Bölüm 30 - Gidecek başka yerim yoktu.

5.6K 299 76
                                    

Aynı babasının tahmin ettiği gibi düğüne geç kalmıştı Gizem. Kuafördeyken babası onu almak için defalarca aramıştı ama Gizem'in işi bitmediğinden sonunda adam sinirlenmiş taksiyle gelmesini söyleyip kapatmıştı telefonu. Bir üst caddeye kadar taksiyle gelmişti ve işgüzar taksici çok kısa mesafe olduğunu söyleyip rampaya girmemişti. Gizem şimdi ayağında Kerem'in ona hediye ettiği gümüş rengi ayakkabılar elinde takımı olan çanta, diğer elinde kuaförde üzerinden çıkardığı günlük giysilerinin tıkıştırıldığı kocaman bir market poşetiyle koşuşturuyordu. Saçlarına taktırdığı onlarca postiş yüzünden kafası yüz kiloymuş gibi hissediyordu. Ama bugün herkese ve her şeye inat uzun saçlı olmak istemişti nedense.

Sonunda kır bahçesini gördüğünde elindeki poşeti çöpe atma isteğiyle dolup taştı. Düğün meydanına elinde koca bir poşetle giren gelinin en yakın arkadaşı imajı, o an ölümcül göründü gözüne. Arkadaşının düğününü kesinlikle böyle hayal etmemişti. Ama akıllıca davranıp ikizlerden aklı başında olan Cem'i aradı. Cem üç dakika sonra babasının arabasının anahtarlarıyla yanına geldiğinde, poşetin içinden Kerem'in hırkasını alıp poşeti ona kakaladı. Düğünün yapılacağı alana geçti. İnsanın küçük kardeşi olması çoğu zaman başına dert olsa da bazen işe yarayabiliyordu.

Kır düğünü... Rüya'nın hep hayaliydi ve şimdi gerçekleşiyordu. Gizem giydiği şeker pembesi derin yırtmaçlı elbisesiyle, beline kadar uzanan bukleli saçlarıyla yine çok güzeldi. Yüzünde gülümsemesiyle düğün alanına girdi ama değişen müzikle yeniden eli ayağına dolandı. Çünkü gelin ve damadın çıkış şarkısı çalıyordu. Gerçekten geç kalmıştı. Piste çıkan genç çifti hayranlıkla alkışladıktan sonra gözleri birer mercek gibi masaları taradı ama parlayan spotlar nedeniyle ailesini bulamıyordu. Cem ona yetişti ve ablasına masayı gösterdi. Yuvarlak masalar onar kişilik olarak düzenlenmişti ve Gizem'lerin masası piste göre ikinci sırada kalıyordu. Kardeşiyle masaya geldiğinde sandalyesine yerleşmek üzereyken Can "Kardeşim Dilek'le dans etmek ikimize de hayal oldu, kızın kavalyesine bak podyumdan fırlamış gibi herif" dediğinde Cem ve Gizem bakışlarını piste çevirdiler. Gelin ve damadın hemen yanında Dilek'le dans eden genci görünce Gizem'in dizlerinin bağı çözüldü ve Can'ın kucağına yığıldı. Annesi babası 'Gizem' diye bağırarak yerlerinden fırladıklarında Gizem güçlükle nefes alıyordu. Gördüğünün hayal olduğunu sanıyor gözlerini açmıyordu. Annesi babası ve Cem onu Can'ın kucağından kaldırdıklarında çevredeki birkaç masa onları izliyordu. Babası "En son ne zaman bir şey yedin sen?" diye çıkışırken masadaki meyve sularından birini uzattılar ona. Gizem titreyen elleriyle bardağı tutup kafasına dikti. Tüm gün hiçbir şey yememiş olduğunu o anda fark etmişti ama umurunda değildi. Başına üşüşen kalabalıktan pisti göremiyordu ve az önce gördüklerinin hayal olmasını mı yoksa gerçek olmasını mı istediğine karar veremiyordu. Sonunda "Ben iyiyim" diyebildiğinde ayağa kalkan herkes yerine oturdu. Gizem göz ucuyla piste baktığında kalabalıklaştığını gördü ve hayal gördüğüne inanmayı seçti. Can sırıtarak "Kilo almışsın" diye ablasına sataştığında Gizem gülümsedi. Kendi acısından kardeşlerini ne kadar özlediğini bile fark edememişti.

