Zil çalmıştı
Yagiz : leya
Leya : hayır hayır
Yagiz: leya dur " kolundan tutup kendime çevirdim " konuuucaz
Leya : konuşmak istemiyorum yagiz
Yagiz : leya yapma konuşmamız gerek
Leya : benim seninle konuşmak bileyim kalmadı
Yagiz : ama benim var
Leya : neyi konusucaz bana açtığın yarayı mi he yoksa beni nasıl yarı yolda bıraktığını mi
Leyadan
O kadar çok baguriyordum ki okuldakiler bize bakıyordu
Leya: ya senin haberin varmi benim neler çektiğimden
Yagiz : ben özür dilerim leya
Leya : dileme dileme sen özür dileyince hiç bir şey değişmiyor yağız
Yagiz : bak herseyi azaltılabilirim
Leya : dinlemek isteyen kim
Diyip çekip gittim
Tuana : leya niye ağlıyorsun güzelim
Leya : ya tuana geldi ya ben onu tam unutmuşken geldi
Tuana : tm sakın ol güzelim
Leya : olamıyorum
Tuana : bekle sen burda
Tuanadan
O yagiz denilen çocuğun yanına gitmiştim
Tuana : bana baksana sen
Yağız : bana mı dedin
Tuana : evet sana dedim
Yagiz : noldu
Tuana : sen kimsin de leyayi üzüyorsun
Yagiz : anlamadım
Tuana: anlama zaten sen anlama kızı bırakıp gittiğinde de anlama
Yagiz : ben
Tuana : sen sen şu an susacaksın ve dinleyeceksin seni leyanin etrafında gormiycem
Yagiz : çok zor bisi istiyorsun tuana
Tuana : katlanacaksın o zaman
Cagan : he he dener
Yagzi : tm cagan
Leya : tuana gel hadi
Yağız : leya illaki bir gün
Tuana : Cook beklersin yagiz
YAGIZ : AYN knk Ayn
Cağan : bu kız beni sinir ediyor
Neyse fazla uzadı bu konu biz yarına gecelim
Sabah
Yagiz : günaydın
Cagan : sanada
Tuanadan : okula gelmiştik
Tuana : gel leya kantine inelim
Yagiz : leya
Leya : hadi gidelim,
Yagiz : bide duymazliktan geliyor ya sanki isteyerek bıraktım onu ben
Cagan : her ne olursa olsun o öyle biliyor yagiz
Yagiz : Neyse hadi dışarı gidelim
Cagan : olur
