Maskeli Balo | GAY

24

Sabah saat dokuz gibi uyanmıştım. Önce yanımda yatan bedene bakmış daha sonra elime telefonumu almıştım.

Arslan mesaj atmıştı.

Sevgilim: ne yaptın güzelim uyandın
Mı?

Seni çok özledim

Okul sensiz çekilmiyor hepsi sıkıcı

:Yeni uyandım

Birazdan simit falan almaya giderim
Daha kahvaltı hazırlayacağım

Bende seni özledim

Sevgilim: okul çıkışında size geleyim mi

Hem o zamana kadar sizde sepet falan hazırlayın

Hep birlikte piknik yapalım

Nasıl olur

Bu fikiri bir gözden geçirmiştim. Açıkçası abimgil, biz ve benimkiler de olursa bu piknik çok eğlenceli olurdu.

: Güzel fikir aslında

Ama abimgile nasıl söyleyeceğiz

Sevgilim: sen merak etme ben abime derim

Direkt size geçeriz.

:Tamam o zaman görüşürüz

Sevgilim: görüşürüz güzelim.

Mesajlaşmadan çıktıktan sonra annemi aramış ve pikniğe giderken neler götürmemiz gerektiğine dair bir şeyler öğrenmiştim.

Maviyi uyandırıp ona bu planı bahsettikten sonra güzel gözleri sevinçle parlamış ve hemen ayaklanmıştı.

"Eflal top oynar mıyız? Bence oynarız alalım. Sonra hamak da alalım Onur yatar."

Hem kendi kendine konuşup hem de piknik çantası hazırlıyordu.

Ben de o sırada hemen markete gitmiş et, tavuk, abur cubur ve içecek almıştım.

Tabi kahvaltı için hepimize simit de alırken belki piknikte Arslan da yer diye fazladan almıştım.

Evet, sevgilimi çok seviyorum başka soru?

Eve girdiğimde mavi sofrayı hazırlamıştı. Ben de hemen simitleri sofraya koyduktan sonra Onur ve Meteyi çağırmıştım.

Onur hemen gelse de Mete on saat sonra geldiği için biraz sinirlenmiştim.

"Ulan serefsiz niye gelmiyon, bütün yemekler soğudu!"

"Oğlum geldim işte sakin." Dedikten sonra masaya oturdu.

Bu sırada Mavi pikniğe gideceğimizi söyledi.

"Ne demek piknik? Benim bu gün matematikten dersim var ben napcam?" Metenin art arda sorduğu sorular ile yüzümü buruştururken aklıma gelen fikir ile sırıttım.

"Hocayı da çağıralım ne dersin?"

Mete dehşetle gözlerini açıp başını iki yanına sallarken gülümsedim.