi olduğumu kanıtlayan bir kart, nereyi açtığını anlayamadığım bir anahtar, yanında da 'Psikolog Kim Jungkook' Yazan altın renginde bir masa üstü isimlik bulunuyordu.
Gözlerim dolmuştu, ve kendimi ağlamamak için çok zor tutuyordum. Gerçekten de beni mutlu edebilecek tek şey buydu.
Bir gözlerine, bir de elimdeki kutuya bakarken hızlıca yağa kalktım. Kutuyu da yavaşça masaya bıraktım. Benim kalkmamla o da hemen ayaklandı. Hızlıca yanına giderek parmak uçlarımın üzerine yükseldim ve kollarımı boynuna sıkıca doladım.
Eşsiz kokusunu içine çekmiş, başımı boyun girintisine adeta gömmüştüm.
Ona sarılmama şaşırmış olmalıydı ki birkaç dakika boyunca tepki verememişti. Ancak kısa bir süre sonra o da kendine gelip belime kollarını en az benim kadar sıkıca doladı. Ardından da geniş bahçeyi huzur dolu sesi doldurdu.
" Seni seviyorum bebeğim, ve yaptığım her şey için çokça özür dilerim. Söz veriyorum hayallerinin peşinden koşarken ben de yanında olacağım ve bu süreci en kolay şekilde geçirmen için sana destek olacağım."
Kurduğu cümleyle sarılışımı iyice sıkılaştırmıştım.Kısa süren sarılmamızın ardından, ondan ayrılıp kutudan anahtarı alarak göz hizasına getirdim.
" Bu nedir?"
Soruma gülümsemiş, ardından da masadaki kutuyu eline almıştı. Boştaki eliyle elimden tutarak eve doğru ilerlememizi sağlamış, diğer yandan da konuşmaya başlamıştı.
" Hadi bakalım, üst kattaki diğer odaları gezelim."
Soruma cevap vermemesi beni merakla doldursa da ona çabucak uyum sağlamıştım. Kısa sürede eve girmiş, ardından da hızlı adımlarla üst kata giriş yapmıştık.Kattaki hol çok genişti ve beş adet kapısı vardı.
İlk kapıyı açacağım sırada Taehyung hızlıca atıldı.
" Diğer taraftan başlayalım."
Onun telaşlı sesine anlam verememiş, ancak kabul etmiştim.İlk oda yatak odasıydı burası da evin geri kalanına uyumlu olarak gri tonlarındaydı ve gerçekten çok hoştu. Fazla eşya bulunmuyordu ve bu yüzden oda olduğundan daha ferah ve şık gözüküyordu. Odadan bir lavaboya ve de bir giyinme odasına geçiş vardı. Giyinme odası eski evdeki giyinme odasına göre fazlasıyla küçük, ancak daha güzeldi. Diğerinden farklı olarak bir bakım masasına da sahipti
Odadan çıkış yapıp yan odaya girdiğimizde burası bir misafir yatak odasıydı. Aynı şekilde sade ancak güzeldi. Yatak odasına göre biraz daha küçük gözüküyordu.
Sonraki kapıyı açtığımızda, karşımıza bir çalışma odası çıktı. Taehyunga ait olduğu barizdi. Yine boyutu eski evdekine göre küçüktü, ancak daha işlevli gözüküyordu. Duvardaki girintilere dizdiği dosyalar, odanın daha şık görünmesine olanak sağlamıştı.
Son odanın kapısındayken, Taehyung elimdeki anahtarı işaret ederek konuşmaya başladı.
" İşte anahtarı kullanacağın yer. Ve sana verdiğim bir diğer hediyen."
Gülümseyerek konuşmasıyla heyecanlanmıştım. Anahtarı kapı deliğine soktuğumda içimi büyük bir heyecan kaplamıştı.Kapı aralandığında, ona verdiğim şansı hakettiğimi anlamıştım.
Burası bir başka çalışma odasıydı. Ve de duvarda ledlerle ' Psikolog Kim Jungkook.' Yazıyordu.
Bir duvar tamamen psikoloji ve de temel ders kitaplarını içeren büyük bir kitaplıkla kaplıydı.
Tam önündeyse, yine geniş bir masa yer alıyordu. Ben odayı incelerken o elindeki kutuyu masaya bırakmış, ardından da içindeki isimliği eline alarak masanın baş köşesine yerleştirmişti.
" Umarım bir gün bu isimliği kendi kliniğindeki masana da yerleştirebilirsin, bebeğim."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafia e il suo bambino.(TAEKOOK)
Fanfiction" Belki de bu kaderdir bebeğim. Belki de beni kabullenmelisin." Mafya ve minik bebeği..