Oturduğum bankta düzeldikten sonra etraftakileri izlemeye başladım. Çoğu kişi soğuğa aldırmadan dışarı çıkıyordu.
Beş dakika gibi bir süre sonra ise yanıma koşarak gelen Dakota'ya odaklandım.
" Tatiana. " Soluk soluğa gelip kendini hemen yanıma attı. " Derste olanları öğrendim." Dedi nefeslerini düzene soktuktan sonra.
Koca bir karbondioksit birikimini dışarı üfledikten sonra ağzımdan çıkan buharı izledim.
"Kim yetiştirdi hemen? Lisa falan mı?"
" Jack."
Hiçbir şey söylemedim. Sadece başımdan aşağı kaynar sılar döküldü o kadar.
" Tepkin fazla olmamış mı sence?" Ürkekçe sorduğu soruya alaycı sırıtışımı gönderdim.
" Sen buna tepki mi diyorsun? Hiçbir şey yapmadım."
"Oh."
" Bu adam fazlasıyla özel hayata burnunu sokuyor ve cidden sıkıldım. Geçen sene de başkalarıyla bunu benzer bir olay yaşamıştı. "
Kolunu omzuma atarken gülümsedi.
"Peki dediği doğru mu, küçük Tatianamız aşık mı olmuş?" Dedi birkaç saniye sonra yanaklarımı sıkarken. Ben ne zaman onun küçük Tatianası olmuştum haberim yoktu.
" Değil. Cidden neden herkes benim aşk hayatıma takmış durumda?"
Omuz silkti.
"Bilmem. Seninle uğraşmayı seviyorlar sanırım." Diyerek kıkırdadı.
" Hem de fazlasıyla."
Parmaklarımla acımasızca oynarken okul kapısından çıkmış, bize doğru ilerlemekte olan Jack'in adımlarını izlemeye başladım. Ellerine eldivenlerini geçirmiş ve başına da beresini takmıştı.
Yanımıza geldiğinde ellerini iki yana açtı. " Kartopu savaşına katılan?"
Dakota saniyesinde sevinçle ellerini çırpmaya başladığında kendimi durduramadan gözlerimi devirdim. Cidden bunu yapmayı sevmiyordum ama bazen kendimi tutmayı beceremiyordum.
Jack benim tepkimi öğrenmek için gözlerini bana çevirdiğinde kafamı bilmiş bir tavırla yana eğdim.
" Aklından bile geçirme."
" Oynayacak bir sürü kişi buldum, hadi ama! İki takım halinde oynayacağız."
" Ya evet!" Diye bağırdı Dakota, ayağa kalkarken. " Hadi gel."
Elini bana uzattığında oturduğum banka daha da çok yayıldım.
" O saçma oyunu oynamayacağım."
" Saçma mı?"
Jack bana öfkeyle bakarken gözlerini kısmıştı. Şu an kendince korkutucu gözüktüğünü falan düşünüyordu heralde ama küçük fareden başka bir şeye benzemiyordu.
" Cidden bir kere de huysuzluk yapmasan olmaz mı Tatiana?"
" Oynamak istemiyorum anlamıyor musun?"
Sesimin yükselmesine engel olamadım. Sanki kartopu savaşına ben katılmasam dünyanın sonu gelecekti.
" Çok kötüsün" Diye fısıldadı.
"Bunun kötülükle ne alakası var Jack?"
" Senin oyuna gelmeni istiyorum ve sen beni kırıyor musun?"
Arka taraftan gelen bağırma sesiyle dikkatler o tarafa döndü. Jack'in arkasında kalan kumral çocuk yanındaki arkadaşlarıyla el işareti yaparak onu çağırıyordu.
" Geliyor musun?" Dedi tekrar bana dönerek.
Ayağa kalktım ve karşısına dikildim.
" Oyuna girmemem seni kıracaksa evet, seni kırıyorum. Çünkü bu saçma oyunu oynamayacağım. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cold Hearted | Jack Johnson
Fanfiction"Sadece iki gün yaşadıklarımızdan sonra senin gerçekten iyi biri olabileceğini düşünmüştüm. Okuldakilerin söylediği gibi soğuk kalpli olduğunu değil. Onların yanıldığını düşünmüştüm." Diye fısıldadı. Dediklerini çözmem biraz zaman almıştı, söyledikl...
