4.Bölüm: Gelecek

26 6 2
                                    

4.Bölüm: Gelecek

08.06.2020

Havin 'in anlatımıyla;

Rüzgâr her zamanki gibi bana inatla elimde tuttuğum o sözleşmeyi uçurmak için çaba sarf ediyordu. Bu sözleşme savcılığa başlamadan önce imzaladığım bir sözleşmeydi ve ne yazık ki fes edersem hem büyük bir miktar para cezası ödemek zorundaydım hem de mesleğimi bırakmak zorunda kalacaktım. Ta ki anlaşmamızın süresi bittiğinde her şeyin son bulacağı güne kadar...

Dün ki yaşadığım olaydan sonra bütün olanları Cem' e ve Seren' e anlatmış ne yapabileceğimizi kararlaştırmıştık. Cem bir yandan ben giderim senin gitmene gerek yok dese de Seren' de karşıma geçmiş artık yüzleşmeniz gerekiyor diye beni avutmuştu. Şuan ise son kararımızdan sonra oraya gidip ne olduğunu tam olarak anlamam gerektiğini kararlaştırmıştık. Oysaki Mert' i bir o kadar da tanımama rağmen içime sinen bu korku bana bir şey olacağını söylüyordu. Genellikle içimdeki hislerin hepsi gerçek çıkardı ve ben başıma büyük bir bela açardım. Tam bir düşünceye dalmışken araba kornasıyla irkilmem bir oldu. Yolun ortasındaydım ve onca araba beni yolun ortasında karşıya geçmem için bekliyordu. Ne ara yola çıktım düşüncesiyle kaldırıma geldiğimde telefonum titremeye başladı ve telefonu çantamdan çıkardığımda arayanın Cem olduğunu görerek derin bir nefes aldım.

"Alo..." dedi sakin bir sesle "Gittin mi, ne yaptın?"

"Söylediğimiz gibi sözleşmenin kopyasını çıkardım ve şimdi de salonun olduğu yere doğru gidiyorum." dedim sakince...

"Bize haber ver gittiğinde bir şey olursa da hemen ara, Seren' de burada zaten..." arkadan Seren'in her zaman buradayım diye gelen neşeli sesine gülerken saatin yaklaştığını gördüğüm için aceleyle "Kapatmam lazım çok az kalmış ben geldim zaten çıkınca haber veririm." deyip yüzlerine kapatıverdim. Gerçekten de salonun önüne gelmiş sadece saati bekliyordum. Telefonu açtığımda saat 14.50 olmuştu ve içeriye girmek için ilk adımımı attım. Gerçekten de buraya gelmeyeli çok uzun bir zaman olmuştu ve girdiğim an büyük bir şeyle karşılaştım. Direk olarak girdiğimde her yere iplerle beyaz kâğıttan uçaklar yardımıyla sarkıtılmış kâğıtlar gördüm. Biraz daha ilerledikçe beyaz bir ekranla karşılaştım...


RauntWhere stories live. Discover now