First Glance | seungbin

9 - m

Changbin'in arabasıyla kimsenin kendilerini göremeyeceği bir yere gelmişlerdi. Changbin ikisinin de üşümemesi için arabayı kapatmadı. Kendi koltuğunu geriye çekip Seungmin'e baktı.

Seungmin mesajı aldığı gibi emniyet kemerini çözmüş, Changbin'in kucağına atmıştı kendini. Dudakları yine beklemeden buluştuğunda bu sefer kimsenin olmamasının rahatlığı vardı üzerlerinde. Ayrıca sessizlikten dolayı kulaklarını sadece birbirleriyle ilgilenmelerinin sesleri dolduruyordu.

Dillerini birbirlerine dolayıp hırçınca öpüşüyorlardı. Changbin yine belinde konumlandırmıştı ellerini. Ama bu sefer belinden yavaşça indirip kalçalarına uzandı. Kalçalarını sıkıp onu kendine bastırdığında Seungmin ağzına doğru inlemişti. O kadar sert öpüşüyorlardı ki, Seungmin Changbin'in dilini boğazında hissettiğine yemin edebilirdi.

Changbin geri çekildi. "Devam etmek istemiyorsan söyleyebilirsin."

Seungmin başını sağa sola salladı hemen. "Hayır, dediğin gibi. Düşünme ve sadece yap."

Seungmin tekrar atıldığında elleri direkt Changbin'in tişörtünün eteklerine gitmişti. Yukarı doğru çekiştirince Changbin dudaklarını ayırmış, onu soymasına izin vermişti.

Kısıtlı alandan dolayı ikisinin de soyunması uzun ve zorlu geçmişti. Fakat Changbin koltuğunu iyice geriye yatırıp, çıplak Seungmin'i altına aldığında ikisi de sadece hissedecekleri zevke odaklanmıştı.

Changbin iki parmağını Seungmin'e uzattığında Seungmin hemen parmakları ağzına kabul etti. İki eliyle Changbin'in bileğini kavramış, parmakları yalayıp, ağzında gel-git yapıyordu. Changbin bu görüntüyle alt dudağını dişleyip elini çekti. İradesini kaybediyor gibi hissediyordu.

Parmaklarını beklemeden içine yolladığında Seungmin arabaya yüksek sesli bir inleme bırakmıştı. Changbin hemen dudaklarını birleştirdi ve parmaklarını hareket ettirmeye başladı. Seungmin dudaklarına doğru inliyor, alıştıkça mırıldanıyordu.

Artık parmakları yeterli gelmediği için Seungmin kendisi de hareket etmeye başladığında Changbin parmaklarını çekti. İkisi de sabırsızdı. Son bir kez çekilip gözlerine baktı Seungmin'in. Gözlerindeki isteğin kendi gözlerinde de olduğuna emindi. Yanağına bir öpücük bıraktı.

"Canını yakacağım için özür dilerim dünyalar güzelim." Seungmin kendisine seslenişi ile erirken canını ne kadar yakarsa yaksın her şeye okey diyebilirdi.

Changbin kendini Seungmin'in deliğine ittiğinde Seungmin tırnaklarını Changbin'in ensesine batırmıştı. Changbin acı ile sızlarken Seungmin'in hissettiği dolulukla gözleri dolmuştu. Başını arkaya yaslamış, alışması için kendisine zaman tanıyan Changbin'e içinden teşekkür etmişti. Çünkü dışa vuracak gücü henüz yoktu.

Changbin yanağına, burnuna, alnına öpücükler kondurarak bekledi alışmasını. Seungmin her öpücükte daha yeni tanıştığı birini nasıl bu kadar güzel sevebildiğini düşünmüştü.

Seungmin alıştığında sızlanarak kendisini Chamgbin'e doğru itti. Changbin de aldığı sinyal ile hareketlerine başlamıştı. İlk başta yavaş başlayıp gittikçe hızlandırıyordu hareketlerini. Kendisini sertçe itiyor, öyle derine itiyordu ki Seungmin onun hareketiyle birlikte ileriye savruluyordu, ardından geriye çekilip tekrar vuruşlar yapıyordu.

Seungmin her vuruşta inliyor, arada Changbin'in ismini sayıklıyor ve arada da küfürler ediyordu. Hissettiği zevki açıklamasının imkanı yoktu. Yumduğu gözlerinden yaş aktığında Changbin düşmesine izin vermeden yakaladı damlayı. Kulağının altına ardından boynuna öpücükler bıraktı. Seungmin ellerinden birini Changbin'in saçına attı. Acısıyla birlikte istemsizce saçlarını çekiştiriyor, sonra okşuyordu. Diğer eli ise sürekli savrulmaktan dolayı kapıya tutunmuştu.

Changbin başını geriye atıp hafif doğruldu ve tavanda bir yere tutundu tek eliyle. Seungmin hala deli gibi inliyor, Changbin'in inlemelerini de örtüyordu. En derinlerinde hissettiği vuruşlarla deliye dönüyordu. Changbin ise penisini bu kadar güzel saran duvarlarla bütünleşmesiyle.

Seungmin'in belini gerip başını iyice koltuğa bastırmasıyla Changbin onun geleceğini anlamış, diğer elini de Seungmin'in penisine atmıştı. Hareketleriyle senkronize bir şekilde Seungmin'in penisini çekiştiriyordu. Seungmin ise hem iki taraftan zevk almasıyla hem de Changbin'in zevk noktasına vurmasıyla geceye en büyük inlemesini bıraktı.

Elini Changbin'in kollarına atıp oraya da tırnaklarını batırmıştı. Changbin kendisinin de sınıra geldiğini hissediyordu.

Seungmin dayanamayarak menilerini karnına, Changbin'in eline ve biraz da koltuğa bırakmıştı. Kolları iki yanına düştü ve gözlerini kapattı. Changbin de çok geçmeden boşaldığında ellerini indirip Seungmin'in belinden tuttu. Kendisini durduramadığından attığı birkaç vuruşun daha ardından, Seungmin'in göğsüne yatmıştı. İkisi de deli gibi nefes alıp veriyor, göğüsleri inip kalkıyordu. Changbin Seungmin'in bacağını okşayıp boynuna uzanarak bir öpücük bıraktı.

İkisi de bunun doğru olmadığını bildiği halde karşı koymamıştı. Çünkü istekleri daha ağır basıyordu.

***