Love Scenario ∥JenKai∥

Love You Forever (3x3)

Küçük bir sessizlikten sonra Rosé ile aynı anda "Lisa." diye bağırmıştık.

Sehun bir eliyle benim diğer eliyle de Rosie'nin ağzını kapadı. "Susun aptallar o tuvaletteyken gizlice insan içine çıktım,odadan çıktığımı götürse beni öldürür."

Rosé Sehun'un elini çekmeye çalışırken bir yandan da "Jisoo Unnie!" diye bağırmaya çalışıyordu.

"Rosé çok kaşınıyorsun eğer devam edersen Chan'ın gizlice camdan odana tırmandığını söylerim."

Rosie ciyaklamaya başladı. "Ne diyorsun ya?!"

"O gün ben de Lisa'ya gelmiştim ve karşılaştık."

Kaşlarımı çatıp yeri izlerken mırıldandım. "Herkesin sevgilisi yurda camdan girip çıkıyor muydu yani?"

"Evet ama sen anlamazsın siz herkesin önünde yapıyorsunuz."

"Neyi?"

Küçük bir sessizlikten sonra Sehun gülmeye başlamıştı.

"Ne zaman önünüzde bir şey yaptık?"

"Her baktığımda birbirinizi yiyecek gibi görünüyorsunuz."

"Bu doğru bu arada üzgünüm Jen."

Kaşlarımı çatıp onlara bakmaya başladım. "Hiç de bile."

"Jen öyle ama bak Jongin gizlice camdan yurda girme ihtiyacı bile duymuyor direkt kapıdan giriyor."

"Evet çünkü benim sevgilim Spiderman değil."

"Espri yeteneklerini biraz geliştirmen lazım."

Sehun'a bacağımla bir tekme attıktan sonra Rosé'ye döndüm. "Hem en son Chan ve seni gördüğümde 'Etraftakileri boşver bebeğim' diyerek kucağına oturdun,kim kimi yiyormuş düşün istersen."

"Lisa çıkıyor sanırım beni görmediniz tamam mı?"

Sehun el salladıktan sonra koşarak Lisa'nın odasına gitti.

Rosé ile bir süre konuşmayıp bakışarak telepatiyle anlaştıktan sonra içimi çekip başımı salladım. "Evet istiyorum."

"Tamam hadi hazırlan."

Ayağa kalktım ve aynadan üzerime baktım. "Bence kıyafetim güzel?"

"Doğru,hadi gidelim."

Kendimizi belli etmemek için maske,bere ve atkıyla sarındıktan sonra evden çıkıp arabaya atladık.

"Bir saniye sen neden geliyorsun?"

"Jongin'e giderken neden hep beni satıyorsun?Ben de gelmek istiyorum."

"Ros-"

"Sonra sevgilime beni almasını söyleyip giderim korkma."

Bana atarlı bir bakış attıktan sonra telefonunu çıkarıp Jongin'in numarasını çevirdi.Telefondan Jongin'in uykulu sesi geldiğinde ister istemez gülmüştüm. "Ne?"

"Naber?Jennie 'Jongin,Jongin' diye ağlıyor da onu getiriyorum."

"Ne-Jennie mi?"

Cam kırılması sesleri geldiğinde kaşlarımı çatarak telefona baktım.

"Ben iyiyim sadece cam kırıldı- evet Jennie gelsin."

"İçeri giremeyiz aptal yurdun yakınlarında oluruz sen bizi bul."

"Sizi derken?Jennie'yi demek istedin herhâlde."

Rosie yine ciyaklamaya başladığında ellerimle kulaklarımı kapattım.