Cem dudak bükerek "Hadi Dilek'le şansımız azdı zaten biliyorduk da, bir ablamız vardı dans edecek o da ayılıp bayılıyor baksana" dediğinde üzüldüğü yüzünden belliydi.

Gizem "Ben iyiyim, elbisemin eteğine bastım sadece, hala istiyorsan kalkalım" dediğinde Cem gülümserken, Can isyanlardaydı "Ama abla peki ya ben?" diye mızıldandı. Gizem sırıtarak "Sıranı bekle ufaklık beş dakika farkla öncelik abinin" dedi. Gizem'le ikizi piste doğru yürürken Can birlikte yuvarlanıp düşmeleri için dua ediyordu. Gizem kardeşiyle dansa başladığında içgüdüsel olarak Rüya'nın yakınında olmak istiyordu. Çevresine bakınırken Rüya'yı gördü, mutluluğu yüzünden okunuyordu. Dansa başladıkları şarkı bitince müzik hızlandı, pist çok kalabalık değilse de hareketlenen şarkıyla dolmaya başlamıştı. Can oynaya oynaya sırıtarak yanlarına gelirken Gizem onun haline gülüyordu. Müziğe kapılmış, iki erkek kardeşinin arasında saçlarını savurarak kıvırtırken, gülüşü dudaklarında dondu. Hayal değildi, gördüğü adam Kerem'di, buradaydı ve muhtemelen Murat'ın kuzeniydi. Çünkü nikah yemeği sırasında Gizem'le konuşmaya çalışan kadın önünde oynuyor, Kerem de onu alkışlıyordu. Gizem donup kalmış onları izlerken, kendi dışında herkesin bu tesadüfü fark ettiğini anladı. Rüya, Murat, Dilek... Üstelik annesiyle Kerem'in annesi de tanışıyorlardı. Bunların tümünü avantaja çevirip barışabileceklerini düşünüp sinsice sırıttığında, önünde beliren gelin, ona sarıldı "Nereye bakıyorsun müstakbel eltim?" diye sordu. Gizem sırıtışını keyifle sürdürürken oynamaya başladı yeniden. Gelinin yanından ayrılan damat Kerem'in gurubuna gidip oyuna katıldı. Rüya Can'ın, Can Gizem'in, Gizem Cem'in elinden tuttu, dördü oynayan gurupların arasından tren gibi geçip damadın gurubuna katıldıklarında Gizem Kerem'in yanına dikilip alkışlamaya başladı. Kerem onu hiç görmemiş gibi oynayanları alkışlarken Kerem'in annesi Gizem'e göz atıp pistten ayrıldı. Gizem sözsüz sağlanan bu iş birliğine sevinirken çok şaşkındı. Tüm evrenin kendisine yardım ettiğine inanarak yüzüne baktı sevdiği adamın. Onu görmemiş gibi davranıyordu, haklıydı. Matemdeki bir adamı anımsatacak şekilde, siyah kumaş pantolonun üzerine siyah bir gömlek giymişti, ne ceket ne kravat yoktu. Buraya zorla getirildiği belliydi. Zayıflamıştı, sakalları uzamıştı, neden kesmediğini anlamak zor değildi. Gözlerinin yeşili sönüktü. Gizem az önce içinde hissettiği coşkunun belki de boşuna olduğunu, onu çoktan kaybettiğini düşünüp ümitsizliğe düştü. Yüzünde beliren umut ışığı sönerken Rüya yeniden önünde belirdi. Bir eliyle Kerem'i bir eliyle Gizem'i tutup halka haline gelmiş alkışlayan gurubun ortasına çekti. Gizem kollarını kaldırıp oynamaya başladığında Kerem'in çekip gideceğini düşünüyor, korkuyordu. Ama Kerem Gizem'e yaklaştı kollarını kaldırdı şarkıyı söyleyerek yüzüne bakmadan oynamaya başladı

Öyle sıkı sarıl ki...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin