Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
•crazy little thing called love by queen
🍿
|3.KİŞİDEN|
Kaos.
Şuan iki aileyi de anlatacak tek söz kesinlikle kaos olurdu çünkü bir tarafta oğullarının heyecanı ve telaşı ile uğraşan bir aile söz konusuyken diğer tarafta hâlâ odasından çıkmayan,bir kız söz konusuydu ve bu kesinlikle hazırlandığı için değil;aksine umurunda değilmiş gibi davrandığı içindi.
Bu iki zıt olay ortada kesişim kümesi olarak kaosu veriyordu ellerine.
Sanırım ilk önce mutluluk saçan oğlanımızdan başlasak daha iyi olur. Sonuçta her şey onun başının altından çıkıyordu.
Saat: 18:20 Yer: Çakırların evi Duygu durumu: karışık
"Sonunda düzelmen gerektiğinin farkındasın." Babasının laf sokuşuna artık herkes alışık olduğu için Karan takmamış,Kader Hanım ise sıkıntı ile oflayıp oğluna cevap vermeden kocasının kravatını düzeltmeye devam etmişti.
Lila ise başını telefonundan kaldırıp "Çok ağladın gel yapayım." Demiş üstündeki lila elbiseyi düzeltmiş,Karan'ın önüne geçmişti.
"Beceriksiz misin sen?" Biraz bozuk olan aksanı ile kurduğu cümle genç adamı kıkırdatmıştı. "İlgi seviyorum belki." Lila kıvırcık kafalı çocuğun söylediklerine aldırış etmeden derin bir nefes vermiş dikkatlice kravatını bağlamış ve siyah gömleğin yakalarını düzeltmişti.
"Nerden öğrendin sen bunu bağlamayı?"
"Babamla yaşadım 3 yıl. Annem yoktu. O da sürekli şirket yemeklerine giderdi mecburiyetten öğrendim biraz ama hoşuma da gidiyordu babamla ilgilenmek."
Lila'nın babası Türk asıllı Taylandlı,annesi ise Türk'tü ve genç kız bu yüzden türkçeyi anadili gibi konuşuyordu. Arada aksanı kaysa dahi bu onu komik değil,tatlı yapıyordu.
"Bak sen." Karan'ın dalga geçmesi ile genç kız sertçe,eski kick bokscuydu, vurdu ve gülen suratının buruşmasına sebep oldu. "Dur be kızım canım yandı!"
İlker,Karan'ın hayıflanma sesini duyup imdadına yetişmiş gibi kapıyı çalmaya başlarken Lila derin bir nefes alıp Karan'dan uzaklaştı.
