öldüğüm günler

734 42 13
                                    


Minareden düşenin parçası bulunurda, gönülden düşenin parçası bulunmaz.

~mevlana~

RİHA (Şanlıurfa)



gün bitmişti aslında Nurcan, Mahmut ağa kendisinin ne kadar büyük bir kötülük yaptığından haberi yoktu.   Her sevdanın bir katili vardır... Bu aşkın katili Mahmut ağaydı. Nurcan o gün  yeniden ve yeniden ölmüştü. Birden Mahmut ağa konuştu. “ Hazır ol, yarın Dilan’ı istemeye geliyorlar.” Ne?..  Ne diyordu Mahmut ağa? “Ne?” Derin nefes alarak konuşmaya başladı. “ Şahmeranlar cihan Şahmeran ile evlenecek! 20 yıllık kan davası son bulacak!” Bütün konak sessizliğe boğulmuş, yankı yapan ses her yerde duyulmuştu. Birden bir cam kırılma sesi gelmişti.

“Dilan...” Dilan elindeki meşrubat bardakların düşürmüştü. “Bav...”  kızın sesi ağlamaklı çıkmıştı. “Dilan kızım,” Dilan dolu gözleri ile babasına baktı. “Bav ne diyorsun sen?” Mahmut ağa kızına öyle bir bakış atmıştı ki bütün RİHA  halkı bu bakışın iyi bir bakış olmayacağını biliyordu.

“ Sen kimsin de bana hesap soruyorsun?!” bütün konak yankılanıyordu. RİHA halkı damlarda çıkmıştı. “Bav benim ne suçum var?” Mahmut ağa bastonunu vurarak ayağa kalktı. “Ya evleneceksin ya da ölürsün!” Dilan gözlerini kapattı. Bunun olmamasını diledi ama babası ona bunu demişti. “ ÖLDÜR! O Zaman ZAMANINDA ANNEM’İ ÖLDÜRDÜN! ŞİMDİDE BENİ ÖLDÜR!” bütün RİHA halkı damlarda baba kızın konuşmasını izliyordu.

“Hadsiz! Ben anana ne yaptım hadsiz?!”  Babasının yaptığı şeyi bilmezlikten gelmesini nefret etmişti. “ Sen anama 2 kuma getirirken neredeydin baba? Doğru ben söyleyeyim, sen o karıların koynundaydın!” Mahmut ağa kızan tokat atmıştı.

“ At baba, at sen öbür çocukların ve karıların ile mutlusun, bizimle değil. Herkes babası ile oynar iken ben evde seni EZOY’LA, JEHALA, Muratla, halinle oyunlar oynarken ya ben ve Rezzan? Biz neyiniz senin baba? Ben söyleyeyim hiç bir şeyininiz! Sana dedim okula gideyim, sen dedi yok! Halin, EZOYA evet ben senin kızın değil miyim? Hepsi ile ilgilenirken sen bizi kaybettin baba!” Bütün Riha halkı şaşkınlıkla kızı izliyordu. 
“ Sen göğsünü gere gere bu senin anan dediğinde ben bittim! Beni öldürdün baba! Asla evlenmeyeceğim, asla ister döv ister hakaret et ama asla evlenmem!’’
“  Mamet! Mamet!”  Birden bir adaö geldi. “Efendim ağam?”
“Al bunu odasına götür kitle. Be gelene kadarda açma!”
“Tamam ağam.” Deyip götürdü. Nurcan kadın hızla kocasının yanına geldi. “ Mahmut ağam yapma. Bak beni öldür ama kızıma dokunma.” Ağlamaklı çıkan sesi kadını güçsüz düşürmüştü. “ Ağam.. Yapma, kızıma dokunma kıyma kızıma.”
Mahmut ağa hızla itmişti Nurcan’ı, “ Kes be kadın, kes! Sen böyle yaptın kızını!”  O kadar yüksek çıkmıştı ki  sesi bütün RİHA halkı şaşkınlıkla bakmıştı. Ateş hanların kızının böyle yapacağını sanmıyordu.

~ Dilan...~

Beni odama kitlenmişlerdi, “  daye yalvarırım beni kurtar, daye bana kıymalarına izin verme...  Daye kurbanın olam kıymasınlar bana yardım edin bana yalvarırım! Sesimi duyan kimse yok mu? Daye yardım et bana, bav etme kurbanın olayım etme.”  Bütün Riha  halkı kızın feryadını duyuyordu kimse bir şey yapamıyordu. Nurcan kadın kızının feryadına bir şey yapamıyordu. “ Yemin olsun, yemin olsun cihan Şahmeran ile evleneceğim gün bu evden düğün alayı değil cenaze çıkacak!’’  Birden kapı açıldı. Gelen kişi Mahmut ağaydı hızla kızına tokatlar atmaya başladı.

“Terbiyesiz, sen bizim adımızı mı çıkaracaksın?!” bütün gücü ile kızına vuruyordu.
“ Bav benim ne suçum var? Bana kıyma bav... Yalvarırım sana” Mahmut ağa kızının belinde sopasını kırmıştı. “ Edepsiz! Sen bir daha konuşmaya cüret etme yarın seni istemeye gelecekler.” Deyip odadan çıktı. Nurcan kadın bütün gece ağıtlar yapmıştı.

Küçük Yarim +18Où les histoires vivent. Découvrez maintenant