Duygular..

485 54 31
                                    


Öncelikle bölümü biraz geç yazdığımın farkında olduğumu belirtmek istiyorum. Hayatımın izlediği yol, ters şerite saptığı için psikolojik bi kaç sorunum oldu. İşler yolunda gitmediği için bölüm yazmak istemedim, sonrasında aklıma bu işe girerken ne kadar hevesli olduğum geldi ve düşünüp bu bölümü yazmaya karar verdim.
İyi okumalar...


Duygular insanların düşüncelerine, yaşadığı olaylara göre şekillenirdi. Peki ya korku? Diğer duygulardan bir farkı vardı. Korku, alışana kadardı, alışınca geçiverirdi. Alışınca çoğu şey geçerdi. Korku, Mutluluk, üzüntü, çaresizlik, peki aşk? Aşk da alışınca geçer miydi?

Telefon elimden hızlıca yere düşerken ben de onunla birlikte merdivene çakılmıştım. Mermer mi çok soğuktu yoksa korkudan ben mi buz kesilmiştim? Hırsız bir anda kafasını camdan çekti. Kapalı olan kapıyı açmaya çalışıyordu. Ee açınca ne olacaktı? Beni de mi öldürecekti?

Hızlıca yerden kalkıp merdivenlerden çıkmaya başladım. Hırsız halâ kapıyı açmaya çalışıyordu. Koray'ın gelmesi dileklerimle kapıyı bırakıp asansöre koştum ve çabucak düğmesine bastım, hırsız kapıyı açmayı başarmıştı. hızlıca bana doğru koştu. Gözlerim yaşarmaya başlamıştı.

O anda asansörün kapısı açıldı. Hemencecik içeriye girmeye çalıştım fakat beni omuzlarımdan yakaladı. Ondan kurtulmaya çalışırken ikimizde asansörün içine girdik. Hırsız düğmeye bastı. Olamaz bu katille içeride kalmaya hiç niyetim yoktu.

Hırsızın en hassas bölgesine tekmeyi bastım ve kapı kapanacağı sırada asansörden ayrıldım. Hırsız asansörde kaldı. Derin bi oh çektim. Kapıya doğru ilerlerken yerden telefonumu aldım ve kapıyı açtım. Tam kapıdan çıkarken asansörün açılma sesini duydum reflekslerime güvenerek koşmaya başladım. Bu ara sokaklardan çıkmam gerekiyordu. Koştukça koştum. Hırsız da arkamda olmalıydı.

Neredeyse 10 dakikadır koşuyordum. Sokağa çıktığımı henüz farketmiştim. Duyduğum korna sesiyle arkamı döndüm. Koray gelmişti. Benim için kendini tehlikeye atıp gelmişti. Arabayı kenara çekip yanıma geldi.

"Neler oluyo hemen anlatır mısın? Ayrıca senin ne işin var o sokaklarda?" diye sordu ve beni baştan aşağıya süzdü. Üstüm başım çok fena dağılmıştı. Gözleri en son tişörtümde durdu. "Sana birşey mi yaptı?" diye sordu tereddütlü bir ses tonuyla. Ne demek istediğini anlamıştım.

"Ah hayır iyiyim ben ve bana hiç birşey yapmadı" dedim ve ağlamaya başladım. Kenardaki kaldırıma oturdum. "Peki o zaman niye ağlıyorsun?" diye sordu. Korkudan ağlıyordun. "Sadece...çok korktum" dedim. İstemsiz bir şekilde Koray'a sarıldım.

Beni hafifçe geriye itti. O an göt gibi kaldığımın farkına vardım. "Birazdan polisler gelir onlara ayrıntılı bir şekilde anlatırsın ama ilk önce ben duymak istiyorum, hadi anlat" dedi. Bende anlatmaya başladım. Koray hayret etmiş bir şekilde bana bakıyordu.

"Elinden kurtulmayı nasıl başardın?" diye sordu şaşkınlıkla. "Sence?" diye bir soru da ben yönelttim. Yüzündeki şaşkınlık yerini gülümsemeye bıraktı. Bende sinirden midir nedir gülmeye başladım. O an o kadar güzeldi ki anlatamam sizlere. Tüm korkumu bi anda geçirivermişti.

Koray'ın o tatlı gülüşü içimi ısıtıp, içimdeki bütün kötü enerjileri atmama yardımcı olmuştu. Çalan siren sesiyle arkamı döndüm. Polis arabası bize doğru yaklaşıyordu. Yerden kalktım ve üstümü olduğu kadar düzeltmeye çalıştım.

Polise verdiğim ifade bittikten sonra Koray'a beni eve bırakmasıni rica ettim. Zaten evlerimiz aynı sitede olduğu için hayır diyemedi. Arabaya bindik. Yolda giderken konuşmamayı tercih ettim. Fakat trafiğe takıldığımız için birşeylerle meşgul olmaya çalıştım ve radyoya uzandım.

Aşk meselesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin