BEYLERBEYİ HAZERANİ

SANA KÜSMEK

Eylem Aktaş, Gece Ve Rüzgar
 

             Erdal Güney ,Saklımsasın

Kubilay Aka feat .Hayko Cepkin , Gamzendeki Çukur

               

                 °KELEPÇELİ KALP

Susmuyor;kaburgalarımın altında dövünerek çarpan yüreğim.

Bedeni kilometrelerce ötem de dururken bile onu  en içimde taşıyorum.Ben onu  onsuz yaşayabiliyorum.Bu korkunç bir güzellik.Ama şuan aşağıda ve benim inmemi bekliyor.Kınalarım tatlı tatlı esen rüzgar sayesinde hemen kurumuştu.Böylece hazırlanmam yarım saatten fazla sürmedi.

Üstüme tek parçadan oluşan yöresel kadife bir elbise geçirdim.Yakası oval olan bu elbiseyle boynum da ki kınalarında küçük bir kısmı görüyordu .
Bileklerime kadar uzanan ve bileğimi sıkı sıkıya kavrayan kolları vardı.

Saçlarımı aceleci bir halde üstün körü kuruttum.Nemli kaldı ama ardı ardına devrilen zaman Heja'nın yanında olmam gerektiğini saatin tik tak sesleri ile duyuruyordu.

Keza Hazerani de beni aşağı da bekliyor .

Siyah saçlarım zümrüt yeşili elbisenin üstünde dalga dalga kırılmıştı.Onları toplamak istesem de Hazerani için toplamadım;o böyle kalmasını seviyordu.
Ama kahküllerim kaybolacak şekilde saçlarımın önünü bütünüyle  sağa yatırdım.

Bu görüntüyü özlemişim.Kahküllerimi uzatmayı düşünüyorum.

Acelem vardı değil mi ?Kınaları sürünce gerçekten yeni gelin gibi hissettim heralde.Ayaklarıma geçirdiğim kısa topuklular elbisenin eteklerini dudak payı kalacak şekilde yerden ayırdı.

Odadan çıktım.Merdivenlerin başına ulaştığımda duraksadım.Az önce kınalarımın yakıldığı ,avlunun ortasına kurulmuş yerde, Hazerani sırtı bana dönük olacak şekilde oturuyordu.

Bu konakta olmak ona neler hissettiriyor tahmin bile edemiyorum.Ama Hazerani'nin yüreğinin büyüklüğünü görüyorum.Benim için katlandığı şeyleri görmezden gelmek zaten mümkün değil .
Mardini düşmanlığı içinde tükenmez biri yara olmasına rağmen benim için görmezden geliyor.

"Merdivenlerin ucunda durma  ."dedi, halâ arkası bana dönükken "düşüyorsun sonra."

Düşmüştüm doğru.Duvardan örme işlemeli merdiven kenarına dokunarak indim.Dönüp bakmıyordu beyimiz .
Kına sürdüm diye kızmaz umarım.

Tam karşısına geçtim.Gözleri eteğimin yere değen ucundan sıyrılıp gözlerime değdiğinde dizlerinin dibine ağır ağır oturdum.

"Hoşgeldin."dudaklarım kıvırılıp sonrasında ince bir çizgi gibi düzeldi.
Bu konağa benim için geliyordu.
Bende onu Mardini olarak evimde görmekten çok memnundum.

Herhangi bir cevap vermedi.Gözleri yana yatırdığım saçlarımdaydı.

"Ha kahküller."dediğimde gözleri gözlerime sığındı.Başını aşağı yukarı bir kez salladı.