Blame || Choi Yeonjun

(11)

'Tutkallı portakal suyunun tadını beğendin mi? Affiyet olsun. Ah ama lütfen Seon Woo'yu suçlama,çünki onun haberi yoktu ve Eğer bir daha oyun oynamaya kalkarsan seni ortadan kaldırırım'

Sertçe elimi direksiyona vurdum.
"Keşke...içmeseydim.."

Midemde tarif edilemez bir acı vardı ve şu an kan kusuyordum,başımı direksiyona dayadığımda korna çalmaya başlamıştı ve başımı kaldırmaya halim yoktu.

Saniyeler sonra bir sürü insan arabanın etrafına toplanmıştı,seslerinden anlamıştım. Susmayan korna sesi yüzünden toplanmıştı hepsi.

"Geri çekilin!Dağılın!"
Bu ses çok tanıdıktı,sanırım Yeonjuna aitti.Kapının açıldığını hiss etmiştim.

"Hyejin! Ne oldu sana böyle?"

Dedi başımı kaldırıp koltuğa yaslayarak.Beni kanlar içinde görünce çok şaşırmıştı.Aşırı derecede halsiz olduğum için boş bir şekilde yüzüne bakıyordum,elimdeki notu görünce elimden aldı. Okur okumaz çok sinirlenmişti.

"Yeonjun...acaba ölüyormuyum?"

"Hayır,hayır saçmalama!
Hastaneye gidiyoruz! Sana bir şey olmasına asla izin veremem!"

Beni arabadan çıkararak kucağına aldı ve kendi arabasına taşıyıp arka koltuğa uzattı.Kendiside şoför koltuğuna geçti ve arabayı çalıştırdı.
■■■

"Size bunun iyi bir fikir olmadığını söylemiştim!"

Yavaşça gözlerimi açtığımda Yeonjunun odasında olduğumu görmüştüm. Duyduğum bağırışma sesi yüzünden uyanmıştım. Ses aşağıdan geliyordu. Hastanede midemi yıkamıştılar,ölümden dönmüştüm ve sanırım artık portakal suyu fobim oluşmuştu.

Yataktan kalkıp kapıya yaklaşacağım sırada arka arkaya telefonuma bildirim sesi gelmişti.Artık bu bildirimlerden korkuyordum,çünki ne zaman mesaj gelse Taehyungdan oluyordu.
Telefonumu elime almıştım ve gördüğüm video,adres ile mesajın Seun Woo'dan geldiğini anlamıştım.
Demek ki haklıydı,videoyu yarıda bıraktım ve bıkkınca nefes verip ayağa kalktım,yaklaşıp duymak için kulağımı kapıya dayadım.

"Size onu göndermeyin dedim! Neredeyse canından olacaktı!"

Şimdi anlamıştım,konu bendim. Yavaşça kapıyı açıp dışarı çıktım.Yavaş yavaş merdivenlerden iniyordum. Yaklaştıkça her şeyi dahada net duyuyordum. Sonunda geldiğimde köşede durmuştum ancak onların farkedeceğini sanmıyordum.

"Keşke ölsem."

"Hayır Yeonjun böyle söyleme!"

"Hayır Kai,ben ciddiyim.Her şeyden bıktım. Hyejinin halini görmeliydiniz,daha kaç insan benim yüzümden zarar görecek? Yıllardır avukatım olan kadın bir anda bu oyunun içine düştü ve annesini kaybetti! Tüm bunlar yetmiyormuş gibi tutkallı meyve suyu yüzünden kan kustu!"
Okadar öfkeliydiki ben bile içeri girip bir şey söylemeye korkuyordum.

Geri çekileceğim sırada midemde bir ağrı hiss etmiştim ve istemsizce inlemiştim.hepsi olduğum tarafa bakmıştı.