la petite mort | minsung

değişim

merhaba kitabı geri yüklemiştim beni bekleyenler için teşekkür ederim.

yeniden başlayalım o zaman la petite mort'umuza

kontrol etmeden attım yazım yanlışı varsa kusura bakmayın daha sonra bakacağım eğer varsa.

iyi okumalar ❤️

BÖLÜM 17

"jisung neden okulda değilsin bir şey mi oldu?"

jisung seungmin'in telaşlı sesiyle şaşırdı. "hey sakin ol. kardeşimin toplantısı için okuluna gittim."

"aah öyle mi? iyi misin?"

seungmin son zamanlarda bu soruyu çok soruyordu.

"iyiyim tabii asıl sen iyi misin ne bu gerginlik?"

"yok bir şey merak ettim sadece."

jisung güldü "tamam o zaman şimdi kapatmalıyım."

telefonu kapattığında kardeşine döndü gülümseyerek "toplantı bittiğinde görüşürüz tamam mı?"

"tamam jisungie." kardeşi kollarını açtığında gülerek ona eğildi kardeşinin yanağına bir öpücük bıraktı. "oh miss. periler gibi kokuyorsun bebeğim. ne yapsam ben de mi senin şampuanından kullansam?"

sooyoung gözlerini kocaman açtı "sen de mi birini etkilemek istiyorsun abii?" diye sormasıyla jisung dayanamayıp kahkaha attı.

"ne?"

kız tek eliyle ağzını kapattı "ups yok bir şey ben gidiyorum." dedi geri geri gidip el sallarken.

jisung koşarak kaçan kardeşinin arkasından gülerek kafasını iki yana salladı. "bu çocuklar.. anlamadığımı sanıyor bir de."

konferans salonundan içeri girip kürsünün üstünde kendi ismini buldu ve imza atarak önlerde bir yere oturdu.

yaklaşık bir saat süren toplantı son bulduğunda hiçbir noktayı kaçırmadan kardeşinin sınıf öğretmeninin yaptığı konuşmada önemli gördüğü noktaları not almıştı.

ameliyatından dolayı fazlaca uzaklaştığı için bireysel olarak konuşmak için sınıf öğretmeninin yanına gitti.

"merhaba hocam."

"ah jisung sensin." dedi hoca ona dönerken sempatik bir şekilde . "uzun zamandır gelmiyordun toplantılara."

"işlerim yoğundu." dedi saygılı bir şekilde. "hocam sizinle bir şey konuşacaktım. sooyoung her şeyden hemen sıkılıyor yani ilgi toplayamıyor uzun süreli. ders konusunda öyle değil aslında ama mesela bir aktivite... mesela piyano çalmak istemişti ama sonra bıraktı başlarda fazla hevesliydi."

hoca elini sallayarak "bu endişe edilecek bir şey değil jisung. kendini tanıma aşaması olarak görebilirsin. deneye deneye kendini birine ait hissedecektir elbet." dedi. sonra aklına gelenle "senin haberin yok galiba?"

"neyden?"

"bu sıralar elinde çizim defteriyle geziyor." sonra güldü "bana getiriyor bazen. abimle beraber okuyacağım diye."

jisung ensesini kaşıyarak güldü. "demek öyle."

"rol model olarak alıyor seni. bence doğru yapıyor. zaten senin ismini düşürmez hiç dilinden."

"beni rol model alması gururlandırıcı."

"ona bunu veren sensin bence. birçok veliden daha ilgilisin. eminim ki ilerde iyi bir baba olcaksın."