Two Men In Love Taejin/Vjin [Tamamlandı]

Kayıp gerçek

Not : arkadaşlar konunun taejin den çıkıp diziye döndüğünü fark ettim. Lütfen gitmeyin buradan. Daha fazla taejine odaklanacagim, söz🤘

Iyi okumalar 💕
.
.
.

Kralın ölümü ülkeye yayılırken, yas ilan edilmişti. Meclis derhal toplanmış ve kimin tahta geçeceğini konuşmuştu. Kraliçe meclisteki varlığını belli ederek oğlu Seojunun hakkı olduğunu söylemiş ve onları ikna etmişti. Üç günlük yasın arkasından Seojun taht giyme töreni yapacaktı. Kardeşleri ve annesi ne kadar mutlu olsada Seokjin endişe ve üzüntü içindeydi. Babasının ölümü onu en derinden üzmüştü. Ancak onun gitmesiyle işler daha da tehlikeye girecekti. Seokjin ne yapacağını düşünüyordu hala. Tehlikenin içine düştüğünü biliyordu. Hızlıca odasından çıkmış Namjoon ile buluşmak üzere saraydan çıkacaktı ki Seojun önünü kesti. Yüzündeki sahte üzüntüyü görüyordu Jin.

"Nereye gidiyorsun? Birazdan Kralın ölüm merasimi başlayacak."

"Geleceğim. " Seojun bir adım attı.

"Hep böyle aksi olmaya devam mı edeceksin? Karşında ülkenin Kralı duruyor Seokjin. Yoksa benden korkmuyor musun?"

"Kral öleli henüz bir gün olmuşken nasıl böyle konuşursun!? Tabi ki senden korkmuyorum. "

"Bu dik başlılığının bir bedeli olacaktır."

"Beni şimdiden tehdit mi ediyorsun? " Seokjin gülümsedi.

"Kraliçe arkanda olmasa meclis bile yönetemezsin sen! " Seojun sinirlendi.

"Benimle ne hakla böyle konuşursun! Büyüğün olduğumu unutma."

" Hiçbir şeyim değilsin. " Dedi Seokjin kısık sesle. Sonra oradan uzaklaştı. Namjoonun yanına, talim alanına gitti.

Jongdae ile toplanmış askerlerin önünde duruyordu. Onu görünce selam verdiler.

"Ne yapıyorsunuz?" Dedi askerlere bakarak. Neden sırada duruyordu askerler?

"Haydutlar isyan çıkarmak istiyormuş. Bundan önce askerleri bir yerlere yerleştirmeyi düşünüyoruz." Dedi jongdae. Seokjin kafasını salladı. Bu olası bir durumdu. Onlarla birlikte askerleri görevlendirdi ardından üçü de birlikte yemek yemek için Seokjinin odasına gittiler. Bu yemek bir bahaneydi aslında. Seokjin jongdaeye de en az Jungkook ve Namjoon kadar güveniyordu.

"Bu konuda ne yapacağız?" Dedi Jongdae.

"Onun kral olmasını engellemek, isyan ettiğiniz anlama gelir. Ve sizi öldürmesi için bir sebep olacaktır." Dedi Namjoon. Seokjin yemek yemeyi bile unutmuştu stresten.

"Beni er ya da geç öldürmek isteyecek zaten. Ondan önce hareket edersek en azından bir şeyleri engelleyebiliriz. "

"Bunun için en doğru zaman tahta çıktığında olur. İsyan edip tahta geçebilirsiniz. Şu an bu oldukça tehlikeli. Üstelik herkes Kraliçenin tarafindayken."

"Herkes onun tarafında mı olacak?" Dedi Seokjin. Jongdae kafasını salladı.

"Savaş bakanıyla görüştük dün akşam. Küçük bir toplantı yaptık. Kraliçenin yanında olacağını açıkça söyledi. Orduları yönetenler onlar olacak." Jongdaenin gözleri Namjoona kaydı.

"Üstelik Namjoonun sizinle yakınlığını biliyor. Bu nedenle memnun değil ama sesini henüz çıkarmadı."

"Hah! Elbette Prensin yanında olacağım." Namjoon gerçek dostluğunu bir kez daha gösterdi.

"Kral olmak ve Seojundan intikam almak istiyorsanız ondan daha güçlü ordu kurmanız gerekecek Prensim. " Dedi jongdae sessizce.

"Kimse kraliçeye karşı gelmek istemiyor."