52. Bölüm

1.6K 140 176
                                    

Selam ballarım! Çok çok özür dilerim öncelikle, çünkü son okumayı yaparken UYUYA KALDIM!🤦🏻‍♀️ Ama geldim ve bölümü bir gün daha ertelemeye izin vermek istemedim şu saate atmak ne kadar doğru onu da bilemiyorum ama, iyi okumalar hepinize.

Bölüm arasında işaretlediğim 👉 (song🎧🎶) 👈 kısımdan itibaren bu epic müziği şiddetle dinlemenizi rica ediyorum kendi açımdan duyduğum en uzun soluklu bu bölüme yakışan savaş şaheseridir: Naruto shuppuden- Main Theme

Bölüm arasında işaretlediğim 👉 (song🎧🎶) 👈 kısımdan itibaren bu epic müziği şiddetle dinlemenizi rica ediyorum kendi açımdan duyduğum en uzun soluklu bu bölüme yakışan savaş şaheseridir: Naruto shuppuden- Main Theme

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

...
(Liyan)

Ve başka şeyler içinde!

Bu kocaman salonun ortasında büyük bir alan sadece benim için ayrılmış, etrafımda ritüeli başlatmak için her biri birbirinden güzel kurt kadınlar dizilmişti. Mavi ayın içeriye taş sütunlu pencerelerden yaydığı ışık tam tepemden vurunca üzerime sabitlenmiş gözlerle daha bir gerilmiştim.

Ritüel başlarken herşeye şahit olmak adına temsilciler, sürü alfaları, çeşitli asiller duvar diplerinde onlara ayrılan sandalyelerine geçmiş gösteriyi seyretmeye başlamıştılar bile.

Kadınlardan biri etrafımda beni süzerek dönmeye başladı, ardından bir başkası da peşine takılıp ona katıldı. Biri daha, biri daha, biri daha, biri daha derken sanki dönen bir çarka her seferinde bir yeni dişli daha ekleniyor görüntüsü oluşuyordu. Onlar neredeyse on iki kişi kadar olduklarında, sanki avlarını panikleterek, bu çemberin sonu yok dermişçesine çıkış yolumu tutuyorlardı. Birinci turları bitince iç çemberin dışında yeni bir çember daha oluştu dış kısımda. Bu seferki çemberde kadınların sayısı on altı oldu. Üzerlerine giydikleri giysiler aynı benim gibi ama tek farkı yürürken dizlerinin arasına giren, iki parçadan oluşan önlü arkalı deri saçaklı etekleri giyiyor olmalarıydı.

Arkamdan yaklaşıp sırtımdan saçımın birazıyla beraber sertçe pelerinimi çeken bir kadına saldırmamak için kendimi zor tuttum. Herşeyi bırakıyorum kadının saçımı çekmesi hariç bana yaydığı aura ona tıslamama neden olmuştu. Diğer kadınlar etrafımda dönmeye devam ederken canımı yaktığı için dünyadan gelen temsilcilerden birinin aurasından endişe ve sinir yaydığını hissettim. Tıpkı salonun kraliyet ailelerine ayrılan yerinde beni izleyen Luna gibi.. Tırnakları cilalı tahta kalın sandalyenin kenarlarını kalkmak için sıkıyordu. Elinin altından istemsiz taşan ve yüzeyi aşınan büyü tozlarını görebiliyordum.

Onlar hariç diğer herkes bunun Alfa'nın geleneklerinden olduğunu bildiği için sessizce izliyordu.

Alfa'nın karmaşık ama kendine has birçok geleneği mevcuttu. Üç boyutun her birinde canlılar çeşitli kültür ve ırk ile yaşarken, Mavi Ay boyutunda bu seçenek sadece ilk kurtlarla sınırlıydı. Sürüden ve onun büyük alfasından daha yüce bir inançları yoktu. İlk kurtlardan itibaren yüzyıllardır yaşamları bu şekilde şekillendirdiklerinden kalıcı gelenekleriyle sabitti. Gök Saray, kendilerine koydukları düzene ırkın refahı için bir değişiklik sunmadığı gibi, Ruh Çapası dahil kendileriyle birlikte yaşam ve inandıkları geleneklerine hiç karşı çıkmamıştı. Aynı düşünceyi Kanlı Ay boyutu içinde yapmıştı. Boyutlarının isimleriyle krallık kuran kutsal ruhlu vampirler, Ruh Çapalarının teklifiyle aynı ayrıcalıktan diğer dört diyarla birlikte yararlanmak istemişlerdi.

MECBURİ MÜHÜR ~ Beş Diyarın EfendisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin