RL | Taekook

|19| 00.00, Yeontan Ve Verilmeye Çekinilen Küpeler

Merhaba merhabaa

Burayı okumayıp geçenler var biliyorum ama yine de yazıyorum çünküü paylaşmak istediğim çok şey var.

Ama bu bölümde çok bir şey yazmayacağım çünküü 3k kelimelik bir bölüm ve vaktinizi çalmayayım, okuyan varsa.

Bölüm hakkında söyleyecek bir şeyim yok, anlaşılır ve sorunsuz bir bölümle geldimm.

Sadece ufak bir ricam olacak. Editlere ilginiz varsa, instagram hesabımda kendi yaptığım editlerimi paylaşıyorum(bangtan editleri, Taegguk ağırlıklı) hesabım, @/vvexleur Göz atarsanız sevinirim.

Güncelleme, şu an kullandığım hesabım @/vexleurr

İyi okumalarr <3

•••

29 Aralık

Yarın Taehyung'un doğum günüydü.

Hayır hayır, yarın demek ne kadar doğru olurdu bilmiyorum. Saat akşam on bir buçuğa geliyordu ve tam yarım saat on beş dakika sonra onun doğum günüydü. Dakikaları sayıyordum heyecanla. Geçen her dakika bana ölüm uzunluğunda geliyordu. Saat on ikiye varır varmaz kapısının önünde, ziline basmış bir halde olmalıydım.

Bugün onu hiç görmemiştim. Günlerden cumartesiydi, ikimizin de dersi yoktu. Daha doğrusu bildiğim kadarıyla Taehyung'un bugün ek bir dersi vardı. Aramamış, sormamıştım. O da belli ki yazma gereği duymamıştı. Eve döner dönmez yorgunluktan uyumuştu belki, belki de öylece uzanıp kitap falan okuyordu. Belki de işleri vardı derslerle alakalı. Normalde birbirimizi arar sorardık fakat bugün onu hiç aramadığım için bana biraz dargınlık beslemeye başlamış, bunun inadıyla da arayıp sormamış olabilirdi.

Bugün yaptığım ilk iş sabah kalkar kalkmaz bir barınağa gitmek olmuştu. Geçenlerde öğrendiğim kadarıyla Taehyung hep bir köpek sahibi olmak istemişti. Fakat derslerin, çalışmanın yoğunluğuyla ona vakit ayıramamaktan korkmuştu. Bu yüzden de hiç bir köpek sahiplenememişti. İçinde heves olarak kalan bu isteği ben gerçekleştirmek istemiştim. Bu yüzden sabah kalkar kalkmaz kendimi bir barınağa atmıştım.

Hayır, hediye adı altında bir canlıyı eşya gibi ona verecek değildim. Ona bir hediye almıştım zaten. Bu sahipleneceğimiz köpek, onun hayallerini gerçekleştirmek için yapacağım bir şeydi.

Barınakta bir sürü yavru köpeğe denk gelmiştim. Hepsini sahiplenesim gelmişti açıkçası. Fakat öğrenciliğim buna el vermediğinden dolayı aralarında sinir bozucu bir seçim yapma zorunluğunda kalmıştım. En köşede, kardeşlerinin aksine fazlasıyla içine kapanık ve ürkek bakışlı olan siyah-kahverengimsi, ve biraz da sarımsı tüylere sahip olan üç aylık yavru köpeği sahiplenmiştim. Bu sahiplenme işi biraz uzun sürmüştü tabii. Yaklaşık üç-dört saatim ilk sahiplenme, sonra veterinere gitmekle geçmişti.

Veterinerden sonra elimdeki köpek eşyaları dolu poşetler ve montumun içine kolaylıkla sığan yavru köpekle eve varmıştım. Yorgun olmam gerekiyordu fakat aksine oldukça enerjik hissediyordum. Yavrunun eşyalarını boş okul çantama yerleştirirken oldukça mutluydum. Yavru köpek evimin her köşesini koklaya koklaya geziniyordu. Bahçedeki o ürkek bakışlarının yerini meraklı bakışlar almıştı. Ayrıca biraz çekingen olsada onu kucağıma alıp sevdiğimde hemen mayışıp bana daha çok sırnaşıyordu. Teması seviyordu. Yani tam Taehyung'a, sevgilime göre bir yavruydu. Taehyung sürekli onun tüylerini sevip kendi kendine olduğu yerde tepinirdi herhalde...