57-Düğün

63.7K 4K 1K
                                    

Bu bölüm; @AzraAslan243 ve @ZeynepKoreken adlı kullanıcılara ithafen yazılmıştır.

O gece kiraz ağacının altında uyuduk birlikte.. Birbirimize sıkıca sarılmıştık. Isınmak için olsa gerek, ona iyiden iyiye sokulmuştum. Üzerimizde, kimin örttüğünü bilmediğim bir battaniyeyle sıcacık selamladık yeni günü.. Düğün günümüzü..

"Günaydın güzelim." dedi Doğu, saçlarıma bir öpücük kondururken.

"Günaydın sevgilim." dedim gülümseyerek.

"Koşturmacaya hazır mısın?" diye sorduğunda yüzümü göğsüne gömdüm.

"Hiç değilim." dedim sitemle.

"Sana yıldırım nikâhı kıymayı teklif etmiştim."

"Bir de babama sunsaydın, bakalım o ne diyecekti? Kalk hadi, kimse uyanmadan eve girelim." dedim ayağa kalkarak. Doğu da benimle birlikte kalkıp üzerimize serilen battaniyeyi katlamaya başladı.

"Herkes uyandı sevgilim. Ön bahçede kahvaltı için bizi bekliyorlar." dedi rahat bir tavırla.

"Ne?"

"Annem kıyamadı seni uyandırmaya."

"Babam?"

"Valla onu hiç görmedim. Gün sonuna kadar da görmesem iyi olur.. Yemediğim laf kalmıyor sonra."

"Üzgünüm ama kahvaltıda göreceksin. Ve yediğin tüm o lafları hak ediyorsun. Babam yok yere iğnelemez kimseyi." dedim hemen savunmaya geçerek.

"İnşallah kızımız da en az senin kadar babacı olur."

"Yine ayrımcılık yapıyorsun. Ya oğlumuz olursa?"

"O da babacı olsun.." dedi düşünmeden.

"Kimse anneci olmasın yani? Ben sevilmeyeyim?"

"Ben olurum, yetemez mi?" dedi belimi kavrayıp beni kendine çekerek.

"Doğu biri gelecek şimdi. Düğün yaklaştıkça arsızlaştın sen. Uzaklaş biraz." dedim kollarından kurtulmaya çalışırken.

"Çocuklarımızı leylekler getirmeyecek herhalde Gece."

"Leylekler çocuk taşıyamaz ki, değil mi abla?" diye sordu minik tiz bir ses. Bakışlarım şaşkın Toprak'la buluştuğunda derin bir nefes aldım.

"Toprak senin ne işin var burada?" dedim elini kavrayıp onu ön bahçeye doğru çekiştirirken.

"Sizi çağırmam için babam gönderdi. Son on saniyenizmiş." dedi, aldığı emirden hiçbir şey anlamadığını açıkça ifade eden bir ses tonuyla.

"Yandık desene." dedi Doğu hızlıca yanımızda yürürken.

Ön bahçeye çıktığımızda sahiden de herkes oradaydı.. Kısa bir günaydınlaşmanın ardından bize ayrılan yerlere oturduk. Toprak'ı da olası bir aksiliğe karşı yanıma çekmiştim.

"Anne, leylekler-" diyen kardeşimin ağzına tıktığım simitle gözler üzerimize çevrilmişti.

"Ne leyleği oğlum?" dedi babam kaşlarını çatıp. Toprak yutkunup simidi midesine indirdiğinde çatalımı hızlıca peynire batırdım.

"Çocukları-" dedi ve bu kez de peynir tıktım ağzına.

"Kızım bir dursana, çocuk cümlesini bitirsin." dedi annem.

"Bitirmesin anne. Sabah sabah bu kadar konuşulur mu? Karnını doyur ablacığım bak gün uzun.." dedim kardeşimin saçlarını okşayıp.

"Kaç gibi çıkarız abla?" dedi Defne. Canım Defne.

Gecenin En DoğusuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin