jujutsu kaisen one-shots

↬ ryomen sukuna

uyarı: cinsellik.
yorum yapmayı ve bölüme oy vermeyi unutmayın!

🎲

⊱ rose—coloured lens ⊰

"Bu, ağabeyim Sukuna."

Bu, ona aşık olduğunu hissettiğin andı.

Yuji'nin ağabeyi Sukuna ile ilk kez tanışıyordun. Yuji, her fırsatta sana ağabeyini anlatmakta çekinmeyen, en yakın arkadaşındı. Onun nasıl biri olduğundan, sizi tanıştırmak istemediğinden ve ikinizin de hiç anlaşamayacağından bahsedip duruyordu. Sen her ne kadar bunu kafanı sallayarak geçiştirsen de, şu anda Yuji'nin evinde, ağabeyiyle tanışıyordun.

Fotoğraflarını her ne kadar görmüş olursan ol, methini her ne kadar duyarsan duy, onu yüz yüzeyken görmek bir başkaydı. Ve zaten on sekizine yeni girmiş bir ergenden, her şeye aşık olmasını bekleyebilirdiniz.

Yine de karşında böylesine güzel duran bir adamın bakışları yüzünden, neredeyse titriyordun.

Duştan yeni çıktığı barizdi, boynuna sarılmış lacivert renkli bir havluyla karşında duruyordu. Üstündeki dar tişört tüm kaslarını belli ediyor, altındaki bol eşofman ise onu sportif gösteriyordu. Dövmeler yüzünün sınırlarını süslüyordu ve onu çekici bir şekle bürüyordu. Serseri bir tarzı olduğu, ev halinden bile belliydi aslında.

Gözlerine hayran kaldığını ve o gözlerin eritilmiş bir çikolata ile aynı tonları nasıl paylaştıklarını görebiliyordun. Pırıldayan gözleriyle seni süzüyor ve bu garip tanışma seremonisine yeni bir boyut getiriyordu.

O gözlerin içinde boğulduğunu hissettin ve ondan uzak durmakta zorlandın.

Sukuna ise sanki düşüncelerini okuyormuş gibi, sana sırıtıyor ve seni utandıracak bir şekilde süzmeye devam ediyordu. Gülüşünün alaycı mı yoksa çapkın mı olduğu anlaşılmamasıyla beraber, senin de elin ayağın birbirine dolanmış haldeydi.

"Yuji bana senden çok bahsetti ancak bu kadar tatlı olacağını düşünmemiştim," dedi Sukuna, başparmağı çenesinde kayıp dururken. Çapkın gülümsemesi daha da büyümüştü. Yuji ise, Sukuna ile senin aranda gözleriyle mekik dokuyor, ipin ucunun kaçmasından korkuyordu. Çünkü ağabeyini tanıyordu ve Sukuna, flörtöz ve çapkın tavırlarını en azından Yuji'nin en yakın arkadaşı olan sana yansıtmamalıydı.

"Tamam, bu kadar yeter," dedi Yuji. Aniden koruyucu bir tavırla Sukuna ile senin arana girmişti. "Herkes ile olur, ama Y/N ile olmaz. Buna izin vermem," diye devam etti ciddiyetle. Sukuna tek kaşını kaldırarak kardeşine güldüğünde, sen iki kardeşin atışmasını hayretle izliyordun. Ortalık gergindi, bu yüzden hiçbir şey söylememeyi tercih ettin. Yuji'nin ise Sukuna'ya kafa tutması, üçüncü bir gözden oldukça komik ve tatlı gözüküyordu.

"Önümden çekilirsen, yapmamız gereken bir projemiz var."

"Elbette, geçin. Asla sizi durdurmama izin vermeyin."

Sukuna, yüzünden okunamayan bir ifadeyle sana bakarken masum taklidi yaparak ellerini birleştirdi. Yüzünü bürüdüğü garip ifade, hareketlerinin bile alay dolu olduğunu öne sürüyordu.

"Buraya projenizi mahvetmeye gelmedim küçük kardeşim, özellikle de böyle güzel bir kızı kendine saklamak için çok hevesli olduğun belliyken." Sukuna arkasını dönüp kendi odasına giderken, Yuji ise Sukuna'nın üstüne atılmıştı.

"Seni var ya!" diye arkasından bağırdı Yuji. Sen ise bu kadarının yeterli olduğunu düşünerek Yuji'nin bileğini tuttun ve onu odasına sürükledin. Yuji zorla yürüyordu, arkandan gelmek istemediği ve Sukuna ile uğraşmak istediği belliydi ama ona izin vermedin.