Herkese iyi hafta sonları ve sınava girenlere başarılar dilerim.
Keyifli okumalar♥Dayanamıyordu, yüreği kor haline gelmiş yanıyordu. Dudaklarında acı hıçkırıkları dökülürken kocasını düşündü.... İlk gördüğünde nasıl da korkmuştu ondan kocamandı. Ahh o gözler kor gibi yanıyordu, nasıl da sertti öyle. O gözler ona döndüğünde yumuşacık bakardı, hiç korkutmamıştı ki onu şefkatli, neredeyse sevgi dolu davranmıştı. Ona bakmıştı yorulduğunda taşımış ağladığında gözyaşlarını silmişti. 'Ah Tanrım onu kaybedememem.... Tanrım bana yardım et, ölmesin onun yokluğuna dayanamam. Onun iyileşmesine yardım et' diye yakardı içinden acı gözyaşlarını dökerken. O iyileşecekti Alex güçlüydü, hem onu bırakıp gitmezdi ki, bırakmazdı değil mi? Kararlılıkla perçinlendi yüreği kocasının ölmesine izin vermeyecekti. Ona bakacak iyileştirecek ve onu tüm hayatı boyunca sevecekti..... SEVECEKTİ. Tanrım onu seviyordu.... Kocasını seviyordu ve bunun farkında bile değildi. Hayır... Bunu bilmeden ölmesine asla izin vermeyecekti. Yavaşça titreyen ayaklarının üzerinde doğruldu, güzel gözlerinin içi titrerken " Beni ona götür" dedi Ian a arkasına bakmadan girişe doğru neredeyse koşar adımlarla ilerlemişti sanki biraz gecikse kocası ellerinden gidecekmiş gibi hissediyordu. Hızlı adımlar atarken Edith in arkasından gelip vücuduna şalını sardığını hissetmedi ahıra doğru ilerlerken ayağının takıldığını Ian ın ellerinin ona destek olduğunu bile hissetmedi, tek gördüğü gözünün önünde kocasının gülümseyen çehresiydi. Ahırın önünde atları bekliyorlardı bir kişneme sesiyle İrene dikkatini oraya verdi. Gördüğü atla gözleri buğulandı. Kocasının onun için almış olduğu at hazırlanmıştı. Nasıl böyle düşüncesiz davranabilmişti. Nasıl onun savaşmasını istemişti. Onsuz nasıl yaşardı. NASIL......
Connor, Ian ve Irene hiç konuşmadan atlarını dörtnala sürüyorlardı. İrene nin gözlerinden hala sicim gibi yaşlar süzülürken önünü görmekte zorlanıyordu. Düşünceler birbiri ardına beyninin içinde dönüyordu. Kocasının ilk günden itibaren ki davranışları, yüz ifadesi ve sevecenliği gözünün önüne geliyordu. Tanrım.... Saçlarını yıkamıştı. Boğuk bir gülücük fırladı dudaklarından. Hala düşüncelerle meşgulken Conor ve Ian ın ona endişe ile baktıklarını fark etmiyordu tek isteği bir an önce kocasının yanında ait olduğu yerde olmaktı. Atlar dört nala hiç hız kesmeden kaleye vardılar İrene atından hiçbir yardım almadan aşağıya bir hamlede atladı ve koşmaya başladı geç kalmamış olmak için içinden bin bir dua ediyordu.
Hızla kalenin içine girdi merdivenlere doğru gitti nasıl olduğunu bilmiyordu ama kocasının tam olarak nerede olduğunu yüreğinde hissediyordu sanki. Üst kata yıldırım hızı ile varmış odalardan birinin kapısını hızla açmıştı, kapı gürültüyle duvara çarparken adımları onu kapı eşiğine mıhlamıştı.......... İşte ordaydı.... Kocaman cüssesiyle yatağın neredeyse tamamını kaplamıştı, yüzü solgun vücudunda tek bir kıpırtı olmadan yatıyordu. Aşık olduğu adam, kendi bencilce istekleri ile yaralamış olduğu adam o güçlü yıkılmaz kocası orada öylece acizce yatıyordu...... Onun için her şeyden herkesten geçerdi.... Yeter ki o yaşasın... titrek adımları ile kocasına doğru yürümeye başladı odada ki kardeşini görmüyordu gözlerinin tek gördüğü oydu. Kocası, arkadaşı, sevgilisi, aşkı titrek elleriyle o okşamaya doyamadığı simsiyah saçlarına uzandı yavaşça dokundu ona sanki uyandırmaktan korkar gibi. Tüy gibi dokunuşlarla geniş alnına indi düzgün burnuna ve oradan dudaklarına. Yavaşça okşadı yüzünü özlemişti onu hem de çok özlemişti. Gitme diyememişti ona eğer bir an olsun konuşabilseydi gitme diyecekti. Gitme kal diyememişti ona. Özlemle gezindi gözleri bedeninde. Yüzü çok solgundu ama o iyileşecekti, iyileşmek zorundaydı beraber yaşayacaklar, beraber yaşlanacaklar, beraber öleceklerdi. O yaşamalıydı. Titreyen bacaklarının üzerinde daha fazla duramadı Kocasının yanına yatağa oturdu. Kaybolmasından korkarcasına bir an olsun gözlerini kırpmıyordu elini kalbinin üzerinde koydu. İşte atıyordu bırakmamıştı onu beklemişti solgunca gülümsedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KRAL'IN EMRİ (TAMAMLANDI)
General FictionKraldan gelen bir emir ve değişen altı insanın hayatı. İskoç ya nin birbirinden güçlü acıması üç beyliği... Ama bunlarin en acımasız en güçlü en yakışıklı olanı Alex. Babasının intikamını alıp topraklarının en güçlü adamı olmuştu ama yalnızdı. Seveb...