BY -69-

1.2M 43.8K 19.1K
                                    

Doğum günün kutlu olsun juste5minute seni çok seven arkadaşın pembegozluk- ve en sevdiğin yazarın prensesingunlugu :ASDFsfdfs

Bölüm şarkısı; Redd - Beni Sevdi Benden Çok


Wattpad bile beğenmedi sanırım bu bölümü. Kaçıncı yayımlamam bilmiyorum. Sanırım yine gözükmeyecek. Bugün içerisinde de paylaşamazsam elime bıçağı alıp elçilere musallat olmayı planlıyorum. Bölümü görebilenler direk yorum yardırsa da bende artık bölümü paylaşabilmenin verdiği mutluluğu yaşayabilsem olabilir mi?

—-

Telefonumu belki de yüzüncü kez kulağıma yaslarken parmaklarımla direksiyonda ritim tutmaya başladım. Bu sefer açacak, dediğim her zaman ki gibi telefon yine açılmadığında sıkıntıyla dudağımı dişleyip telefonu yan koltuğa attıktan sonra elimi saçlarıma geçirdim.

Benimle konuşmak mı istemiyordu yoksa daha çok istediği başka birisi mi vardı?

Başımı onaylamazca sallarken elimi saçlarımdan çekip direksiyona götürdüm. Var olsa bile yok etmeyi bilirdim. Selin'in birine aşık olamayacağını biliyordum ama hoşlanmasını bile istemiyordum. Beni nasıl sevmezdi? Ben lan ben. Ayaz Barkın. Geçtiği yerin ardında kalanların tek manzarası olan Ayaz Barkın kerhanede çalışan bir sürtüğün peşinden koşuyordu. Genellikle altımda Hüsno olsa bile koşuyor sayılı...

Bir çift maviyle göz göze geldiğimde sürücü koltuğunda aniden toparlanıp frene basmaya çalıştım. Mavinin her zaman bana uğursuz geldiği gibi, şimdi de zamanında frene basamamıştım. Kulağıma gelen sesi yüzümü buruşturarak dinledikten sonra gözlerimi yavaşça açıp havaya uçan kız aradım ama tek gördüğüm kendi kendine bağıran bir kızdı ve uçmuş gibi de görünmüyordu.

"Sadece git ve Hüsno'nun başına bela olmayacağına emin ol Ayaz." diye mırıldanırken kapıyı açtım. Arabadan indikten sonra aralık bırakıp arabanın önüne yaklaştım ve bakışlarımı hızla Hüsno'nun kaportasına çevirdim. Saat üç yönünde bir çizik yok, Ağrı Dağı yönü sanki tozlanmış, Selin'in evi yönü tertemiz.

Hüsno'nun durumunun iyi olduğuna kanaat getirdikten sonra arabaya tekrar binmeyi planlıyordum ki kız bağırmaya devam etti.

"Ya sen görmüyor musun kocaman beni? Hayvan mısın nesin ya?"

Şey...

"Son hızda gelmiş sürüyor piç kurusu! Plakanı aldım oğlum görüceksin sen!"

Kim benim arabamın plakasını alma cesaretine girmiş diye bakışlarımı birkaç adım uzağımda olan kıza çevirdiğimde dudağımı büzdüm. Mavi gözlüydü. Bu da demek oluyordu ki telefon numarasını alma cesaretine girmeyecektim bende.

"Sussana kızım kulağımı çınlattın ya. Bilsem senin gibi cazgırı çıkacak hiç arabayı öyle sürer miyim?"

Kısılmış mavi gözlerini sinirle bana çevirdiğinde kendimi yeni bir küfre hazırladım ama küfretmek yerine bana bakmayı tercih etmişti. Garip, gözlerini bana çevirirken ebemin kızlık soyadına bile küfretmeyi planlıyor gibi görünüyordu ama şimdi gözlerime bakarken tek yapabildiği gözlerini kırpıştırmaktı.

Bu yakınlıktan bakarken mavileri okadar da kötü görünmüyordu.

Saniyeler sonra gözlerini kırpıştırıp kaşlarını çattı. Ona -biraz- çarpmış bulunmakta olduğumu hatırlamıştı herhalde.

"Bak önce vuruyor sonra hakaret ediyor." diye homurdandığında gözlerimi devirdim. Selin'i arayıp durmak dışında bir işim olmadığından yavaşça yanına çöküp elini ovaladığı bacağına koydum. "İyi misin?"

BENİMLE YAN (2.kitabı geliyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin