Selamünaleyküm bebeklerim...
Kitabımızın yeni kapağını nasıl buldunuz?
Biliyorsunuz ki- bu benim ilk kitabım ve yanlışlarım tabii ki de var. Bunu defalarca söylememe rağmen hala kabaca tepkiler almam cidden çok kırıcı. Tabi ki fikirleriniz benim için önemli, yanlışlarım varsa yorumlarda belirtebilirsiniz bu benim zoruma gitmez. Ama dediğim gibi saygı çerçevesi arasında bunu belirtmeniz daha güzel olur. :)
İyi okumalar Ay Işıkları..
🌚
Zümra'nın Ağzından
Felaketler üst üste gelirken yanında her zaman biri olurdu değil mi?
Benim yanımda bu güne kadar üç kişi vardı; Derin, Burak ve Helin...
Sanırım sadece iki kişi kalmıştı. Benim yaşadığım her şeyi o biliyordu. Küçükken anneme anlatamadığım, çekindiğim Ferit olayını bile sadece o biliyordu. Bütün sırlarımı bilen kişinin bir anda hayatında boşluk hissettirmesi kadar kötü bir şey yoktu sanırım.
Uyku ile uyanıklık arasında yaşadığım bu anda nasıl gözlerim dolmuştu? Gözlerimi hafifçe aralayıp perdesi açık pencereye baktım. Hala uykum geliyordu. Her ağladığımda böyle olurdu zaten, gözlerim ağrır, başım dönerdi.
Kapımın kulubunun inme sesi kulaklarıma gelince gözlerimi kapattım.
Kulağıma gelen ezan sesi ile gelen kişinin Adar olduğunu anladım.
Yatağım hafif çökünce Adar'ın yatağıma oturduğunu anladım. Parmakları saçlarımın arasında gezinirken kulağıma fısıldadı. "Uyuyuan bir insan bu kadar hızlı nefes alıp vermez," demesi ile gözlerimi aralayıp gülümsedim.
"Ben namazımı kılana kadar hazır ol," deyip yatağımdan kalktı.
Yattığım yerden doğrulup Adar'a baktım. "Bana da dua et, tamam mı?" dedim, kısık çıkan sesimle.
Eli ile yüzümü kapatan saçımı kulağımın arkasına sıkıştırdı. "Hep dualarımdasın zaten," demesi ile yüzüme kocaman bir gülümseme yayıldı.
Daha fazla sırıtmadan, "Hadi sen git namazını kıl, ben de hızlıca hazırlanayım," dedim, gülümseyerek.
Adar tam dudaklarını aralayıp bir şey söylüyordu ki kapı aniden açıldı. Adar ile o tarafa bakmamaız ile Derin gözlerini eli ile kapattı. "Devam edin ben çıkıyorum," demesi ile kafamdan aşağıya kaynar sular döküldü.
Allah seni kahretmesin Derin.
"Neye devam edelim Derin?" dedi Adar, şaşkınlıkla. Derin'in gözlerini hızla kapatmasına anlam verememişti.
Derin gözlerini açıp bana baktı. Rezil olduğunu anlayınca lafı döndürmeye çalıştı. "Zümra belin ağrıdığı için masaj yapıyordur diye düşündüm..." diyerek burukça gülümsedi. "Çok güzel masaj yapar da," diyerek devam etti.
Adar bana bakıp, "Yapar bi ara," dedi. Ardından yataktan kalktı. Kapıya doğru yaklaşıp Derin'e baktı. "Sabah ezanında neden kalktın?" dedi, hesap sorarcasına. Adar bana karşı sıcakken Derin'e karşı soğuktu. Aynı Boran gibi, o da bana soğuk Derin'e sıcak davranıyordu.
"Alarmımı kurmuştum. Zümra ile sabah yürüyüşü yaparız diye düşünmüştüm," dedi. Adar bir şey söylemeden odadan çıktı.
Derin sırıtarak yatağın üzerine zıpladı. Dün gece onları duyduğumu bilse asla bu kadar mutlu olamazdı. "Ne yapıyordunuz?" dedi, heyecanla. Tam konuşacakken aklıma rozet geldi. Hızla kapattım, Boran her şeyimi öğrenmişti zaten.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gecenin İzi
ActionBen Zümra Akça... Bu dünyadaki bütün acıları tadan, ufacık kalbinde sarılacak bir yara bırakmayan kadınım. Bu dünyadaki en hissiz olduğum kadar en hisli kadınım. Ben Zümra Akça. Toprak gözlü kadın. Toprak kokulu kadın. Toprak tenli kadın... Ruhu t...