Bölüm 13: 'Davet'

6.2K 381 20
                                    

Davet mekanına geldiğimizde resmen gözlerim büyülendi. Mark da bu şaşkınlığımdan faydalanıp belimden tuttu ve kulağıma eğildi.

"Büyücüler yapmış. En az senin kadar güzel."

Kafamı ona çevirdiğimde burun buruna geldik. Gözleri bir an dudaklarıma kaydı. Boğazımı temizleyip geri adım attım. Tabi çoğunlukla engel oldu ve beni geri kendine çekip içeri götürmeye başladı. İçeri girer girmez Arman'a bakındım. Bizim biraz arkamızdan geleceklerdi. Hatta çoktan burada olmaları gerekirdi. Biraz daha etrafa bakındıktan sonra gözüme Melanie çarptı. Buradan rahatsız görünüyordu. Göz göze geldik tam yanına gidecektim ki Mark engel oldu.

"Yanımdan çok fazla ayrılma Alina. Sen benimle mühürlüsün herkesin gözü üzerinde."

Etrafıma baktım. Gerçekten de öyleydi. Tekrar Melanie'ye bakmak için başımı kaldırdığında ortalıkta yoktu. Aradan çok geçmeden Arman yanıma geldi.

"Arman, herkes geldi mi?"

Başıyla onayladı.

"Melanie'yi bul ve yanından ayrılma."

Tekrar kafasıyla onayladı ve uzaklaştı. Etrafta gezinen garsonların çoğu kurttu. Kurtlardan biri bize yaklaştı üzerinde; kısa etek, göğsünü gözler önüne seren sadece 3 düğmesi kapalı olan bir hizmetli kıyafeti vardı. Eline bir bardak aldı ve sadece Mark'a uzattı.

'Eli belimde olduğu halde ne halt yiyor bu sürtük?'

"Buyrun, Alfaa."

Alfa'yı bastırarak ve cilveyle söylemesi beni sinir etti. Elinde tuttuğu içkiyi aldım ve tek yudumda kafama diktim. Bardağı kıza uzattım.

"Üzgünüm, Alfa bu akşam içmeyecek."

Sahteden bir şekilde gülümsedim kız arkasını döndü ve kıvırtarak uzaklaştı. Taşa baktığımda kızın duygu değişimini gördüm. Önce mutlu ama sonra kızgın. Kız bana sinirlenmişti -ki bu benim sırıtmama neden oldu- Mark'ın tuhaf bakışları eşliğinde sırıttım. Daha sonra ise bana baktı.

"Kıskandım mı sen?"

"Hayır kıskanmadım Alfa. Sadece elin belimde olduğu halde bu şekilde cilveli yaklaşması sinirimi bozdu."

"Kıskanmışsın işte Alina. Neden inkâr ediyorsun?"

"Mark!"

"Efendim?"

Tam ağzımı açıp cevap verecektim ki biri bizim konuşmamızı böldü.

"Alfa hoşgeldiniz."

Kafamı çevirip ona baktım. Yine beni adam yerine koymamışlardı. Gerçi onun da hakkı vardı. Mark'ın kokusu üzerime sinmemişti. Dönüp Mark'a baktım. Adama uzunca baktı. Sonra bana döndü.

"Luna'm ve ben hoşbulduk, Antal."

Benim yüzümde gülümseme oluşurken adamın rengi soldu.

"Lu-luna mı?"

Bakışları bana döndü.

"Özürlerimi kabul edin Luna'm ben sizin Luna olduğunuzu fark edemedim."

Başını öne eğdi. Saçma ve görgüsüz kurallar yerine gidip omuzuna dokundum.

"Sorun değil. Alfa'nın kokusu üzerimde olmadığı için tanıyamadınız."

Adam başını kaldırdı. Ellerimi elinin arasına aldı. Mark'ın sesiyle hemen ellerini geri çekti.

"Karşında ki Luna Antal. Ona göre hareket et!"

Amestec; Büyülü MühürHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin