Cihan çıldırmış gibi bağırırken attığı tokat sonunda ise yaramış ve Mert sonunda olduğu şoktan çıkmıştı.

Bir anda hıçkırarak ağlamaya başlayan adamla vende daha fazla kendimi tutamamış  damlaların yanağımdan süzülmelerine izin vermiştim.

Cihan Mert'i bir abi edasıyla sararken O'nun gözlerinde de aynı şeyi görmüştüm:saf korku...

Cihan askerlerini kollayan ve seven bir komutandı. Ama Mert ve Merve O'nun için sadece bir askeri ve eşi değil kardeşi yerine koyduğu iki kişiydi. Serr yapısının altında yatan o yufka yüreği bilen sınırlı kişilerden birisi olarak gözlerindeki acıyı görebiliyordum.

•••

Cihan'ın attığı tokattan sonra şoktan çıkan Mert uzun bir süre Cihan'ın omzunda ağlamıştı. Cihan ise koca cüssesinden ve nemrut gözüken yüzünden beklenmeyecek şekilde kardeşinin omzunda içini dökmesine izin vermişti.

Sonrasında ise Mert'i alıp lavaboya götürmüş ve baktıkça daha kötü olduğu kanlı ellerini yıkatmıştı. Ne zaman halletti bilmiyorum ama bir yirmi dakika sonra Mert üzerinde temiz kıyafetlerle geri dönmüştü.

Uzun süren bekleyişimizin ardından ameliyathanenin sensörlü kapısı açılmış ve içerden doktor olarak tahmin ettiğimiz kişi çıkmıştı.

-Merve Hanım'ın yakınları sizler misiniz?

Mert hızla öne atılmıştı.

-Evet, evet ben eşiyim. Durumu nasıl, iyi mi,bebeklerimiz nasıl?

Ardı ardına sorduğu sorular çaresizliğinin göstergesiydi aslında...
Çaresiz bir eş, çaresiz bir baba...

-Üzgünüm,bebeklerden birisi buraya geldiğinde çoktan ölmüştü. Sonrasında ise kardeşini de zehirlemiş. Bu süreç çok hızlı olduğu için ne kadar müdahale etsekte başaramadık...

Doktorun üzgün çıkan sesine karşın yıkılmış olan Mert'in kısık ve titrek olan sesi kulaklarımızı doldurmuştu.

-O,o nasıl?..

-Bende O'nun için geldim. Kurşunlardan birisi sol  yumurtalıklarına gelmiş ve her geçen dakika diğer organlarda tehlikeye giriyor. Bu yüzden almak zorundayız ama izin vermeniz gerekiyor.

-Ama alırsak o bana çok kızar,bir daha çocuğumuz olmaz... Merve'm bebekleri çok istiyor... başka bir yolu yok mu doktor,ben O'na nasıl derim anne olamayacaksın diye?..

Sancılı çıkan sesine karşı verecek hiçbir cevabımız yoktu. Gerçi cevap bekler bir halide yoktu,kendiyle konuşur bir hali vardı.

-Beyfendi, Dünya üzerinde tek yumurtalıkla anne olan bir çok kadın var.

-Merve küçükken apandisit ameliyatı geçirdi, sağ yumurtalıkları çalışmıyor...

Doktorda biz gibi ne diyeceğini bilememişti...

Yanımıza gelen hemşireyle kağıda uzun süre bakmıştı,ne yapacağını kara kara düşünüyordu.

Zordu,hemde çok zordu. Mert'i az çok tanıdığım kadarıyla O'nu yıkan ilerde çocuğu olmama düşüncesi değil bunu Merve'ye nasıl diyeceğiydi.

İNTİZAR(VATAN AŞIKLARI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin