Ekim sabah kadar uyumamış Kanat'ın dediklerini düşünüyor ciddi olmadığına inanmak istiyordu aslında ona göre doğru değildi bu. Şirkete geldiğinde kahve almak için aşağı indiğinde bardağı almak için arkasını döndüğünde Kanat ile burun buruna gelmiş ama hemen toparlanmıştı
Kanat : Dün geceden beri benden kaçıyorsun
Ekim : Kimseden kaçmam ben
Kanat : Belli beni görünce sanki hayalet görmüş gibi oluyorsun
Ekim : Kanat bey-
Kanat : Bey deme bana
Ekim : Siz benim patronumsunuz daha ne demem gerek
Kanat : Sana aşık olduğumu ne zaman anlıycaksın
Ekim : Hiçbir zaman çünkü öyle birşey yok
Tam gidicekken Kanat kolundan tutup kendine çekmiş tekrar burun buruna gelmişlerdi
Kanat : Var yakında sende görüceksin
Deyip gittiğinde Ekim derin derin nefes almaya başlamış o kadar heyecanlanmıştı ki elleri titriyordu resmen
- Ev -
Rıza odasında dosyalarla ilgilenirken o tarihi yaşadığı her senede bir kere daha ölüyordu sanki içten içe. Vicdanı asla susmuyordu
Suna : Rıza duymuyor musun sen beni deminden beri sana sesleniyorum
Rıza : Kusura bakma dalmışım
Suna : Hayatım her yıl şu zamanlarda dalıp dalıp gidiyorsun ne oluyor sana
Rıza : Birşey olduğu yok suna çok fazla dosyaya baktım
Suna : Eh be hayatım o kadar çocuklara bırakıcam dedin ama hala elini çekmiyorsun üstlerinden
Rıza : Eeee babayım ben Suna hanım kenara çekildim desemde oğullarımın üstünden elimi çekmem
Kocasının aslında başka bir derdi olduğu çok açıktı ama nedenini bir türlü çözemiyordu olabilicek herşeyi düşünüyordu ama olabilicek hiçbir şey bulamamıştı
- Şirket -
Kanat sanki inadına yapar gibi odasında Ekim'i izleyip duruyor aslında direk inadına yapıyordu çünkü Ekim'i kızdırmak çok hoşuna gidiyordu telefonuna gelen mesajında Ekim'den olduğunu görünce daha da gülmüştü
Çatal Dilli : Bana bakıp durma
Kanat : Sevdiğim kıza bakıyorum ne var bunda
Çatal Dilli : Ben senin sevdiğin değilim
Kanat : Şimdilik sadece sevdiğimsin ama çok kısa sürede sevgilim olucaksın bende senin hem sevdiğin adam hemde sevgilin olucam
Çatal Dilli : Ruh hastası
Sinirle telefonunu masaya vurduğunu gördükçe daha da gülmeye başlamış Ekim'e karşı olan duygularının bu kadar kısa sürede yoğunlaşmasıda onu baya şaşırtıyordu aslında. Aziz'in yine odasına dalması yüzünden düşüncelerinden sıyrılmıştı
Kanat : Kapı denen şeyi öğren artık davar gibi girip durma
Aziz : Sanki yatak odan be. Senden neden sırıtıyorsun bu kadar
Kanat : Çatal Dilli'ye
Aziz : Kızın adı Ekim abi
Kanat : Sanane oğlum ya ben böyle seslenmek istiyorum
Aziz : Kıza ilanı aşk ettinde ne oldu sanki seni görünce hayalet görmüş gibi kaçıyor
Kanat : Bir gün kaçmıycak
Aziz : O kadar eminsin yani bundan
Kanat : Adım kadar hemde
Aziz : Bir daha soruyorum sana Ekim'e olan hislerin gerçek dimi kızla oyun oynamıyorsun
Kanat : Aziz bu güne kadar çok kızla çıktığım doğru eğlendim evet ama hiçbirinin duyguları ile oynuycak kadar aşağlık bir adam olmadım
Aziz : Ne biliyim ya sen ve aşk çok uzak iki şey
Kanat : İnansan iyi edersin kardeşim
Aziz: Ha bu arada buda sana kıyağım olsun Ekim bu akşam bizim dikiş atölyesinde sabaha kadar çalışıcak mış
İşte bunu öğrenmesi iyi olmuştu aşk olduğu kızın bu kadar çatal dilli ve dik başlı olması fazlasıyla hoşuna gidiyordu zaten. Ekim ise sinirinden önündeki bütün çikolataları yemiş Melisa'da şaşkınlıkla ona baka kalmıştı resmen
Melisa : Ne oldu sana
Ekim : Dengemi bozdu ruh hastası vampir
Melisa : Aşkını itiraf etti diye mi
Ekim : Nasıl ya sen biliyor muydun yani
Melisa : Evet en başından beri tahmin ediyordum
Ekim : Olmuycak birşey bu
Melisa : Ekim sakın bana zengin patron ve onun çalışanı edebiyatını yapma
Ekim : Ama öyle
Melisa : Aşk bu Ekim sosyal statüye bakmaz hem sende aşıksın benvce ona
Ekim : Ne- ne alakası var ya yok öyle birşey
Melisa : Ben anlıycağımı anladım merak etme
Konu Kanat olduğunda resmen tepkileri ondan bağımsız gelişiyordu ve bu durumdan da hiç memnun değildi aslında. Sonunda akşam olmuş herkes gittiğinde Ekim atöyle'ye inip dikilen elbiseleri kontrol ediyor ve kendi tasarımınıda hazırlıyordu bir taraftan işine o kadar dalmıştı ki Kanat'ı bile fark etmemişti
Kanat : 2 Saat oldu
Korkuyla arkasını döndüğünde koltuğa oturup izlediğini görünce sinirli gözükmeye çalışarak konuşmaya başlamıştı hemen
Ekim : Beni mi dikizliyorsun sen
Kanat : Yani gibi gibi
Ekim : Bide kabul ediyor ya yüzsüz
Kanat : Ama bak bu sayede level atladık
Ekim : Neymiş o
Kanat : ''Siz'' yerine ''sen'' dedin bana
Ekim : Ö-öylesine çıkmıştır ağazımdan
Kanat : Olsun çok yakında sadece Kanat'ı duymama az kaldı
Ekim : Siz kendiniz ne zannediyorsunuz ya
Kanat : Ekim kader bizi boşuna bir araya getirmedi sen ve ben diye birşey daha bu dünyaya ilk geldiğimiz andan itibaren var. Sen ne kadar kaçarsan kaç olucak neyse hadi sen ben yokmuşum gibi işine devam et