buz kırağı | hyunlix

üç *ᵐ*

❅

Eline aldığı sıcak çikolata dolu bardağı kavrarken içinin ısındığını hissetti. Rusya'nın havası gerçekten soğuk oluyordu. Felix anlatılanlara inanmamıştı ama burya geldiğinde buna gerçekten inanmıştı.

"Ee, heyecanlı hissediyor musun?" Changbin kendi sıcak çayından bir yudum aldıktan sonra sordu. Felix başını yana sallayarak gülümsedi.

"Hayır, buna alıştım. Özellikle Hyunjin'e bu kadar çok güveniyorken heyecan yapamıyorum." Changbin başını salladı ve gülümsedi.

"Güzel, açıkçası..." Bir süre durdu. Kelimelerini toparlamaya çalıştı. "Aranızdaki uyum herkesi kıskandıracak seviyede. Geçen senelerin sürekli ikinci olan takımlarının size komplo uygulayacağını tahmin edebiliyorsunuzdur. Bu yüzden dikkatli olmanız her şeyden önemli."

Felix başını salladı ve sıkıntıyla nefes verdi. "Evet, Hyunjin'in bazenleri bunu unuttuğunu düşünüyorum." Changbin kaşlarını çatarak konuştu.

"Niye böyle düşünüyorsun?" Felix içeceğinden bir yudum aldı ve bakışlarını dışarıya çevirdi. "Bugünlerde Rus takımının kadın sporcusuyla fazla takılıyor. Adı neydi..?" Kaşını çattı ve düşünmeye devam etti.

"Novikov Catherine?" Changbin soru sorar şekilde söyledi. Felix dudaklarını büzdü başını salladı.

"Evet adı buydu." Changbin başını sallayarak onayladı onu. Bu kötüydü. Partnerlerin arasındaki bağ koparsa, iyi performans sergileyemezlerdi. Felix tatlısından bir parça aldı ve üzerindeki şişme monta daha da gömüldü. Hava cidden soğuktu.

"Yani, bu yüzden mi gelmedi?" Changbin kollarını birbirine dolayarak sordu. Felix omzunu silkti. "Ona gelmesini söyledim. Fakat işi olduğunu söyledi. Yani, sebebi belki de budur."

Yeniden tatlısından bir yudum alırken etrafına baktı ve bedenini esnetti. Yarın yarı final yarışmaları vardı. Her şeyin güzel olmasını istiyordu, yeniden birinci olmayı ve gururla göğsünün kabarmasını istiyordu.

"Peki, Chan hyungun haberi var mı?" Changbin sakince sordu. Chan'ın haberi yoksa bunu onunla konuşmalıydı.

"Bilmiyorum." Felix kısaca cevap verdi. Changbin başını salladı ve sıcak çayını içmeye devam etti. Bunu bir an önce konuşmalılardı.

***

Hyunjin uyandığında içinde hiçte güzel olmayan bir his vardı. İğrenç bir his. Yanında çıplak bir şekilde uyuyan kıza baktı. Kolları onun koluna dolanmıştı ve oldukça yakın duruyorlardı.

Hyunjin yavaşça yerinden doğrularak başını tuttu. Kızın hafif bir şekilde kımıldadığını hissetti. Arkasına bakmadan ayağa kalktı ve yerdeki çamaşırını alarak hızlıca giyindi. Ardından kalın kazağı ve siyah kot pantolonunu geçirdi.

"Sam," Hyunjin kızın ona seslendiğini duydu ve ona dönerek saçlarını karıştırdı. "Gidiyorum."

Kısa ve netti. Kız başını salladı. Hyunjin hızla odadan çıktı. Tüm yarışmacılar için büyük bir otel ayarlanmıştı. Asansöre geldi ve en üst kata çıkmak için düğmeye bastı. Yıllardır üst üste birinci oldukları için onlara en üst kattan oda ayarlanmıştı. Otelin en alt katındaki büyük alana ise yarışmacıların istedikleri zaman kayabilmesi için paten pisti ayarlanmıştı.