thirty-three

333 37 4
                                    

"jake kim o sırıtarak konuştuğun kişi"

sunghoon bana sonunda aşık olduğunu söylediği anda yapılacak şey miydi bu anne ya?

hızlıca cevap yazıp telefonu kapamıştım.

"ben biliyorum kiii" "yah ablaaa" ablam bana dil çıkarmış annemin omzuna geri yatmıştı.

"jake bebeğim benden niye saklıyorsun?"

"anne saklamıyorum ya"

"daha yeniymiş anne utanıyordur aptal aşık"

"jane!"

"efendim jake?"

"bir sussana" göz devirdiğinde ben de göz devirmiştim.

"yıllar geçti ayrı kaldık ama gram değişmediniz gerçekten..."

"anne hani şu senin merdivende gördüğün çocuk"

"şu uzun boylu yakışıklı olan mı?"

kafamı sallamış dudağımı dişlerimin arasında çekiştirmiştim. eğer aklında böyle kaldıysa bize karşı çıkmazdı herhalde?

"nasıl biri ki sen seviyor musun? tabii benimki de soruysa... şu ifadene bak önümüzde eridin" annem gülerken sorusuna "çok" diyerek cevap vermiştim.

"anne bu anlatamayacak gibi duruyor. şimdi sunghoon eşimin yakın arkadaşı ve bizim dükkana çok geliyordu. ben de çok severim onu aşırı iyi biri."

"çok da romantik hatta bakın bugün kütüphanede bizi tatlı bulan kütüphane sahipleri bizi videoya çekmişlerdi. bir sürü de fotoğraf vardı. ablamla gelirken onları atmışlar. bakın"

"omo! çok şirinsiniz ama siz"

"işte anne aslında sunghoon, jake ile yeona'yı tanıştırmak için getirdi ve bizim de artık ayrı kalmamamızı sağladı bir nevi"

"ikisine de teşekkür borcum var. yeona sana biz yokken iyi baktığı için. sunghoon'a da sizi buluşturduğu ve oğlumu bu kadar mutlu ettiği için"

hepimiz duygusallaşmışken ben ise ikisinin dibine girmiş sarılırken eğildiğim için belim ağrıyormuş gibi yapmıştım.

"belim böyle sarıldığımız için çok ağrıyor artık sarılarak uyuyabilir miyiz?" dediğimde jane beni her zamanki gibi sinir etmeye devam etmişti.

"köpek bakışlarını atmasan kabul etmezdim"

<<<>>>

bugün bi final patlar ya

suffer, jakewon✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin