Heat •Jikook•

9. Bölüm "Sana yardım edeceğim."

Yorum sınırı: 250 (uzun zaman sonra bölüm yazıyorum paslanmış olabilirim hatalarım varsa şimdiden kusura bakmayın. Dönmemin şerefine ise güzel yorumlarınızı bekliyorum)

Jungkook yatakta ağlayan bedene bakarken endişeliydi. Omega ya da alfayla iletişim kuramamak büyük bir sorundu çünkü bu insanı yavaş yavaş öldürürdü. Bununla birlikte Jungkook'un alfası endişeyle ayağa kalktı.

Jungkook kapıda duran ve kendisine endişeli gözlerle bakan Yoongi'ye baktı. Yoongi onun gözlerinde bir am için kırmızıyı gördüğüne emindi.

Jungkook doğruldu ve ağlayan omegasını kucağına aldı. "Benimle gelecek." Dedi ve başka hiçbir açıklama yapmadan biraz da olsa alfasının kontrolünde arabaya önce Jimin'i bindirdi ardından da kendi bindi.

"İyi olacaksın. Lütfen ağlama." Arabayı çalıştırırken kendi evine sürmeye başladı. "Hastaneye gitmeden çözeceğiz bunu tamam mı?" Jimin gözyaşları içinde kendisine baktığında kalbinden bir şeyler kopmuş gibi hissetti alfa. O an ilk defa boynunda bir sızı hissetti Jungkook. Dişini sıktı ve bu hissin gitmesini bekledi. Yavaşça giden hisle gaza biraz daha yüklendi.

(Burada araya giriyorum. Normalde araya girmeyi hiç sevmem ama burada gerekli gördüm. Jungkook'un boynunda sızı hissetmesinin sebebi Jimin ile ruh eşi oldukları için Jimin'in acısını kendisinin de hissetmesidir.)

Eve geldiklerinde Jimin Jungkook'un kucağında sessizce gözyaşlarını akıtıyordu. Öleceğini sanıyordu çünkü. Jungkook koltuğa oturduğunda Jimin göğsüne denk gelmiş bir şekilde kucağındaydı.

"Gözlerime bak güzelim. Hadi alfana güzel gözlerini göster." Jungkook yavaş yavaş kontrolünü alfasına verirken Jimin'in ona bakmasını istedi. Jimin dolu gözlerini kırmızılaşmış gözlere çevirdi.

"Alfanı özledin değil mi? Güzelim benim." Kontrol tamamen alfadaydı. Alfa omegasına ulaşmak için sabırsızdı. Omegasına bir an önce ulaşmak istiyordu. Öyle ki Jungkook'u baskılamıştı.

Jimin hala kendisindeydi. Jungkook'un alfasınla karşı karşıyaydı. "Bana yardım et." Demekle yetindi. Alfa için bu kadarı yeterliydi zaten. Çenesinden tuttuğu sarı saçlı bedenin dudaklarına yaklaştı ve yavaşça dudaklarını birleştirdi.

Yavaş giden öpücük Jimin'in dudaklarını aralamasıyla hızlandı. Jimin yerinde doğruldu ve alfanın kucağına tamamen yerleşti. Tam sertliğinin üstüne gelen kalçalara bir de elini yerleştirdi Jungkook. Damarlı elleri dolgun kalçayı kendisine bastırdığında ağzından bir inleme döküldü.

Jimin ciğerlerinde nefes kalmadığında geri çekildi ve alınlarını birbirine yasladılar. "Omegam... benim omegam." Alfa çaresizce omegasına seslendi. "Bize dön." Jimin nefeslerini düzene soktuğunda dudaklarını yeniden birleştirdi.

Jungkook o kucağındayken ayağa kalktı ve Jimin düşmemek için kollarını onun boynuna doladı. Jimin kontrolün alfada olduğunu farkındaydı. Ama ondan korkmuyordu. Korkamıyordu. Alfa onu güvende hissettiriyordu.

Yatak odasına geldiklerinde Jungkook Jimin'i nazikçe yatağa bıraktı ve üzerine yerleşti. Jimin'in boynundaki koku bezine ulaştı ve onu kokusuyla mühürledi. Bileklerini tuttu ve 13 yazan dövmesinin tam üstüne de kokusunu bıraktı. Diğer bileğine de aynısını yaptığında Jimin birazcık mayışmıştı.

Jungkook yanına uzanıp onu göğsüne çekti ve kontrolü alfasından aldı. Jimin'in saçlarını okşarken huzurluydu. Daha önce kimseye bu şekilde yaklaşmamıştı. Sarı saçlı omega onun için bir istisnaydı. Yumuşacık sarı saçlara öpücük bıraktı huzurlu bir şekilde.

Bu sırada alfası içinde onu baskılamaya çalışacak cümleler kurdu.

Omegamıza yaklaşmaya çalışan alfalar var. Onu mühürlemeliyiz.